‘Katil Sisi’den ‘siyasette küslük olmaz’a: Önce Erdoğan Mısır’a gidecek, sonra Sisi buraya gelecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan, cezaevindeki dört kişinin cezasını kaldırdı. Erdoğan'ın affettiği isimlerden Mehmet Emin Alpsoy, Hizbullah davasından; Çetin Saner, 28 Şubat davasından; Nihat İliman kasten adam öldürme ve silah kaçakçılığından, Sedat Çelik ise uyuşturucu ticaretinden hüküm giymişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından çeşitli suçlardan cezaevinde bulunan dört hükümlü affedildi.
Söz konusu Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete’de yayımlandı.
Kararla, 28 Şubat Davası kapsamında müebbet hapis cezasına çarptırılan eski Korgeneral Çetin Saner ile Hizbullah Davası kapsamında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Mehmet Emin Alpsoy’un cezaları “kocama hali” nedeniyle kaldırıldı.
Kararla ayrıca, kasten öldürme suçundan cezaevinde bulunan Nihat İliman ile uyuşturucu ticareti nedeniyle cezavinde bulunan Sedat Çelik’in cezaları da “sakatlık hali” nedeniyle kaldırdı.
Erdoğan’ın cezasını kaldırdığı Mehmet Emin Alpsoy, Ankara’da üç kişiyi işkence ile öldürdükten sonra kardeşinin evinin bodrumunda saklamıştı. Aksoy, Hizbullah’ın “askeri kanat sorumlusu” olarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almıştı.
Mehmet Emin Alpsoy, 1990-1996 arasında Hizbullah örgütü üyesi olduğunu mahkemede kabul etmiş ancak eylemlere katılmadığını iddia etmişti. Hacettepe Üniversitesi’nde doktor olan oğlu Aburrahman Alpsoy’u da ‘prestij için’ örgüte üye yaptığını söylemişti.
Diğer oğlu Şeyhmuz Alpsoy da Hizbullah’ın öldürdüğü isimlerin cesetlerini taşıyan kamyonu kullandığı için hüküm giymişti. O kamyonla taşınan cesetlerin çıktığı ev sahibi ise Mehmet Emin Alpsoy’un kardeşi Hasan Alpsoy’du. Hasan Alpsoy mehkemede verdiği ifadede cesetlerden haberi olmadığını belirterek “Ailemle Van’a giderken evimin anahtarını kardeşim Mehmet Emin Alpsoy’a vermiştim. Bodrum’da ceset olduğunu anlasaydım, polise haber verirdim ya da kiracı olduğum evi değiştirirdim” diye konuşmuştu.
Mehmet Emin Alpsoy’un doktor oğlu Abdurrahman Alpsoy ise savunmasında babasını suçlamıştı. Babasının tasvip etmediği çalışmaları ve işlerinden dolayı mahkeme huzurunda bulunduğunu belirten Alpsoy, “Böylesine ilkel ve vahşi bir örgüt üyesi olarak yargılanmaktan dolayı utanıyorum” demişti.
Mehmet Emin Alpsoy’un yargılandığı davada iddianameyi Savcı Nuh Mete Yüksel yazmıştı. Dava sürecindeki Mahkeme Başkanı ise Mehmet Orhan Karadeniz’di.
Alpsoy’un cezası “kocama hali” nedeniyle kaldırıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “kocama hali” nedeniyle cezasını kaldırdığı bir diğer isim ise 28 Şubat süreci komutanlarından Çetin Saner’di.
Yargıtay, 28 Şubat davasında aralarında dönemin Genelkurmay 2’nci Başkanı Emekli Orgeneral Çevik Bir ile Genelkurmay Harekat Başkanı Emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın da bulunduğu bulunduğu 14 sanığa verilen hapis cezalarını onamıştı.
28 Şubat davası cezası onanan isimler arasında Emekli Korgeneral Çetin Saner de vardı.
Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde bulunan Çetin Saner, 9 Kasım 2022’de sağlık sorunları nedeniyle tahliye edilmişti.
Çetin Saner, 28 Şubat sürecinde Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı olarak görev yapıyordu.
28 Şubat döneminde İçişleri Bakanı olan Meral Akşener, kendisine yönelik ”O kadını yağlı kazığa oturturum” diyen kişinin Çetin Saner olduğunu açıklamıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “sakatlık” nedeniyle cezasını kaldırdığı isimlerden Nihat İliman silah kaçakçısı ve adam öldürme suçundan hükümlüydü.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün Mayıs 2008 yılında yaptığı bir operasyonla yakalanan Nihat İliman’ı kuryenin güzergahı ele vermişti.
Sonrasında gelişen film gibi bir operasyon düzenlenmişti.
Kargo kuryesi dağıtım yaparken güzergáhına yakın olan Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nü aldı. Kurye, içerisinde dağıtılacak paketler olan çantayla emniyete geldi. Çanta, X-Ray’den geçirilirken bir paketin içindeki el yapımı tabanca bilgisayar ekranına yansıdı. Paketin, Mardin’den Fatih Akdeniz Caddesi’ndeki bir adrese teslim edilmesi için kargoya verildiği belirlendi. Paketin üzerindeki isimler telefon takibine alındı. İstanbul’a, Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden silah getiren Baki Güler’in elebaşısı olduğu çeteye ulaşıldı. Güler’in, Bağcılar’da işlettiği Diyar21 adlı kahvehanede kaçakçılığı organize ettiği saptandı.
Güler’in Fatih, Küçükçekmece, Esenler, Zeytinburnu, Gaziosmanpaşa, İkitelli ve Bağcılar’da bölge sorumlulukları verdiği adamları aracılığıyla silahları 400 ile 8 bin YTL arasında piyasaya sürdüğü belirlendi. Karadeniz’den gelen silahlar çay ve fındık içerisine zulalanırken, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden getirilen silahlar sucuk ve peynir içerisine zulalanıyordu. Dinlemeye takılmamak için telefonda Kürtçe ve Arapça konuşan çetenin, Glock’a lastik, kurusıkı tabancaya bisiklet, silaha araba, şarjöre jant ve yerli silaha rakı diyerek şifreli konuşmayı da ihmal etmedikleri belirlendi.
Fatih, Küçükçekmece, Esenler, Zeytinburnu, Gaziosmanpaşa, İkitelli ve Bağcılar’daki adreslere eş zamanlı olarak operasyon düzenlendi. Elebaşı Baki Güler, Medeni Yıldız, Mehmet Veske, Nihat İliman yakalandı.
“Sakatlık” nedeniyle affedilen diğer isim Sedat Çelik ise uyuşturucu madde yapma, bulundurma satma suçlarından hüküm giymişti.