Yapay zekada Nvidia’dan daha hızlı koşanı da var

Yapay zeka dokunanı uçuruyor. Kendisini eğitenleri zengin ediyor, eğitiminde kullanılan çipleri üreten şirketi ise kısa zamanda ABD’nin piyasa değeri en yüksek üçüncü şirketi haline getiriyor. Ancak adı pek duyulmamış olmakla birlikte yapay zeka sayesinde uçan başkaları da var. Bunlardan biri de The Wall Street Journal’ın inanılmaz yolculuğunu anlattığı Super Micro Computer.

Nvidia geçen yıl hisselerinin değerini dört kattan fazla artırarak yapay zeka patlamasından para kazanmak isteyen yatırımcıların gözdesi oldu. Ancak ABD’nin üçüncü büyük piyasa değerine sahip şirketi Nvidia’nın çiplerini sattığı müşterilerden birinin hisseleri daha da iyi performans gösteriyor.

Bir zamanlar sıradan kabul edilen yüksek kapasiteli bilgisayar sunucuları üreticisi Super Micro Computer, yapay zeka patlamasına katılmak isteyen şirketler ve hükümetler için başvurulacak bir tedarikçi haline geldi. Nvidia’nın yapay zeka çipleriyle dolu sunucularının satışlarının bu yıl Super Micro Computer’ın cirosunu ikiye katlaması ve en büyük rakiplerinden bazılarını geride bırakması bekleniyor.

Yolları ne zaman kesişti?

Super Micro Computer’ın hisseleri son 12 ayda 12 kattan fazla değer kazandı ve geçen pazartesi ABD’de halka açık büyük şirketlerin oluşturduğu S&P 500 Endeksi’ne girdi. Super Micro Computer “Devler Ligi”ne girişinin ilk haftasında pek iyi performans göstermemiş olsa da S&P 500 Endeksi’nde açık ara en bir yıllık performans gösteren şirketi olduğunu da unutmamak gerekiyor.

Genelde Supermicro markasıyla anılan şirket, Jensen Huang’ın Nvidia’yı kurduğu 1993’te yani aynı yıl Silikon Vadisi’nde dünyaya gelmiş. Nvidia gibi Supermicro da tüm tarihi boyunca tek bir kişi tarafından yönetilmiş. Supermicro’daki bu tek kişi ise Tayvan’da doğan ve üniversiteden sonra ABD’ye gelen Başkan ve İcra Kurulu Başkanı Charles Liang.

Liang The Wall Street Journal’a verdiği bir röportajda Huang’ı on yıllardır tanıdığını söylüyor. Ancak şirketlerinin yolları ancak bugün yapay zekadaki patlamanın ortasında kesişmiş. Nvidia ilk birkaç on yılını çoğunlukla oyun yazılımcıları için bilgisayar grafikleri geliştiren çipler üretmeye odaklanarak geçirmiş. Supermicro ise bulut bilişimin ve dijital ekonominin büyümesini yakalayarak veri merkezlerinde kullanılan sunucuların daha az gösterişli dünyasında rekabet etmiş.

Sonra yapay zeka ortaya çıkmış. Nvidia’nın çipleri OpenAI’nin ChatGPT’si gibi sistemler yaratmak için gerekli karmaşık hesaplamaları yaparak bu patlamanın motor gücü haline gelmiş. Micro Computer gibi bu çipleri kullanan sunucuları müşterilerine en hızlı ve en büyük miktarlarda gönderebilen üreticiler rekabet üstünlüğü yakalamış.

Liang, San Jose, Kaliforniya’daki üssünün Nvidia’nın Santa Clara’daki merkezine arabayla sadece 15 dakika uzaklıkta olmasının işe yaradığını söylüyor ve “Mühendislik ekiplerimiz sabahın erken saatlerinden gece yarısına kadar birlikte çalışabiliyor” diyor.

Sektör yöneticileri ve analistler, Supermicro’nun yapay zeka patlamasındaki son hakimiyetinin kısmen, sunuculara neredeyse sonsuz sayıda konfigürasyonda monte edilebilen elektronik “yapı taşları” üretme stratejisinden kaynaklandığını söylüyor. Rakipleri ise müşterilerine daha sınırlı bir menü sunuyor.

