Orta Çağ mimarisi, tarihi ihtişam ve birinci sınıf atmosfer: Dünyanın nefes kesen kale otelleri

Masal kitabının sayfalarından fırlamış gibi duran görkemli Orta Çağ kaleleri , lüksü şık bir şekilde sunan sofistike otellere dönüşürse radarımıza girmeyi hak eder tabii... Yemyeşil kırsalda, Neo-Gotik bir kalede kalmaya kimin itirazı olabilir ki?

Gezi 20 Nisan 2024

Her şey dahil otellerin anlamsızlığından sıkılan, daha sofistike kulvarlarda yüzmeyi seven gezginler burada mı? Artık görkemli otellere dönüştürülen bu Orta Çağ kaleleri, hem romantizm hem tarih tutkunları için unutulmaz anılar vadediyor.

Krallara layık lüks ve zarafetin çağdaş yorumu

Görkemli bir şekilde restore edilmiş binalar, zarif ve şık bir şekilde döşenmiş odalar, muhteşem bahçeler, huzur veren spa’lar ve tabii michelin yıldızlı restoranlar… İlk bakışta bir masal kitabının sayfalarından fırlamış gibi duran bir kalenin otele dönüştürüldüğünü ve gün ışığı yüzünüze vururken krallara layık bir yatak odasında güne başladığınızı hayal edin. İngiltere’den İtalya’ya Avrupa’nın en ünlü kale otellerinde hayallerinizin çok ötesinde bir tatil geçirebilirsiniz.

Thornbury Kalesi (Gloucestershire, İngiltere)

Cotswolds’ın kenarında bulunan Thornbury Kalesi, 1485-1603 yılları arasında İngiltere, İrlanda ve Fransa’yı yöneten ünlü Tudor hanedanına ait olan tek kale oteli. 1511 yılında inşa edilen kale, Kral VIII. Henry ve Anne Boleyn’in kaldığı yer olmasıyla da hayli önemli. Kral Henry Süiti’ne göz atmayı unutmayın! Yapımına 12’nci yüzyılda başlanan Saint Mary Kilisesi ise Thornbury kompleksinde hayatta kalan en eski yapı. Çıplak taş duvarlar, sayvanlı yataklar ve eski duvar halıları ile odalar tek kelimeyle muhteşem.

Amberley Kalesi (Sussex, İngiltere)

Arun Nehri kıyısındaki bu görkemli Batı Sussex kalesi, İngiliz kırsalında doğanın kalbinde lüksün sınırlarını zorlamak için tasarlanmış. 19 yatak odası var ve tamamı antikalarla donatılmış. Kalenin mevcut binaları kökenlerini Piskopos Luffa tarafından 1103 yılında inşa edilen ahşap çerçeveli bir av köşküne borçlu. Sonraki 400 yıl boyunca mazgallar, siperler ve kale kapısı ile tamamlanmış müstahkem bir malikaneye dönüştürülmüş.

Cliveden House (Berkshire, İngiltere)

350 yılı aşkın bir süredir İngiltere’nin elit kesimine ev sahipliği yapan bu Viktoria Dönemi malikanesi, Berkshire’da, 17’nci yüzyıldan kalma harika bir yapı. National Trust’a ait olan ve Iconic Luxury Hotels koleksiyonunun bir parçası olan Cliveden House, Londra’dan sadece 40 dakika uzaklıkta. Bugün 47 odasıyla konuklarını ağırlayan otel, 1666 yılında 2. Buckingham Dükü tarafından metresine hediye olarak inşa edilmiş. Cliveden House’ta ayrıca bir kule saati, güvercinlik, bir kayıkhane ve göz alabildiğine uzanan bahçesini süsleyen heykeller var.

Peckforton Kalesi (Cheshire, İngiltere)

Yemyeşil Cheshire kırsalının ortasında yer alan Peckforton Kalesi 19’uncu yüzyılın ortalarında John Tollemache tarafından inşa edilmiş. Kalenin planları ünlü mimar Anthony Salvin tarafından hazırlanmış ve Neo-gotik tasarımlarıyla tanınan Salvin, Tollemache’nin Orta Çağ rüyasını hayata geçirmiş. Viktorya dönemi köklerine rağmen Orta Çağ tasarımının özünü mükemmel bir şekilde yakalayan Peckforton Kalesi, Robin Hood, Sherlock Holmes ve Doctor Who gibi ses getiren yapımlarda kullanıldı. 1988 yılında ise otele dönüştürülmüş.

