Ertelenen dörtlü zirvede yeni tarih verildi
Yale School of Management'ın yaptığı bir analize göre Rusya-Ukrayna savaşının ardından Rusya'yı terk eden şirketlerin uğradıkları zarar 107 milyar doları aştı.
Şirket dosyaları ve beyanları üzerinden yapılan bir analiz, 2022’de Ukrayna savaşının başlamasından bu yana Rusya’dan kurumsal kaçışın yabancı şirketlere 107 milyar dolardan fazla kayba neden olduğunu gösterdi. Yale School of Management tarafından yapılan analize göre yüzlerce şirket hâlâ faaliyette olmasına ya da işlerini askıya almasına rağmen yaklaşık bin şirket Rusya’dan çıktı.
Moskova yabancı varlıkları alırken en az yüzde 50 indirim talep ediyor ve çıkış koşullarını giderek sıkılaştırarak genellikle düşük ücretlileri kabul ediyor. Bu yıl şimdiye kadar Shell, HSBC, Polymetal International ve Yandex’e ait varlıkların toplamda yaklaşık 10 milyar dolar tutarında ve yüzde 90’a varan indirimlerle satıldığı açıklandı. Geçen hafta Danone de Rusya’daki varlıklarını elden çıkarmak için düzenleyici onayı aldı ve toplam 1,3 milyar dolar zarar ettiğini açıkladı.
Moskova halihazırda Fortum, Carlsberg, ONVO, ve Uniper gibi birçok Batılı şirkete ait varlıkların geçici kontrolünü ele geçirmiş durumda. Rusya’nın devlet haber ajansı RIA, Moskova’nın misilleme yapması halinde Batı’nın en az 288 milyar dolar değerinde varlık ve yatırım kaybedeceğini hesapladı. Öte yandan pek çok şirket de Rusya’yı tamamen terk etmekten kaçındı. Rusya’da halen faaliyet gösteren ya da iş yapan şirketler arasında Pepsi, Nestle, Unilever yer alıyor.
Küresel risk danışmanlık şirketi S-RM’nin Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA) Bölgesi Kurumsal İstihbarat Başkanı Ian Massey “Savaş Batı’nın askeri yardımlarının azaldığı bir ortamda devam ettikçe ve Batı’nın yaptırım rejimlerinin ayrıntı düzeyi arttıkça, hâlâ Rusya’dan çıkmayı hedefleyen şirketler muhtemelen daha fazla zorlukla karşılaşacak ve daha büyük zararları kabul etmek zorunda kalacaklardır” dedi.
Massey ezici bir zaferle yeniden seçilmeyi garantileyen Devlet Başkanı Vladimir Putin’in k varlıklara elkoyma ve siyasi baskı dahil ek yetkilere de sahip olduğunu söyledi.