Aradan bunca zaman geçti, Narin’in nasıl öldürüldüğünü biliyoruz, nedenini bilmiyoruz

Neredeyse iki ay oldu; Türkiye 8 yaşındaki minik Narin’in başına ne geldiğini öğrenmeye çalışıyor. Narin Güran’ın bir cinayete kurban gittiğini biliyoruz ama onu kim, nerede, nasıl ve neden öldürdü, bu sorulara hem cinayeti soruşturan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı hem de bütün Türkiye cevap arıyor.

Hatırlayalım, minik Narin Güran 21 Ağustos günü Diyarbakır merkeze çok yakın olan Bağlar İlçesinin kırsal Tavşantepe köyündeki Kuran Kursuna gitti, saat 15.15 dolaylarında arkadaşlarıyla kurstan çıkmış eve doğru dönerken son kez bir güvenlik kamerasına yansıdı.

Aynı günün akşamı ailesi onun için kayıp duyurusunda bulundu. Jandarma küçük kızı aramaya başladı. Derken arama faaliyetlerine AFAD ekipleri, Ankara’dan özel gelen ekipler katıldı. Konu kısa sürede ulusal gündemin bir parçası haline geldi, sosyal medyada Narin için çağrılar yapıldı, televizyonlar günlerce Narin’in yaşadığı köyden canlı yayınlarla arama çalışmalarını aktardı.

Ama bir noktada Diyarbakır Savcılığı soruşturmayı sadece bir kayıp arama soruşturması olmaktan çıkardı, olası bir cinayet soruşturmasına dönüştürdü ve aile bireyleri sorgulanmaya başladı. Önce ağabeyi kolundaki şüpheli bir ısırık izi ve kimi tutarsız sözleri nedeniyle gözaltına alındı ve birkaç gün sonra salıverildi. Derken aynı zamanda o köyün muhtarı da olan amcası Salim Güran gözaltına alındı ve derken tutuklandı. Bu tutuklama, Narin olayında yürüyen olası cinayet soruşturmasının ilk önemli adımıydı.

Amcanın tutuklanmasından birkaç gün sonra, 8 Eylül sabahı arama ekipleri 08.45 sularında Narin’in bir çuval içine konmuş ve köyün yakınından geçen Eyertutmaz deresinde üzerine taşlar ve çalılar yerleştirilerek görülmez hale getirilmek istenmiş cesedine ulaştı. Böylece soruşturma o anda cinayet soruşturmasına dönüştü.

Jandarma, çok kısa sürede yaptığı incelemede o derenin yakınında, 21 Ağustos günü, yani Narin’in kaybolduğu gün saat 15.40’dan itibaren kırmızı renkli bir otomobilin park ettiğini gördü. Otomobil, Tavşantepe köyünde yaşayan, Narin Güran ve ailesinin komşusu sayılan Nevzat Bahtiyar isimli bir kişiye aitti. Jandarma hemen o gün, yani cesedin bulunduğu 8 eylül sabahı Nevzat Bahtiyar’ın kapısına dayandı. Bahtiyar daha o anda suçunu itiraf etti, cesedi kendisinin götürüp dereye gizlediğini söyledi. Ona göre cinayeti amca Salim Güran işlemiş, cesedi ona o teslim etmişti.

Ancak Nevzat Bahtiyar’ın ifadeleri de çelişkiliydi. Cesedi aracıyla giderken yolda karşılaştığı Salim Güran’dan teslim aldığını söyledi önce, sonra bu teslim yeri değişti birkaç kez. Nevzat Bahtiyar süreç içinde birkaç kez savcılığa ifade verdi, her seferinde bir önceki ifadesiyle çelişen kimi şeyler söyledi. Halen o da tutuklu.

Narin’in amcası Salim Güran da süreç içinde çok defa ifade verdi, her seferinde küçük kızı öldürdüğünü inkar etti.

