Kira enflasyonunun gevşeyeceğine dair hiçbir işaret yokken faiz indirimleri nasıl başlayacak?
Tüketici güven endeksinde eylül ayında başlayan artış ekimde de devam etti. Endeks ekim ayında yüzde 4,4'lük artışla 74,6'ya yükseldi. Tüketicinin güvenin artışında zam yağmurunun durması ve ekonomiyle ilgili önlemlerin olumlu sonuç vereceği beklentisi etkili oldu.
Ekonomide normale dönüşü sağlamaya yönelik önlemler tüketici güvenini artırıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan tüketici güven endeksi, Eylül ayında 71,5 iken Ekim ayında yüzde 4,4’lük artışla 74,6’ya yükseldi.
Tüketici güven endeksinde ağustos ayındaki dipten başlayan artış iki aydır devam etmesine rağmen halen seçimlerin yapıldığı mayıs ayındaki zirveye ulaşılamadı. Uzmanlara göre artışta yeni ekonomi yönetiminin aldığı durumu toparlamaya yönelik önlemlerle zam sağanağının az da olsa durması etkili oldu. Ancak mayıs ayında 91,4 ile zirveye çıkan tüketici güveninin tekrar bu noktaya ve “iyimser durumu” gösteren 100’e ulaşması için alacağı daha çok yol bulunuyor.
Tüketici güven endeksinin alt endeksleri de tüketici güvenindeki olumlu değişimi gösteriyor. Anket sonuçları tüketicinin mevcut dönemde hanenin maddi durumuna ilişkin beklentileri de arttı. Eylül ayında bu alt endekste yüzde 0,1 olan artış ekim ayında önemli bir artışla yüzde 6,1 oldu. Gelecek 12 aylık dönemde hanenin maddi durum beklentisi eylüle göre daha az olmakla birlikte ekimde de arttı.
Tüketicinin gelecek 12 aylık dönemde genel ekonomik duruma ilişkin olumlu beklentisi ekimde de devam etti. Bu alt endeksteki artış yüzde 7,2 olarak gerçekleşti. Tüketici güven endeksinin alt kalemlerinden birinde ise ilginç bir sonuç ortaya çıktı. Buna göre gelecek 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi alt kaleminde yüzde 0,5 gibi hayli düşük bir artış oldu. Eylülde bu alt endekste yüzde 4,2 olan artışın ekimde frene basmasının nedeninin tüketicinin geçtiğimiz aylarda fiyatların artacağı endişesiyle talebini öne çekmesinden ve fiyatların da önemli oranda artmasından kaynaklanabileceği belirtiliyor.