Merkez bankaları altına hücum etti şampiyonluk Türkiye’nin oldu
Her gün daha da artarak sayıları 900 bine yaklaşan Hintli milyonerler birçok lüks markanın yeni ilgi odağı haline geldi. Zira araştırmalara göre yeni zenginler eskilere göre hem daha gençler hem de daha farklı yatırım araçlarına yöneliyorlar.
Dünyada sayıları giderek artan zengin Hintliler dünya basınını meşgul etmeye devam ediyor. Booking.com ve McKinsey tarafından yayınlanan bir rapora göre, şu anda sıralamada altıncı olan Hintliler 2030 yılına kadar küresel seyahat harcamalarında ABD, Çin ve Almanya’nın ardından dördüncü sıraya oturacak. Bu da seyahat acentelerinden lüks perakende şirketlerine kadar birçok sektörün bu konuya odaklanmasına neden oluyor. Son olarak The Economist dergisi de sayıları tahminlerin üzerinde artan Hintli milyonerlerle ilgili bir makale kaleme aldı. Zengin elit Hintlilerin eskilere göre daha genç ve maceracı olduğu belirtilen makaleyi aynen yayınlıyoruz:
Bu ayın başında tüm Hindistan, Anant Ambani’nin Hindistan’ın batısındaki sevimsiz bir sanayi kasabası olan Jamnagar’daki düğün öncesi kutlamalarına kilitlenmişti. Anant Ambani, Hindistan’ın en zengin adamı ve dev bir holding olan Reliance’ın patronu Mukesh Ambani’nin oğlu.
Kutlamalara Bill Gates, Mark Zuckerberg ve Rihanna’nın yanı sıra çok sayıda Hintli iş adamı, kriket efsaneleri ve Bollywood yıldızları da katıldı.
Hükümet yerel havaalanını geçici olarak uluslararası bir havaalanına dönüştürdü. Televizyondan, sosyal medyadan ve gazetelerden şatafatlı törenleri takip eden yüz milyonlarca Hintli için bu kutlamalar Hindistan’ın zenginlerinin zevklerinin ve gücünün bir göstergesi oldu.
Ambaniler Hindistan’ın en tanınmış isimlerinden ancak Hint zenginlerini temsil etmiyorlar. En zengin listelerini yapan Forbes’a göre Hindistan’da sadece 186 zengin kişi var.
Hindistan’ın ekonomik hikayesi için çok daha önemli olan ve onu temsil eden ise sayıları her geçen yıl artan dolar milyonerleri. Sayılarına oranla tüketim, yatırım ve büyüme modelleri üzerinde büyük bir etkiye sahipler. Manşetlere çıkma ya da servetlerinin reklamını yapma eğiliminde değiller.
Onlara hizmet veren işletmeler tarafından kullanılan sabit bir “zengin” tanımı yok ancak “yüksek değerli birey” olmak için yaygın olarak kabul edilen eşik 1 milyon dolar veya daha fazla net varlığa sahip olmak. Bu tanıma miras yoluyla zengin olarak dahil ancak yasa dışı parası olanları hesaba katmıyor, bu da gerçek rakamı düşürüyor. Uzmanlar, bir ülkenin varlıklı kesiminin iyi bir resmini ortaya koymak için bunların birbirini dengelediğini varsayıyor.
Bir İsviçre bankası olan Credit Suisse tarafından yapılan araştırmaya göre, bu tanıma göre Hindistan 2022 yılında yaklaşık 850 bin dolar milyonerine sahip olacak ve bu sayı on yıl öncesine göre net 473 bin artış gösterecekti. 2012 ve 2022 yılları arasında dolar milyonerlerinin sayısı yıllık yüzde 8,5 oranında artarak yüzde 5,6’lık ortalama gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) büyümesini geride bıraktı. Ekonomi şimdi daha da güçlü bir şekilde toparlanıyor. Sonuç olarak, servet yöneticileri dolar milyonerlerinin sayısının yılda yüzde 15-20 oranında artmasını bekliyor. Bunlar yeni zenginler. Bu grubun demografik özelliklerini tanımlayan hiçbir veri seti yok. Ancak paralarını yöneten insanlardan geniş eğilimler çıkarmak mümkün. Ortaya birleştirici bir tema çıkıyor: Hindistan’ın yeni zenginleri eskilerine hiç benzemiyor.
İlk olarak, daha fazla bölgeye yayılmış durumdalar. Artık Hintlilerin para kazanmak için Mumbai, Delhi ya da Bangalore gibi üst düzey şehirlerde yaşaması gerekmiyor. Büyük bir banka olan Kotak Mahindra’da 15 yıl boyunca varlık yönetimini yöneten ve şimdi menkul kıymetler işinin başında olan Jaideep Hansraj, küçük şehirlerden gelen yatırımcılardaki artışın olağanüstü olduğunu söylüyor.
Önceki nesil bankacıların küçümsediği türden şehirlere atıfta bulunarak, “Indore ya da Bhopal ya da Lucknow ya da Kanpur’dan geliyorlar. Yani Bareilly’den. Bu beni çok şaşırtıyor” diyor.
Piyasa değeri açısından Hindistan’ın en büyük bankası olan hdfc’den Rakesh Singh, Assam’daki Jorhat gibi birçok Hintlinin haritada yerini bulmakta zorlanacağı yerlerden gelen yarım milyon dolarlık yatırımlar gördüğünü söylüyor.
