Balık pazarları, tarihi binalar, deniz ürünleri restoranları, galeriler ve kafeler… Dünyanın en güzel limanları bir sonraki seyahatinizde keşfetmeniz için bekliyor.
Onlar pitoresk kıyı manzaraları ve hareketli yaşamıyla şehirlerin can damarları. Kültürel değerleriyle de tarihten izler taşıyan limanlar, eğlence hayatına tutkun gezginler için seyahatlerin en renkli cazibe noktaları arasında.
Gemilere ve yatlara sert havadan korunma, konaklama ve yeni rotalara geçiş kapısı sağlayan limanlar tarih boyunca deniz ticaretinin merkezi olmuş ancak bugün birçoğu ekonomi ve turizmin can damarını oluşturuyor. Hele bazıları var ki bu özelliklerinin yanı sıra nefes kesici manzaralarıyla da gezginlerin göz bebeği.
İtalyan Rivierası’nın güzel kasabası Portofino, kartpostalları aratmayan, gerçekten nefes kesen bir güzelliğe sahip.
Yeşillikler arasındaki rengarenk evleri, balıkçı tekneleri, lüks yatları, hediyelik eşya dükkanları ve kıyıda yan yana uzanan restoranlarıyla kelimenin tam anlamıyla bir cazibe merkezi, elbette jet sosyetenin de göz bebeği.
Bu şirin mi şirin ve sempatik havasıyla insanı bir anda içine çeken küçük limanı çevreleyen sarı, kiremit kırmızısı ve turuncuya boyanmış evlerin yenileri 1935 yılından bu yana yapılmıyor.
Normandiya’nın kalbindeki bu büyüleyici liman yerel kültürün izlerini taşıyor ve pitoresk manzaralarıyla gezginlere romantik saatler vadediyor.
Norman kasabası Honfleur’ün limanı aslında Vikingler’in kurduğu bir liman. Eski limanın girişindeki Teğmenlik binası, 18’nci yüzyıldan kalma ve Honfleur Valisi’nin eski evi.
Rengarenk yarı ahşap evler, sanat galerileri ve restoranlar Honfleur’un Fransa’da ziyaret edilebilecek en popüler yerlerden biri olmasını sağlıyor.
Limanın kalbi Vieux Bassin çevresinde atıyor. Vieux Bassin’in her iki yakasındaki mahallelerin hepsinin kendine has bir karakteri var. Doğudaki mahalle, Saint-Etienne Kilisesi gibi ilginç binalarla dolu. Batıdaki mahalle ise Sainte-Catherine’in muhteşem ahşap kilisesine ve Honfleur’ün ana sanat müzelerine doğru uzanıyor.
Dramatik dağlar, açık deniz, korunaklı koylar ve el değmemiş bir doğa…
Lofoten, güzeller güzeli Norveç’in Nordland ilçesinde bir takımada. Ballstad ise Kuzey Norveç’teki Lofoten takımadalarında bulunan pitoresk bir balıkçı köyü.
Yerel balıkçılığa ve küçük denizcilik faaliyetlerine hizmet eden Ballstad Limanı muhteşem manzarasıyla ömre bedel. Parlak kırmızı boyalı rorbuer adlı balıkçı kulübeleri limanı süslüyor ve masmavi denizle harika bir kontrast oluşturuyor.
Danimarka’nın başkenti Kopenhag’ın bu en ikonik noktasının her iki yanında eskiden tüccarların yaşadığı, 17’inci ve 18’inci yüzyıllardan kalma rengarenk evler, barlar, restoranlar ve kafeler sıralanıyor ve hemen yanından Nyhavn Kanalı geçiyor.
‘Yeni Liman’ anlamına gelen Nyhavn, çocukluğumuzun masal yazarı Hans Christian Andersen’in yaşadığı 18, 20 ve 67 numaralı binalarıyla da adından söz ettiriyor.
1681 yılında yapılan ve bugüne kadar gelebilen 9 numaralı bina ise kartpostalları kıskandıracak kadar güzel görünen bölgenin en turistik noktalarından biri.
Limandan Kopenhag turları yapan teknelere binmeyi unutmayın!
