İstanbul valisi beklentileri boşa düşürdü: 1 Mayıs’ta Taksim yasak

İstanbul Valisi Davut Gül’ün 1 Mayıs’ın bu sene de Taksim’de kutlanmayacağına ilişkin sözleri tepkilere yol açtı.

Gül kendisine yöneltilen sorular üzerine “Taksim bu tür etkinliklerin tümüne kapalı. Biz DİSK, KESK ve benzeri kuruluşlar başta olmak üzere hepsiyle konuştuk. Taksim’de olmayacağını hepsine izah ettik. Başka bir yerde kutlanmasını talep ederlerse üstümüze düşeni yapacağımızı söyledik. Aralarında istişare ediyorlar. Muhtemelen bu hafta içinde kesinleşir” dedi.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak ise katıldığı bir televizyon programında Taksim’de ısrarcı olacaklarını söyledi.

“Biz de vali bey ile görüşmeler yaptık, benzer ifadeler kullanıldı. Ancak 1 Mayıs’ınn işçi bayramı olması ve işçilerin orada toplanacağı yönünde çok açık ifadeler var. Biz bütün sokaklar ve meydanlar gibi Taksim’in de emekçilerin, işçilerin olduğunu düşünüyoruz” diyen Koçak şunları kaydetti:

“Bu anlamda buluşma noktası olarak Taksim’de kararlıyız. Biz, işçiler ve emekçiler olarak Taksim’i 1 Mayıs alanı olarak görüyoruz ve bu konuda ısrarcıyız.”

CHP AYM kararını hatırlattı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer de karara tepki gösterdi. Anayasa Mahkemesi (AYM) kararını hatırlatan Taşçıer şöyle konuştu:

“1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’ne bir hafta gibi bir süre kaldı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın tüm ülkede kutlandığı, yani ‘egemenliğin, kayıtsız şartsız milletimize’ verildiği böyle değerli bir günde Taksim Meydanı’nın sendikalara, siyasi partilere ve emekçilere yasaklandığı kararı açıklandı. Üstelik Anayasa Mahkemesi’nin ‘Taksim Meydanı, ülkemizin ortak hafızasıdır’ kararıyla, Taksim Meydanı yasağını Anayasa’ya aykırı bulmasına rağmen böyle bir karar alınıyor.

‘Taksim Meydanı’nın hukuksuzca kapatılacağını biliyorduk’

Bu yasağın mesajlarını son birkaç gündür almaya başlamıştık. Önce her sene toplanması gereken Çalışma Meclisi’nin 1 Mayıs’a denk getirilmeye çalışılmasıyla, dün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın Taksim Meydanı ile ilgili yapmış olduğu küçümseyici ve toplumsal hafızamıza hakaret eden açıklamasıyla Taksim Meydanı’nın 1 Mayıs’a hukuksuzca kapatılacağını biliyorduk.

Bakan Işıkhan dün yaptığı açıklamada 1 Mayıs’ı huzursuzluk gününe çevirmek isteyenler var diyordu. Bunu amaçlayanın kim olduğu bu kararla net olarak görülüyor. İşçi düşmanı AKP iktidarı bir kez daha emekçinin karşısında olmayı, gerginlik yaratmayı hedefliyor. Geçmişte meydanı açarken ‘bayram gibi geçti’ diye anlatıp, bugün yasaklarken huzursuzluk yaratmayın demek açık bir ikiyüzlülüktür.

AKP Genel Başkanı Erdoğan daha bugün yaptığı açıklamada “Anayasa’nın hükümlerini kimler çiğnemeye kalkıyorsa bedelini de ödemeye hazır olmalıdır. Aynı durum şu anda benim için de geçerlidir” dedi. Bugün söylediğine 24 saat geçmeden uymayan bir anlayış var. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak iktidara bu yasakçı ve ‘ben yaptım oldu’ anlayışında ısrar etmemesi, Anayasa Mahkemesi kararına karşı gelinmemesi, 1 Mayıs ruhuna gölge düşürülmemesi ve Taksim’in milyonlara açılması çağrımızı yineliyoruz. 1 Mayıs Taksim’dir, Taksim 1 Mayıs’tır.”

AYM Taksim’in sembolik değerini tescillemişti

AYM İstanbul Valiliği’nin 2014 ve 2015 yıllarında 1 Mayıs kutlamalarını engellemesine dair başvuruya ilişkin kararını Aralık 2023’te açıklamış, Taksim’in işçilerin ‘ortak hafızası’ ve ‘sembolik değeri’ olduğunu vurgulamıştı.

Hak ihlali kararında ‘kendisini o kültürün parçası gören herkesin orada bulunma hakkı olduğu’ kaydedilmişti.

Ayrıca İstanbul Valiliği’nin Taksim Meydanı’nda kutlamaya izin vermemesi ‘mekan seçme serbestisinin kategorik olarak yasaklanması’ olarak değerlendirilmiş ve bunun kabul edilemez olduğu belirtilmişti.

‘Çocuk vali’ izin verdi

Öte yandan Vali Gül’ün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla koltuğunu devrettiği Derin Mina Koç ise Taksim’de kutlamalara ‘izin verdi.’

2023’te Taksim’e çıkmak isteyenler gözaltına alınmıştı

İstanbul’da işçi sendikaları geçen sene 1 Mayıs’ı Maltepe Meydanı’nda kutlarken Taksim’e çıkmak isteyen gruplar gözaltına alınmıştı. Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi bu kişilerin sayısının 100’ü aştığını bildirmişti.