Merkez Bankası rezervlerinde 2,3 milyar dolarlık düşüş
Fransız BNP Paribas’nın raporuna göre, son aylarda para politikasındaki düzenlemelerin ardından Türk tahvilleri daha cazip hale geldi. Bankanın beklentisi 75 milyar dolarlık sermaye girişi.
Fransız bankacılık devi BNP Paribas’nın raporuna göre, son aylarda para politikasındaki düzenlemelerin ardından Türk tahvilleri daha cazip hale geldi. Bankanın beklentisi 75 milyar dolarlık sermaye girişi. Politika faizinin artırılması ve Hazine’nin son iki haftada “süper faiz”le borçlanması Fransız bankacılık devi BNP Paribas’ya göre Türkiye’ye önemli miktarda sermaye girişi sağlayabilir.
BNP Paribas tarafından yayınlanan bir raporda, politika ve TL mevduat faizlerinin, enflasyon beklentilerine karşı halihazırda reel faiz getirisi sağlayacak şekilde yeterince ayarlandığı aktarıldı.
Raporda, Merkez Bankası’nın (TCMB) son aylarda para politikasında yaptığı düzenlemesinin ardından Türk tahvillerinin daha cazip hale geldiği ifade edildi. Türkiye’nin finansman ihtiyaçlarının özellikle 2024’ün ilk çeyreğinde yüksek olduğuna işaret edilen raporda, ancak Hazine’nin artan nakit dengesi ve iyileşen mali performansının riskleri azalttığı belirtildi.
Fransız bankasının raporunda kış aylarına girerken TCMB’nin döviz rezervlerini iyileştirmesinin ve borç çevirme oranlarının yüksek olmasının ani kur şoku riskini azalttığı ifade edildi.
Uzun vadeli tahvil faizlerinin TCMB’nin kredibilite açığının kapanmakta olduğuna ve piyasaların reel faiz ortamının uzun süreli olacağını fiyatladığına işaret ettiği belirtilen raporda, “Bu durum, piyasaların TCMB’nin politika sıkılaştırmasını geçici bir hamle olarak fiyatlamaktan vazgeçtiğini ve uzun vadede daha ortodoks bir para politikası olacağını hesaba katmaya başladığını gösteriyor.” değerlendirmesi yapıldı.
Raporda, “Tarihsel ortalamalara kademeli olarak geri dönüleceği varsayımı altında yaklaşık 75 milyar dolarlık bir sermaye girişi olabileceğini hesaplıyoruz” ifadelerine yer verildi.
BNP Paribas’ın raporunda, “KKM hesaplarındaki azalışa rağmen döviz mevduatlarının artmıyor, döviz mevduatlarındaki artış da zorunlu karşılıklar veya bankalarla swap kanalıyla TCMB rezervlerine yansıyor, resmi rezervler son 3 ayda KKM stokundaki önemli düşüşle birlikte artıyor ve bu durum KKM politikasının başarılı bir şekilde uygulandığını gösteriyor.” denildi.
Almanya’nın en büyük bankası Deutsche Bank da hafta başında paylaştığı bilgi notunda, Türk tahvillerinin 2024’te en iyi performans gösteren gelişmekte olan tahviller arasında yer alabileceğini bildirmişti.
Türkiye’de ekonomi yönetiminin doğru adımlar attığını fakat bunun uzun bir maraton olduğunu söyleyen Deutsche Bank Ortadoğu ve Doğu Avrupa Araştırma Müdürü Christian Wietoska da “TL tahvillerin cazibesi 2024’ün sonuna doğru artacak” dedi. Bloomberg HT yayınına katılan Wietoska Türkiye’deki görünümle ilgili şunları söyledi:
“Ortodoks politikalara dönüş var. Bu ekonomistler ve yatırımcılar tarafından iyi karşılanıyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Erkan’ın makro politik adımların ve sıkılaşma adımlarının atılıp, mali harcamaların biraz daha azaltılacağı yönünde söylemleri var. Aynı zamanda Döviz rezervlerinin de kullanımı azalmış durumda. Seçim sonrasında bunların hepsi piyasalar tarafından iyi karşılanıyor. Tüm bu adımlar doğru yönde atılıyor olsa da yine de Türkiye daha yolun başında. Türkiye için bu 100 metre değil bir maraton koşusu.”
CDS’lerde son birkaç haftada olumlu bir düşüş olduğuna dikkat çeken Wietoska sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tahvil tarafında iyileşme var ama hâlâ şu anda biraz temkinli durmaya devam edeceğiz ama gelecek yıl daha iyimser olabiliriz. Enflasyon tarafında gelecek yıl Mart ayında yüzde 74-75 seviyesinde tepe noktasına gelebileceğini, daha sonra ise yüzde 40 civarına düşebileceğini düşünüyoruz. Faiz oranlarının tepe noktası olarak ise yüzde 40’ın yeterli olabileceğini düşünüyoruz. Bu da 2 tane daha 250 baz puanlık artış anlamına geliyor. Faizde yüzde 45-50 seviyeleri de ihtimal dahilinde olmakla beraber bizim baz senaryomuz yüzde 40 olarak gerçekleşiyor. Türk tahvillerinde vade pirimi enflasyon trendine bağlı olacak. 10 yıllık TL tahvil faizinin yüzde 35 seviyesinde denge bulacağını öngörüyoruz. Şu anda Türk tahvillerine giriş var ama tabii ki yine de düşük kalmaya devam ediyor. Haftalık olarak 2 yıldır takip ettiğimiz verilerle kıyaslayınca iyimser bir giriş var. Eğer gelecek sene dezenflasyon göreceksek, yatırımcılar o zaman biraz daha tahvil tarafına gidebilir. 2024’ün sonlarına doğru TL cinsi yerel varlıkların gelişmekte olan ülke varlıkları arasında en cazibi olacağına inanıyorum. Dolar/TL için tahminimiz 2023 sonu için 29,5 seviyesi ve 2024 için 36 seviyesi.”