Ceza hukukunun mimarı Sözüer’den uygulanmayan AYM kararı makalesi
Yargıtay depremde ağır hasar alan ve yıkılan konutlara tazminat ödemelerinin 2023 yılı tarifesi üzerinden yapılmasına ilişkin ilk derece mahkeme kararını onadı. Davaya Kahramanmaraşlı bir depremzede açmıştı.
Yanlış hesap Bağdat’tan döndü. Yargıtay 6 Şubat Kahramanmaraş depreminde ağır hasar alan ve yıkılan binalara DASK’ın eksik tazminat ödemesine son verecek bir karar aldı. DASK 2023 yılındaki deprem tazminatı ödemesinin bir önceki yılın tarifesiyle yapılamayacağına ilişkin ilk mahkeme kararını Yargıtay’a götürdü. Davayla ilgili incelemeyi tamamlayan Yargıtay da ilk mahkeme kararını onadı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Avukat Murat Gül Kahramanmaraşlı bir depremzedenin açtığı ve Sigorta Tahkim Komisyonu’nda görülen ilk davanın depremzede lehine sonuçlandığını söyledi. Avukat Gül uyuşmazlığın zaten kesinlik sınırı olan 238 bin 730 TL’nin altında olması sebebiyle temyize tabi olmadığını, ancak DASK’ın Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesi gereğince (kararın kesinlik sınırının altında dahi olsa temyiz edilebileceği gerekçesiyle) kararı temyiz ettiğini belirtti.
Söz konusu düzenleme doğrultusunda DASK’ın temyiz gerekçelerinin özetle Sigorta Tahkim Komisyonunun bu davalara bakmakla görevli olmadığı, uyuşmazlığın tarife değişikliğinden kaynaklanması sebebiyle idari dava niteliğinde olduğu ve idarenin takdir yetkisine müdahale edecek şekilde karar verilemeyeceğine ilişkin olduğunu belirten Gül, tüm bu gerekçelerin Yargıtay tarafından reddedildiğini ve uyuşmazlık miktarının da kesinlik sınırının altında olması sebebiyle temyiz talebinin geri çevrilmesine dair karar verildiğini ifade etti.
Yargıtay tarafından verilen kararın benzer uyuşmazlıklar için emsal teşkil edeceğini dile getiren Avukat Murat Gül “Kararla aynı uyuşmazlığa ilişkin davalarda Sigorta Tahkim Komisyonu’nun karar vermeye yetkili olduğu, bu kararların tıpkı mahkeme kararları gibi ilam niteliğinde ve icra edilebilir olduğu, uyuşmazlığın Resmi Gazete’de yayımlanmış tarifeye yönelik değil tarifenin uygulanmaması sebebiyle DASK’a yönelik olduğu kesinleşmiş oldu. Bu halde DASK’ın yaptığı ödemelerin eksik olduğuna dair 238 bin 730 TL’nin altında olan uyuşmazlıklarda Tahkim Komisyonu tarafından verilen kararlar temyiz edilemeyecek. Verilen karar yargı yolu kapalı şekilde kesinleşmiş olacaktır. Bu kararı alan depremzede de zeyilname yaptırmamış olsa da 25.10.2022 tarihli güncel tarife üzerinden eksik kalan ek tazminatını dava yolu ile talep edebilecektir” dedi.
25.10.2022 tarihinde yayımlanan güncel tarifeden önce DASK poliçesi yaptıran, tarife yayımlandıktan sonra zeyilname yaptırmayan vatandaşların kendilerine kısa mesaj gönderilip gönderilmediğine bakılmaksızın yeni tarife üzerinden ödeme almak için dava açabileceğine değinen Avukat Gül açılan dava sonucu verilecek kararın depremzede lehine olması halinde icraya konabileceğini ve depremzedenin yeni tarife üzerinden tam tazminatına ulaşabileceğini belirtti.
1999 Marmara depreminin ardından 2000 yılında kurulan DASK Zorunlu Deprem Sigortası ile deprem ve depremden kaynaklanan yangın, infilak, yer kayması ve tsunami risklerine karşı sigortalı konut sahiplerine maddi güvence sağlıyor. Verilere göre Türkiye genelinde 20 milyon 32 bin adet konut bulunuyor. Zorunlu Deprem Sigortası yaptıranların sayısı 10 milyon 949 bin 642 ve oran yüzde 54,70 civarında.
Depremin odağındaki 10 ilde Zorunlu Deprem Sigortası oranı ortalama yüzde 49 düzeyinde olduğu öğrenildi. Kahramanmaraş’ta 210 bin konutun 113 bini Zorunlu Deprem Sigortası poliçesine sahip. Diğer illerde rakamlar şöyle: Hatay’da 315 bin konutun yüzde 40,1’i, Osmaniye’de 101 bin konutun yüzde 42,4’ü, Gaziantep’te 339 bin konutun yüzde 64,5’i, Kilis’te 25 bin konutun yüzde 59,7’si, Şanlıurfa’da 198 bin konutun yüzde 52,9’u, Adana’da 479 bin konutun yüzde 45,9’u, Malatya’da 188 bin konutun yüzde 52,1’i, Adıyaman’da 89 bin konutun yüzde 44,9’u, Diyarbakır’da 231 bin konutun yüzde 33’ü Zorunlu Deprem Sigortası poliçesine sahip.