Warwick Kalesi, (Warwickshire, İngiltere)

1068 yılında Fatih William tarafından inşa edilen, Avon Nehri kıyısındaki kale, günümüzde 14’üncü yüzyıl askeri mimarisinin en önde gelen örneklerinden biri. Ulusal açıdan önemli bir arkeolojik alan ve tarihi bina statüsü nedeniyle izinsiz değişikliğe karşı korunuyor ve sınır duvarlarıyla birlikte 1. derece koruma altında. Kuş gösterisi Falconer’s Quest, okçuluk gösterileri, Mızrak Dövüşü, Trebuchet Gösterisi ve Taştaki Kılıç Gösterisi kalede yapılan etkinlikler arasında. Aynı zamanda ünlü ‘Londra Zindanları’na benzer bir canlı oyuncu deneyimi olan ‘The Castle Dungeon’a da ev sahipliği yapıyor.

Glenapp Kalesi (Ayrshire, İskoçya)

Geçmişi 1870 yılına kadar uzanan, Güney Batı İskoçya’daki Glenapp Kalesi, lüksle harmanlanmış huzur saatleri için mükemmel. Ünlü bahçıvan Gertrude Jekyll tarafından tasarlanan bir İtalyan bahçesi de dahil olmak üzere 15 hektarlık büyülü park alanıyla çevredeki engebeli manzaradan gizlenmiş durumda. Geçmişin ihtişamını yansıtan zengin kumaşlar, sanat eserleri ve antikalarla dolu görkemli odaları deniz ve bahçe manzaralı olarak ikiye ayrılmış. Aynı zamanda kırsal sporlar ve birinci sınıf golf için ideal bir başlangıç ​​noktası.

Inverlochy Castle Hotel (İskoçya)

İskoçya’nın Batı Dağlık Bölgesi’ndeki vadiler, göller ve dağlar arasında benzersiz bir konuma sahip olan Inverlochy Castle Hotel, 19’uncu yüzyıldan kalma bir İskoç Kalesi ve İskoçya’nın en güzel manzaralarından bazılarının tam ortasında yer alıyor. Glen Nevis’teki şelaleler, Glenfinnan’daki anıt ve Glencoe dağları kaleyi çevreleyen bölgedeki nefes kesen yerlerden sadece birkaçı. 17 yatak odasının her biri, arazinin ve çevredeki dağların muhteşem manzarasının yanı sıra kendi bireysel tasarımına ve karakterine sahip.

Adare Malikanesi (County Limerick, İrlanda)

İrlanda kırsalında Neo-Gotik bir kalede kalmaya kimin itirazı olabilir ki? Adare Manor adını saz çatılı kulübeleri ve antika dükkanlarıyla ünlü Adare köyünden alıyor. Malikane’nin planları 1832 yılına kadar uzanıyor. 65 kurşunlu pencere, 52 süslü baca, 7 taş sütun ve 4 kule ile süslenmiş. İrlanda’daki 19’uncu yüzyıl Gotik Uyanışı’nın birçok özelliğini paylaşıyor ve şövalyelik geçmişinin romantik bir görünümünden ilham alıyor. Otel, balık tutma, at binme, okçuluk, gün doğumu izlemesi gibi açık hava etkinliklerinin yanı sıra sanal golf turu ya da spor simülasyon dası gibi sanal oyunlar da sunuyor.