Analistler, bu esnekliğin yapay zeka patlamasında bir avantaj olduğunu söylüyor. Sürücüsüz otomobil teknolojisi geliştirenler, Supermicro’dan ChatGPT gibi yapay zeka üreten şirketlerden çok farklı sunucu kurulumları istiyor. Supermicro her ikisi için de özelleştirilmiş altyapı sunabiliyor.

Rosenblatt Securities analisti Hans Mosesmann rakiplerin Supermicro’nun özel sunucular oluşturma hızını yakalamaya çalıştığını söylüyor ve “Koşu bandı çok hızlı dönüyor” diyor.

‘Bana daha fazla çip verin’

Liang, Supermicro’nun bir milyar doların üstünde stoğa sahip olmasının da faydasını gördüğünü söylüyor. Super Micro bu büyük stok sayesinde Nvidia’nın en gelişmiş yapay zeka çiplerine yönelik çok yüksek talebin kıtlığa yol açtığı dönemlerde bile sıkıntı çekmemiş.

Liang ve Huang geçen yaz Tayvan’da düzenlenen bir bilgisayar konferansında bir araya geldiklerinde Super Micro, Nvidia’nın çiplerinden bulabilirlerse birkaç hafta içinde kullanıma sunulacağını söylediği bir yapay zeka sunucusunun lansmanını yaptı. Huang konferansta “Bu size bağlı, bana değil” derken Liang’tan “Bana daha çoka çip verin” talebi geldi.

Super Micro o kadar hızlı büyüdü ki her biri yaklaşık 25.000 dolar olan çiplerden satın alabilmesi için kaynak sağlaması gerekiyordu. Üç ay önce hisse senedi ihraç ederek kasasına 600 milyon dolar koyduktan sonra geçen ay hisse senedine dönüştürülebilir tahvil ihraç ederek 1,5 milyar dolar borçlandı.

“Daha fazla paraya ihtiyacımız var çünkü talep çok güçlü” diyen Liang, nakit paranın Supermicro’nun tedarik zinciri oluşturmasına da yardımcı edeceğini söylüyor.

Liang bu çabanın bir parçası olarak San Jose’nin yanı sıra Tayvan ve Malezya’da da üretimi arttırıyor. Hedefinin bu yılın ortasına kadar ayda 5.000 sunucu rafı (6 fit yüksekliğinde ve neredeyse 2 mil uzunluğunda bir bilgi işlem altyapısı) üretmek olduğunu söylüyor.

“Bunun yüzde 50’sinden fazlasını yapay zeka oluşturacak” diyen Liang ayrıca üretimdeki büyümenin şirketin potansiyel gelirini yılda 25 milyar doların üzerine çıkarmak için yeterli olduğunu ifade ediyor. Bu da şirketin son üç aylık gelirine göre yıllık ciroya yaklaşık 10 milyar dolarlık bir ilave anlamına geliyor.

Geçmiş ve gelecekteki zorluklar

Analistler hisse senedinin meteorik yükselişinden sonra bile şirketin beklentilerinin parlak kaldığını söylemekle birlikte Supermicro da zorluklardan payını alıyor. Şirketin finans müdürü ve kurucu ortaklarından biri 2017 yılında başlatılan bir iç denetimin şirketin önceki mali tablolarında revizyonları zorunlu kılmasının ardından da Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) 2020 yılında eski CFO’yu muhasebe kurallarını ihlalle suçladı ve ardından açılan dava uzlaşmayla sonuçlandı.

Liang bu sıkıntıların şimdi yapay zeka hesaplamalarında pazar payı için giderek şiddetlenen savaşta rakiplerinin önünde olmaya odaklanan şirket için geride kaldığını söylüyor. En önemli rakipleri Dell Technologies ve Hewlett Packard Enterprise, Super Micro’nun göz kamaştırıcı performansından sonra bile daha fazla çalışana ve iki kattan fazla gelire sahip bulunuyor.

Cironun yarısı yapay zeka odaklı ürünlerden

Yapay zeka işlemci pazarının hızla büyümeye devam etmesi bekleniyor. Çip üreticisi Advanced Micro Devices yapay zeka hızlandırıcıları pazarının 2027 yılına kadar 400 milyar dolara ulaşacağını öngörüyor ve analistler sunuculara talebin de buna paralel olarak artmasını bekliyor.