Daha Narin’in kayıp olarak arandığı dönemden itibaren Tavşantepe Köyü’nde çok sayıda tuhaflık yaşanmıştı. Bunların başında arama çalışmalarının yanlış yöne gitmesi için yapılan manipülasyonlar ve yanlış yönlendirmeler geliyordu. Jandarma ilk günden beri köyde pek çok kişinin aslında ne olup bittiğini bildiğini ama konuşmadığını düşünüyordu.

Fakat, bazı çelişkili ifadeler dışında minik Narin’in nerede, nasıl, kim tarafından ve neden öldürüldüğünü aydınlatacak bir itiraf gelmedi. Çoğu suç uzmanına göre aile içi cinayetlerde hep en azından bir kişi sonunda çözülür ve olayı itiraf eder. Bu sefer Narin’in ne annesi, ne ağabeyi ne de amcası itirafçı oldu, hepsi olan biteni, karşılarındaki sağlam delillere rağmen sonuna kadar inkar etti.

Tam da bu sebeple savcılığın cinayet soruşturması uzadıkça uzadı. Bugün elimizde kesin bilgi olarak bildiğimiz şeyler, Narin’in kaybolduğu söylenen 21 Ağustos gün, kurstan eve gelir gelmez kendi evinde öldürüldüğü ve cesedinin hiç vakit kaybetmeksizin dakikalar içinde oradan alınıp dereye gizlendiği. Bu da, önceden planlanmış bir cinayet şüphesi doğuruyor. Olayların bu kadar hızlı gelişmesi, Narin’in kurstan döndükten sonra yaptığı veya gördüğü bir şey yüzünden ani bir öfkeyle değil, daha önceden planlanarak öldürüldüğü izlenimi veriyor.

Savcılık, uzun süredir devam eden soruşturmasında artık iddianame yazma aşamasına geldi. Dün CNN Türk Ankara Temsilcisi Dicle Canova, canlı yayında bu iddianamenin içeriğine ilişkin öğrendiklerini anlattı.

Canova’nın anlattıkları şöyleydi:

-İddianame hazırlandı ve birkaç gün içinde mahkemeye sunulacak.

-Savcı adı geçen, gören, duyan ve konuşmayan dahil herkes için en yüksekten ceza isteyecek. Cinayetin odağında dört isim yer alacak: Amca Salim Güran, Abi Enes Güran, Anne Yüksel Güran ve Narin’in cansız bedenini ortadan kaldıran Nevzat Bahtiyar

-Baz istasyonu verileri daraltılarak yapılan analizle sonuca ulaşıldı. Yani baz ve HTS kayıtları olayı çözdü. Bu kayıtlar gösterdi ki Narin evinde öldürüldü ve o sırada evde amca, abi, anne ve Nevzat Bahtiyar vardı.

-Daha önce adli tıp sonucu da ortaya çıkmış, Narin’in boğularak öldürüldüğü ve o sırada ağzından çıkan sıvının amcanın eline bulaştığı, bu nedenle amcanın kullandığı aracın direksiyonunda ve şoför koltuğunda Narin’e ait DNA izlerine rastlandığı tespit edilmişti.

-İddianamede tüm bu bulgular yer alacak ve Narin’in abisi Enes Güran ile amcası Salim Güran’ın iş birliği içinde cinayeti işlediği vurgulanacak. O sırada evde bulunan dört kişi için de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edilecek.

-Olayın kesin detayları mahkemede çözülecek.

-Ayrıca bilen, duyan, susan ve yanlış yönlendirenlerin tamamına da üst dereceden cezalar talep edilecek.

Ankara gazetecisi olan ve bu bilgileri de Ankara’da edindiği anlaşılan Dicle Canova’nın aktardıkları, 10Haber’e ulaşan bilgilerle de, kısmen daha önce medyada çıkmış bilgilerle de örtüşüyor. Savcılığın 5N1K sorularına cevap içermesi gereken iddianamesini ve bulgularını bir kez daha özetleyelim.