Zenginliğin bu coğrafi çeşitlenmesinde Hindistan’ın gelişen fiziksel altyapısının rolü büyük. Bu sayede nakliye maliyetleri düşmüş ve sanayi sevkiyatları hızlanmış durumda. Hava ulaşımının artması, yüksek hızlı internetin yaygınlaşması ve Hindistan’ın büyüyen ekonomisinden pay almak isteyen eyalet hükümetlerinin yatırım teşvikleri de bu bölgelerin hızlı gelişimine yardım ediyor. Varlık yöneticileri de müşterilerine bulundukları yerde hizmet verebilmek için operasyonlarını genişletiyor.
İkinci bir değişim de servet sahiplerinin yaş ortalamasında yaşanıyor. Hintli zenginlerin ortalama yaşı bir zamanlar 50’nin üzerindeyken, artık 40’lı ve 30’lu yaşlardaki milyonerlere daha çok rastlamak mümkün.
Bazıları hükümetin altyapı projeleri için arazi satın almasından faydalanmış, daha önce verimsiz olan işletmelerden büyük meblağlar elde etmiş. Birçoğu gofret, giysi, temel tüketim malları ya da inşaat demiri ya da bilyeli rulman gibi büyüyen bir ekonomi için gerekli olan ürünler üreten işadamları.
Büyük bir kısmı, şirket hisse senedi opsiyonları veya ihtiyatlı kişisel yatırımları olan maaşlı profesyoneller. Yaklaşık 10 bin müşterinin 6,6 milyar dolarını yöneten Anand Rathi Wealth’ten Chethan Shenoy, bunların “güçlü orta sınıf değerlerine” sahip birinci nesil milyonerler olduğunu söylüyor.
Üçüncü büyük değişim, yeni zenginlerin hem yatırım hem de tüketim açısından servetleriyle ne yaptıklarında yatıyor. Sermaye piyasaları konusunda ebeveynlerine kıyasla çok daha rahatlar.
Uluslararası bir banka olan Standard Chartered’da özel bankacılığı yöneten Nitin Chengappa, “Daha önce gidip müşterilerimin yüzde 90’ıyla standart bir konuşma yapabilirdim. Bugün ise çeşitlilik çok önemli. ‘Sadece yatırım fonları değil özel sermaye, sosyal amaçlar, risk sermayesi, borsada işlem gören ve görmeyenler şirketlerde ne yapabilirim’i düşünüyorum” diyor.
Şüphesiz zenginler hâlâ Hindistan’da ve yurtdışında bol miktarda altın ve ikinci ev satın alıyor. Ancak piyasalara olan ilgileri ve risk iştahları da artmış durumda.
Bu elbette tüketimden uzak durdukları anlamına gelmiyor. Lüks düğünler ve gösterişli arabalar gibi yurt dışı tatilleri de oldukça yaygın. Örneğin, Mercedes, Hindistan’ın üç yıl içinde Almanya dışındaki en büyük üçüncü pazarı (şu anda beşinci) olmasını bekliyor.
Avrupalı lüks markalar ve oteller Hindistan’ın şehirlerinde giderek daha sık görülüyor ve yeni girişler de hızla artıyor. Geçen yıl Dior Mumbai’de bir defile düzenledi ve 2022’de İsviçre saat endüstrisi Hindistan’a ihracatta rekor kırdı.
Büyük bir Hint holdingi olan Tata, lüks mallar ve beş yıldızlı otel işletmelerinde, özellikle küçük şehirlerden gelen güçlü bir büyüme görüyor. Bu yıl birçoğu üst düzey olmak üzere 25 otel daha açma kararı aldı. Önümüzdeki yıl Mumbai’de açılacak uluslararası havaalanının beşte biri özel jetlere ayrılacak.
Hindistan’ın yeni zengin sınıfının büyümesini iki riskin durdurabileceği belirtiliyor. Bunlardan ilki siyaset, regülasyon veya vergi düzenlemelerinde olası değişiklikler. Yatırımda risk alma ve tüketimde serbest harcama, zenginlerin daha da zenginleşeceklerine olan güvenlerinden kaynaklanıyor. Siyasi istikrarsızlığın daha güvenli yatırımlara ve daha düşük harcamalara yönelmeye neden olabileceğine dikkat çekiliyor. Ayrıca enflasyona karşı çoğunlukla bağışık olmalarına rağmen vergilendirmedeki değişikliklere karşı oldukça hassaslar.
Diğer bir risk ise zenginlerin yurtdışına kaçma ihtimali. Üst düzey bir göçmenlik firması olan Henley and Partners, 2022 yılında 7.500 Hintli milyonerin yurtdışına taşındığını hesaplıyor. Çok daha fazlası Dubai, Londra ya da Singapur’da sessizce ikinci evlerini aldılar ve seçeneklerini açık tutmanın bir yolu olarak oraya oturum hakkı elde ettiler.
Birçoğu çocuklarını yabancı üniversitelere göndermeyi umuyor. Uluslararası şirketlerde çalışan profesyoneller de daha yüksek yaşam kalitesi, çocukları için daha iyi eğitim ve daha temiz bir çevrenin cazibesine kapılabilir.
Hindistan’ın yeni zenginleri önceki seçkinler gibi vatansever. Birçoğu bir yandan hayatın tadını çıkarırken diğer yandan diğer Hintlilerin yaşamlarını iyileştirmeye odaklanıyor. Ancak onlar değişirken Hindistan’ın da değişmesini istiyorlar. Bir bankacının dediği gibi, “Ne kadar zengin olursanız olun, kirlilik konusunda hiçbir şey yapamazsınız.”