Ashford Kalesi (Cong, İrlanda)

Sekiz asırdır zamana meydan okuyup, muhteşem bir arazide dimdik ayakta duran bir kale var karşımızda. Ashford Kalesi, İrlanda’nın Mayo ilçesindeki Lough Corrib’in dalgalı kıyılarına bakan 350 dönümlük bakımlı bahçeler ve kuş türleri açısından zengin bir ormanlık alanla çevrili. Bu devasa kale, 1228 yılında burada inşa edilen ilk konaktan başlayarak birkaç yüzyıl boyunca yenilenmiş. 1900’lü yıllarda otele dönüştürülmüş ve boyutu iki katına çıkarılmış. Bir zamanlar İrlanda’nın ünlü Guinness Ailesi’ne ev sahipliği yapan Ashford Castle’da daha önce İskoç Kraliçesi Mary, Kral George V, Prenses Grace, Brad Pitt ve eski ABD Başkanı Ronald Regan dahil pek çok ünlü isim kalmış. Kalenin büyük taş kapılarının ötesinde Batı İrlanda, engebeli güzelliği ve büyüleyici manzaralarıyla da dikkat çekiyor.

Dromoland Kalesi (County Clare, İrlanda)

Yemyeşil bir doğa, bakımlı bahçeler ve kristal berraklığında bir göl… Kalenin tarihi 1000’li yılların başında İrlanda Kralı Brian Boru’nun ailesine ait olan ilk yapıya kadar uzanıyor. Satın alınıp üst düzey bir otele dönüştürüldüğü 1962 yılına kadar Kral’ın atalarının mülkiyetinde kalmış. 15. Louis tarzı dekorasyonuyla göz dolduruyor. Dromoland Kalesi, tarihi ihtişamını yansıtan muhteşem odaları, golf sahası ve leziz mutfağıyla kralların gölgesinde unutulmaz bir tatil vadediyor.

Hotel Castello di Pavone (Pavone Canavese, İtalya)

Toskana tarzı kale otellerinin en havalılarından biri ama aslında Milano’nun 1 saat batısındaki dağlarda yer alan ve şehrin tepesinde görkemli bir şekilde duran kale ilk olarak 800’lerin ortasında, Romanesk bir kilise olarak inşa edilmiş. İkonik Siena tarzı kulesi, Gül Bahçesi, Soylu Avlu ve kalenin muhteşem manzaraları onu eşsiz kılıyor. Kısa süreliğine de olsa orada kalan herkese şans, sevgi ve refah aktardığı yolunda rivayetler var.

Castello Di Vicarello (Toskana, İtalya)

Toskana’nın Maremma kırsalının kalbinde, Roma ile Floransa arasında yer alan otel organik üzüm bağları, zeytinlikler ve tarım arazileriyle çevrili. 12’nci yüzyıldan kalma kalede taş ve tuğla duvarlar, kemerli kapılar ve ahşap çatılar, antika ve modern mobilyaların harmanlanmasıyla tamamlanmış. Ptel aynı zamanda Baccheschi Berti Ailesi’nin Endonezya’da geçirdiği yıllardan kalma oryantal bir dokunuşa sahip.

Hotel De La Cite Carcassonne (Carcassonne, Fransa)

Avrupa’nın bu en büyük müstahkem kalesi, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Carcassonne’un tarihinin ayrılmaz bir parçası olarak nitelendiriliyor. Bu güzel Orta Çağ şehrinin tam kalbinde yer alan ve eski piskoposun sarayının bulunduğu yere inşa edilen otel, Saint-Nazaire Bazilikası’nın yanında yer alıyor ve şehrin büyüleyici bir manzarasını sunuyor. Otelin fuayesi ve salonları ise Neo-Gotik ve 20’li yılların Art Deco tarzlarının büyüleyici bir karışımı.

Uyuyan Güzel Kalesi Sababurg (Hofgeismar, Almanya)

Geçmişi 14’üncü yüzyıla kadar uzanan Dornröschenschloss Sababurg, Grimm Kardeşler’in yazıya geçirdiği ‘Uyuyan Güzel’ masalındaki kaleye ilham vermesiyle haklı bir üne sahip, dolayısıyla Uyuyan Güzel Kalesi olarak da anılıyor. Reinhardswald Doğa Parkı’nın ortasında yer alan kale oldukça etkileyici. Sababurg, 1490 yılında muhteşem bir av köşkü olarak inşa edilmiş. Bugün kompleksin içinde otel, restoran, kayıt ofisi ve SabaBurg Tiyatrosu bulunuyor. Düzenli tarih ve masal turları yapılıyor.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.