İki anne aynı acıda buluştu: ‘Evlatlarımızı bulmak zorundayız’

Kayıp evlatlarının peşine düşen iki anne aynı acıda buluştu: "Bir araya geldik. Acımız büyük ve biz ayakta durup evlatlarımızı bulmak zorunda olan anneleriz. İkimiz de çocuklarımızın yaşadığını düşünüyoruz."

Gündem 19 Mayıs 2024
Bu haber 4 ay önce yayınlandı

6 Şubat 2023’te meydana gelen depremlerde Kahramanmaraş başta olmak üzere Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Adana, Malatya ve Elazığ etkilendi.

Depremde Kahramanmaraş’taki Ebrar Sitesi’nde B Blok’taki dairesinde eşi Barış Körük ile oturan Fikriye Aybüke Körük enkaz altında kaldı. Körük’ün annesi Fadime Gökçe Adana’dan Kahramanmaraş’a gelerek deprem sonrası Ebrar Sitesi B Blok’taki arama çalışmalarını takip etti. Çalışmaların altıncı gününde damadının cenazesi çıkarılırken kızına ait bir iz bulunamadı.

10 gün boyunca enkazın başında bekledi

10 gün boyunca enkazın başında bekleyen Fadime Gökçe enkazda bodrum katına inilmesine rağmen kızına ulaşılamayınca polise giderek kayıp başvurusu yapmak istedi, ancak 5-10 gün beklemesi istendi.

Bunun üzerine Adana’ya dönen Fadime Gökçe 20 Şubat’ta DNA örneği verip kayıp başvurusu yaptı.

Bu sırada Fikriye Aybüke Körük’ün depremin ikinci gününde Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildiği belirlendi.
10 Şubat’ta hastaneye giriş yaptığı öğrenilen Körük iddiaya göre ayakta tedavi gördükten sonra hastaneden ayrıldı. İzmir’e gelen Gökçe kızını burada da bulamadı. Hastaneye getirilişinin üzerinden geçen 465 günde Fikriye Aybüke Körük’ten hala haber yok.

Ailesine ‘merak etmeyin’ demiş

Marangoz Mehmet Atay ile internetten kıyafet satan Ebru Atay çiftinin iki erkek çocuğundan büyüğü olan ve diş polikliniğinde çalışan Veli Eren Atay ise geçen 15 Temmuz’da öğle saatlerinde İzmir’in Karşıyaka ilçesindeki evinden çıkıp Çeşme’ye gitti.

Atay aynı günün akşamında arkadaşlarıyla Alaçatı’daki eğlence merkezine geçti. Görgü tanıkları ve kamera kayıtlarına göre Atay’ın birlikte eğlenmeye geldiği dört arkadaşı saat 02.30 sıralarında mekandan ayrıldı.

Veli Eren Atay ise mekandan saat 04.00 sıralarında çıktı, bir daha kendisinden haber alınamadı.

En son annesiyle 16 Temmuz saat 01.00’de telefonda görüşen Veli Eren Atay’ın kendisini merak etmemelerini, Çeşme’de çok eğlendiklerini söylediği öğrenildi. Oğullarının hayatından endişe eden Ebru-Mehmet Atay çifti polis merkezine gidip kayıp başvurusu yaptı. Veli Eren Atay’ın kaybolmasının üstünden geçen 309 güne rağmen hala bir ses çıkmadı.

Karşıyaka’da buluştular

Çocuklarının bulunması için kapı kapı gezen Atay çifti sosyal medya üzerinden açtıkları hesapla çocuğunu aramaya başlarken Fikriye Aybüke Körük’ün annesi Fadime Gökçe Ebru Atay’a ulaşarak yardım istedi.

Bunun üzerine Ebru Atay, Veli Eren Atay’ı bulmak için açtıkları sosyal medya hesabından Fikriye Aybüke Körük için de paylaşımlar yaptı. Evlat acısı çeken iki anne daha sonra iletişim kurarak acılarını paylaştı.

Bazen telefonla, bazen de sosyal medya üzerinden konuşan iki anne Karşıyaka ilçesinde bir araya geldi.