Sidney Opera Binası ve muhteşem liman köprüsüyle Sidney’in mücevheri niteliğinde… Şehir silüetinin muhteşem manzaralarını sunan Sidney Limanı Köprüsü’yle de bilinen Sidney Limanı, dünyanın en simgesel limanları arasında başı çekiyor.
Port Jackson olarak da bilinen Sidney Limanı, stratejik konumuyla da Güney Pasifik’teki en önemli limanlardan biri.
Limanı keşfetmek istiyorsanız, Circular Quay’den feribota binebilir, Sidney Opera Binası ve Sidney Limanı Köprüsü’nün yanından geçerek Taronga Hayvanat Bahçesi’ne veya Manly’ye gidebilirsiniz.
Limanın yılbaşı gecesi muhteşem havai fişek gösterilerine sahne olduğunu da unutmayın!
Sarp dağlarla çevrili Kotor Limanı, birçok tur gemisinin demirlediği popüler limanlardan biri. Doğal güzelliği ve tarihi dokusuyla bir çekim merkezi. Limandan eski şehre ulaşmak sadece birkaç dakikanızı alacak.
Kotor, tarihi belgelerde ilk kez 12’nci yüzyılın ikinci yarısında liman olarak anılmaya başlanmış. Kotor Limanı ise ticari işletme olarak 1988 yılında kurulmuş.
Askeri mühendisliğin en güzel örneklerinden biri olarak inşa edilen Valetta’nın güzel limanı da derin tarihinden izler taşıyor. Efsane savaşların, şövalyelik zamanlarından kalma kahramanlık öykülerinin vücut bulduğu bir yer burası.
Monte Kristo Kontu ve U-571 gibi pek çok Hollywood yapımında kullanılan bu limanın girişinde bulunan St. Elmo Feneri ise kesinlikle görülmeye değer.
Antik çağlardan beri kullanılan Marsilya Tarihi Limanı (Vieux Port), tepeden şehri izleyen Notre-Dame de la Garde Katedrali ile şehrin simgelerinden biri.
Yat limanını saran otelleri, kıyıda sıralanmış restoranları, sabah kurulan balıkçı pazarı, kafeleri ve hediyelik eşya dükkanlarıyla capcanlı bir alan.
Romanesk tarzlı Saint-Laurent Kilisesi’nin yanında yüzlerce yıllık Saint-Jean ve Saint Nicholas kaleleri, Art deco tarzlı Opera de Marseille ile Avrupa ve Akdeniz Medeniyetleri Müzesi (MuCEM) göz kamaştırıyor.
2013 yılında yenilenen Marsilya Tarihi Limanı, Cours Julien, La Canebiere ve Le Panier bölgelerini keşfetmek için harika bir başlangıç noktası.
Rıhtımdaki restoranlarda ünlü balık yahnisi Bouillabaisse yemeyi unutmayın!
Brezilya’nın zengin denizcilik tarihinin sembolü olan, şehrin muhteşem güzelliğini sergileyen doğal bir şaheser…
Brezilya’nın üçüncü en yoğun limanı olan Rio de Janeiro Limanı’nda enerji, müzik ve capcanlı bir kültürle ilgili aradığınız her şey var.
Yemyeşil tepelerin arasında yer alan Rio de Janeiro Limanı, Sugarloaf Dağı ve Kurtarıcı İsa’nın uzanmış kolları gibi simgesel işaretlerle çevrili.
Gün ışığının cömertçe dans ettiği şehrin en popüler noktası. Liman boyunca yerel el işi dükkanlarını keşfedebilir, restoran ve barlarda Afrika mutfağıyla tanışabilirsiniz. Liman, turistlerin göz bebeği popüler Two Oceans Akvaryumu’na da ev sahipliği yapıyor.
Victoria ve Alfred Limanı, adını Cape Town’un Cape Colony’nin bir parçası olduğu dönemde Britanya Kraliyet Ailesi’nin üyeleri olan Prens Alfred ve Kraliçe Victoria’dan alıyor.
Robben Adası feribot terminaline giden Nelson Mandela Geçidi ile Zeitz Afrika Çağdaş Sanat Müzesi burada. Nobel Meydanı’nda Nelson Mandela’nın heykellerini de görebilirsiniz.