Seçmeni sandığa çekme yöntemleri: Bedava yemek, taksi, bira
Kahramanmaraş merkezli depremler, seçim belirsizlikleri ve küresel piyasalarda bankacılık sektörüne ilişkin endişeler, geçen yıl yatırımcısına yüzde 200 kazanç sağlayan Borsa İstanbul'da volatiliteyi (oynaklık) artırdı. Peki şimdi ne olabilir?
Geçen yıl yaklaşık yüzde 200 getiri sağlayan Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi 2023’e zayıf bir başlangıç yaparken, Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası Sermaye Piyasası Kurulu, Borsa İstanbul, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından açıklanan önlemlerin borsa için destekleyici bir unsur olduğu gözlemleniyor. Bir yandan 2023’ün birinci çeyrek bilançolarına yönelik beklentiler şekillenmeye başladı. Diğer taraftan da siyaset cephesinde yaşanan seçim hareketliliğine bağlı olarak oynaklığın tekrar artmaya başladığı görülüyor.
Küresel çapta ise yaşanan bankacılık sektörüne ilişkin endişelere rağmen Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) 50 baz puanlık faiz artırımının ardından ABD Merkez Bankası da (Fed) 25 baz puanlık faiz artırımı ile yola devam etme karar alırken, küresel pay piyasalarında satış baskısı arttı.
3 Ocak 2023’te 5.704,83 puan ile tüm zamanların en yüksek seviyesini görmesinin ardından düşüş eğiliminde hareket eden BIST 100 endeksi, zirvesinden yaklaşık yüzde 20 gerileyerek 4.479,69 puan ile yılbaşından bu yana en düşük seviyesini gördü. Endeks, bu haftayı ise yüzde 2’lik kayıpla 5.031,98 puandan tamamladı.
Phillip Capital Yurt İçi Piyasalar Grup Başkanı Üzeyir Doğan, son aylarda gerek yurt içinde gerekse yurt dışında yaşanan gelişmelerin piyasaların dengesini bozmaya devam ettiğini söyledi. Şubat başında Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerin makroekonomik verilerdeki toparlanma beklentilerini ötelediğini aktaran Doğan, “Bu durum Borsa İstanbul kanadında volatilite yaşanmasına neden olurken, seçimin yaklaşmasının getirdiği belirsizlikler de piyasalarımızın toparlanma çabasını zayıflattı” dedi.
Doğan, ABD’de başlayıp Avrupa’ya sıçrayan banka krizlerinin, dışarıdan beklenen desteğin önüne geçtiğini belirterek, üst üste gelen bu olumsuzlukların Borsa İstanbul’un yukarı yönlü hareket isteğini baskıladığını kaydetti. Doğan, BIST 100 endeksinde 5.000 puanın altında “ucuzluk algısı” nedeniyle alımların geldiğini aktardı.
Seçim ve diğer negatif etkenlerin belirli bir süre dahilinde gündemde kalacağını öngördüklerini ifade eden Doğan, “Özellikle yılın ikinci yarısında yurt dışında ve yurt içinde daha öngörülebilir bir atmosfer oluşacağını ve bu nedenle önümüzdeki birkaç ay Borsa İstanbul’da kısa vadeli volatilite çok yükselse de orta vadede endeksin bu sıkışmışlıktan kurtularak kendine yeni bir trend oluşturacağını düşünüyoruz” diye konuştu.
Alnus Yatırım Araştırma Direktörü Volkan Dükkancık da 6 Şubat’ta yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası duyurulan yeni düzenlemelerin etkisinin kısa vadede borsaya olumlu yansıdığını belirtti.
Bireysel Emeklilik Sistemi’ndeki devlet katkısı fonlarının yaklaşık 10 milyar TL’lik hisse alımı ve akabinde Türkiye Varlık Fonu’nun borsaya yatırım yapabileceğine dair haber akışlarının BIST 100 endeksini yukarı yönlü desteklediğini ifade eden Dükkancık, “Bu süreçte bir yandan 2023’ün birinci çeyrek bilançolarına yönelik beklentiler şekillenmeye başlarken, bir yandan da siyaset cephesinde yaşanan seçim hareketliliğine bağlı olarak volatilitenin tekrar artmaya başladığını görüyoruz” dedi.
Dükkancık, yatırımcıların yavaş yavaş seçime yönelik pozisyonlarını ayarlamaya başladığını belirterek, enflasyonun 2023’te yüzde 45-50 seviyelerinden yılı tamamlayacağına ilişkin beklentilerin, borsanın arkasındaki itici güç olmayı sürdürecek gibi göründüğünü kaydetti.
Volkan Dükkancık, seçim sonuçları ve sonrasında izlenecek ekonomi politikalarına yönelik senaryoları dillendirilmeye başlayan yabancı yatırım kuruluşlarının raporlarına değinirken, bu durumun yabancıların yavaş yavaş Türk varlıklarını radarlarına almaya başladığına işaret ettiğini söyledi. Dükkancık, şunları kaydetti:
“Seçime kadar olan süreçte hem hisse hem de tahvil piyasasındaki yabancı alım-satımlarını yakından izleyeceğiz. Yurt dışı ve yurt içinde çok bilinmeyenli bir denklem sürecine girdiğimiz bu dönemde, özellikle hisse senetleri piyasasında temkinli bir iyimserlik içerisinde olduğumuzu söylemek mümkün. BIST 100 endeksinde 5.000 puan üzerinde kalındıkça bir önceki zirve seviyesi olan 5.700’ün hedef konumda olmayı sürdüreceğinden bu aşamada portföylerin yüzde 50’sinin hisse senetlerinde değerlendirilmeye devam edilebileceğini düşünüyoruz.”