‘Kızımın sevdiği yemekleri yapmıyorum’

Kızı Fikriye Aybüke Körük’ü aramaya devam ettiğini belirten Fadime Gökçe şunları anlattı:

“Veli Eren’e çok üzüldüm, sanki içim parçalandı. Ebru Hanım’a kızımın fotoğraflarını gönderip oğlunu aradıkları sosyal medya sayfasından paylaşmasını rica ettim. Kızımın en son İzmir’de olduğunu bildiğim için buradan birine ulaşıp destek istemem gerekiyordu. Bana destek oldu ve sohbet etmeye başladık. Birbirimize destek olduk, acımızı paylaşıyoruz. İkimiz de kayıp çocuklarımızı arıyoruz. 16 aydır kızımı arıyorum. Geceleri yarım saat bile uyuyamıyorum.

Onun haricinde hep ayaktayım. Normal yaşantım yok. Hiçbir yaşantım yok benim. Hiçbir şey yapamıyorum. Hiçbir şey yapmak istemiyorum. Aybüke’nin sevdiği yemekleri yapmıyorum. Kahve içerken kızımın yapıp, getirdiğini hayal ederek içiyorum. Onun kokusunu, sıcaklığını hissederek yaşıyorum. Hala orada olduğum için pencereden dışarıya bakmayı bile sevmiyorum, enkaz görüyorum. Hayalimde kızımı yanımda görüyorum. Kızımı görenler olduğu da söylendi. Birinin onu zorla tutma ihtimali olduğunu düşünüyorum. Eğer böyle bir durum varsa ne olur halimi görsünler, kızımı geri versinler. Ağlamak istemiyorum, kızım beni güçsüz görmek istemez.”

Bayramda ve Anneler Günü’nde birbirlerini desteklediler

Gökçe ile bayramda ve Anneler Günü’nde mesajlaşıp birbirlerini teselli ettiklerini dile getiren Ebru Atay da şöyle konuştu:

“Geceleri de uyuyamadığımız için mesajlaşıyoruz. Bir araya geldik. Acımız büyük ve biz ayakta durup evlatlarımızı bulmak zorunda olan anneleriz. İkimiz de çocuklarımızın yaşadığını düşünüyoruz.

Başına bir iş geldiyse de soğuk bir mezar taşı olsun öpeyim isterim. Bir şekilde oğlumun akıbetini bulmadan bu işin peşini asla bırakmayacağım. 10 ay geçti, mevsimler değişti, fakat evladımızı bulamadık. Sosyal medyada çok aktif olduğumuz için ihbarlar gelmeye devam ediyor. Şehir şehir koşturuyoruz, her seferinde hayal kırıklığına uğramaya devam ediyoruz. Oğlumun o gün bir araca bindiğini düşünüyorum. Ondan sonrası yok. Keşke o koyda bir kamera olsaydı oğlumun nasıl bir araca bindiğini, kiminle gittiğini, başına ne geldiğini görseydik.”

‘Her yerde hatırası var’

Gökçe ile parkta buluşan Atay buluştukları parktaki basketbol potalarını da oğlu Veli Eren Atay’ın belediye başkanı ile görüşerek yaptırdığı söyledi. Oğluna ait her yerde hatıra olduğunu ve büyük bir üzüntü yaşadığını söyleyen Atay “Herkesle dost, herkesle arkadaş bir çocuktu. Çok iyi niyetliydi. Zaten başına gelenlerin iyi niyetinden geldiğini düşünüyorum. Oğlumuza hasret kaldık. Gündüz sanki bir işe gitmiş, okula gitmiş gibi hissediyorum ama gece gelip de yatağını boş gördüğüm zaman kahroluyorum. Sosyal medyada paylaşımlarımız devam ediyor. Bütün anneler bizim arkamızda. Emniyet güçleri halen daha çalışmaya devam ediyor” dedi.

Annesinden Veli Eren’e çağrı

Oğlu Veli Eren’e seslenen Atay “Anneciğim lütfen, ne yapmış olursan ol, seni çok seviyoruz. Yaşadığını düşünüyorum anneciğim, o kadar çok seviyoruz ki seni, bağrımıza basmak istiyorsunuz. Ne olur annem bize bu acıyı çektirme. Lütfen korktuğun, çekindiğin bir şeyler varsa korkma arkandayız gel. Çok özledik” diye konuştu.

Uzun bir süredir yaşadıkları acıları birbirleri ile paylaşan iki anne, buluştukları parkta birbirlerini teselli etti. Gözyaşlarına hakim olamayan iki anne birbirlerine sarılarak acılarını paylaştı.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.