Super Micro’nun yapay zeka odaklı sunucuları, son çeyrek raporunda 3,7 milyar dolarlık cironun yarısından fazlasını oluşturdu. Dell ve HPE ise benzer sunuculardan sırasıyla 800 ve 400 milyon dolarlık satış yapabildiler.

Analistler Super Micro’nun uzun vadede pozisyonunu koruyup koruyamayacağı konusunda görüş ayrılığı yaşıyor. Wedbush analisti Matt Bryson tarihsel olarak sunucu satan hiçbir şirketin yüzde 30’dan yüksek pazar payına sahip olmadığını söylüyor. Bryson’a göre Dell’in de tam olarak Super Micro’nun yaptıklarını yapamaması için bir neden yok.

Diğerleri ise Super Micro’nun rakiplerinin yapabilecekleri konusunda pek emin değil. Bazı analistler, geleneksel rakiplerin yeni ürünleri piyasaya çok hızlı sürmekte zorlanacağını, Super Micro’nun  yazılım ve hizmetlerden büyük gelir elde edeceğini söylüyorlar.

Super Micro yapay zekanın payını ikiye katlayarak ve sunucularını hızlı bir şekilde göndermeye devam ederek daha fazla pazar payı kazanmaya çalışıyor. Şirket ayrıca yeni müşterileri cezbetmek için fiyatları düşük tutuyor: Bir önceki çeyrekte yüzde 17 olan brüt kâr marjı son çeyrekte yüzde 15’e düştü.  Buna karşılık en büyük rakiplerinden HPE’nin son çeyrekteki brüt kar marjı yüzde 36’ydı.

Mali İşler Müdürü David Weigand şirketin Ocak ayında analistlerle yaptığı telekonferansta “Pazar payımızı yükseltmek için fiyatlandırma konusunda daha rekabetçi olarak fırsatları değerlendireceğiz” diyerek iddialarını ortaya koymuştu.  

Çocukları Liang’dan ne istedi?

Çocukluğunu ormanın hemen yanıbaşındaki bir evde geçiren Liang, 2004 yılında dünya için daha sürdürülebilir bilgisayarlara odaklanmaya başlamış. Ancak izlediği bir film de bu kararında çok etkili olmuş.

Liang çocuklarını 2004 yapımı bilim kurgu felaket filmi Yarından Sonraki Gün’e (The Day After Tomorrow)  götürmüş. Küresel ısınmanın yeni bir buzul çağını tetiklemesini konu alan film Super Micro Computer için enerji tasarrufu sağlayan yeni ve yenilikçi bir ürün serisine ilham vermiş.

Liang filmi izledikten sonra çocuklarının kendisine “İnsanlar çok fazla enerji tüketiyor. Senin çok akıllı bir mühendis olduğunu biliyoruz, dünyaya yardım etmek için ne yapabilirsin?” diye sorduklarını söylüyor.

Liang eve döndükten sonra, Super Micro Computer’ın o zamanlar ürettiği yüksek frekanslı sunuculardan daha az enerji tüketen sunucular tasarlayıp tasarlayamayacağını öğrenmek için şirketin mühendislerini aramış. Cevap da evet olunca kollar sıvanmış.

Super Micro Computer’un patronuna göre bu itici güç şirketin büyümesine de yardımcı olduğunu söylüyor. Liang, yeşil bilişimin müşteriler için para tasarrufu sağladığını, onları mutlu ettiğini ve gezegeni de daha sağlıklı hale getirdiğini söylüyor. Ayrıca, Super Micro Computer çalışanları bu ürünleri üretmekten zevk alıyormuş.

Liang’a göre Super Micro Computer “yeşil” bir şirket. Çünkü sunucuları belirli bir performans düzeyinde rakiplerine göre daha az güç gerektirecek şekilde tasarlanmış. Akıllı mühendislik buna izin veriyor ayrıca  Super Micro Computer sunucularının kapasitesini kasayı atmadan yükseltmek mümkün.

Çevreci olmanın mühendisleri daha azıyla daha fazlasını yapmaya yönelttiğini söyleyen Liang’a göre  örneğin 2004 ya da 2005 yıllarında geliştirilen bilgisayar hava akışı alt sistemleri müşterilere normal sunuculardan çok daha fazla tasarruf sağlayabiliyor.