Savcıya göre Narin, kendi evinde öldürülmüş. Bu ‘Nerede’ sorusunun cevabı.

Savcıya ve Adli Tıp’a göre Narin boğularak öldürüldü. Bu da ‘Nasıl’ sorusunun cevabı.

Yine savcıya ve Adli Tıp’a göre Narin 21 Ağustos’ta öldürüldü. Bu da ‘Ne zaman’ sorusunun cevabı.

Son kalan ‘N’ ise ‘Neden’ sorusu. İşte bunun cevabı henüz yok. Ortada ta ilk günden beri dolaşan ama doğrulanmayan spekülasyonlar var. Bunların başında Narin’in annesiyle amcası arasındaki ilişkiye tanık olması iddiası geliyor. Taraflar bu ilişkiyi inkar ediyor. Bu amaçla Narin’e DNA incelemesi de yapıldı ama Narin amca Salim’in çocuğu değil.

Tabii bir de ‘K’ sorusu var, yani ‘Kim’? Savcı bu soruya karşılık tek kişinin adını vermiyor, dört kişiyi birden suçluyor: Anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran, amca Salim Güran ve komşu Nevzat Bahtiyar. Savcı bu dört ismin, ‘Daraltılmış HTS kaydı’ dediği kayıtlara göre cinayet saatinde Narin Güran’ın evinde olduğunun saptandığı iddiasında.

Ağırlaştırılmış müebbetle yargılanacak olan bu dört isim ne diyecek, ortada bir ilişki varsa bu itiraf edilecek mi merak konusu. Ancak görünen o ki -iddianamede talep edildiği gibi- yalnızca bu dört isme değil Tavşantepe köyünde bu olayla ilgili kim varsa hepsine ceza yağacak.

Yeni görüntüler ortaya çıktı

SABAH Gazetesi’nden Hüseyin Kaçar’ın haberine göre Narin cinayeti soruşturmasında yeni görüntüler bulundu ve dosyaya eklendi. Nevzat Bahtiyar’ın küçük kızın cansız bedenini taşıdığı kırmızı renkteki aracının yeni görüntülerinin yol üstünde bir çiftliğin kameraları tarafından kaydedildiği öğrenildi.

Bakan Tunç açıklama yaptı

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç Diyarbakır’da katledilen 8 yaşındaki Narin Güran cinayeti soruşturmasına ilişkin son durumu açıkladı. Bakan Tunç “Daraltılmış baz çalışmasında kimlerin nerede olduğu, hangi evde kim bir arada, hepsi tespit edildi” dedi.

Tunç’un açıklaması şu şekilde:

“Narin evladımız ile ilgili soruşturma titiz bir şekilde devam ediyor. Şu anda tutuklular var, adli kontrolde olan şüpheliler var. 250’ye yakın kişinin ifadesi alındı. Tespit edilen kamera görüntüleri oldu. TÜBİTAK değerlendirmeleri oldu. Sonrasında takılan güvenlik kameralarında ses ve görüntü incelemesi yapıldı. HTS baz çakışmaları tespit edildi. Daraltılmış baz çalışması ile çok önemli verilere de ulaşıldı. Narin kızımızın katilleri adalet önünde hesap verecek. İddianame hazırlama süreci başlamış durumda. Daraltılmış baz çalışmasında kimlerin nerede olduğu, hangi evde kim bir arada hepsi tespit edildi. Dosya gizli. İfadeler dikkatle inceleniyor. İddianame ortaya çıktığında toplum şunu görecek. Narin kızımızın katilinin kimler olduğu ortaya çıkacak. Dava açıldıktan sonra bunu değerlendirecek olan yargı. Yargı süreci de uzamadan tamamlanacaktır.”

Muhalefet ‘Narin cinayeti için komisyon kurulsun’ dedi, iktidar reddetti