Bayğaraların lideri yakalanıp adli kontrolle salınmış, Yunanistan’a kaçınca kırmızı bülten çıkarılmış
Polis lojmanında başından tabanca ile vurulmuş halde bulunan güzellik salonu işletmecisi Yeşim Akbaş'ın ölümüne ilişkin tutuklanan komiser yardımcısı hakkında müebbet istendi.
Manisa’nın Demirci ilçesindeki polis lojmanında geçen yıl 14 Nisan’da, saat 08.00 sıralarında silah sesi duyuldu. Sesin geldiği komiser yardımcısı Doğancan Yıldız’ın kaldığı odaya giren polis ekipleri, ilçede güzellik salonu işleten Yeşim Akbaş’ı başından vurulmuş halde buldu. Yeşim Akbaş, yapılan ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılırken hayatını kaybetti. Yeşim Akbaş’ın vurulduğu tabancanın komiser yardımcısı Yıldız’a ait olduğu belirlendi. İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından gözaltına alınan Yıldız, sevk edildiği hakimlikte adli kontrol şartıyla serbest kaldı. Cumhuriyet savcılığının itirazı üzerine 19 Nisan’da İzmir’in Bayraklı ilçesinde gözaltına alınan Doğancan Yıldız, tutuklandı.
Soruşturma sırasında Yıldız’ın boşandığı eski eşi Meryem Emir’i defalarca darbedip, hakarette bulunduğu, hatta başına 2 kez silah dayadığı da ortaya çıktı. Meryem Emir, yaşadıklarını 21 Şubat 2022’de Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) verdiği dilekçe ve 3 Mart 2022’de Aile içi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği’nde verdiği ifadesinde anlattı. Eski eşin dilekçesinde ve polisteki ifadesinde, sorunlarının kıskançlıktan kaynaklandığını belirterek, “Annesinin ısrarı ve mesleği nedeniyle zarar görmemesi için o dönemde şikayetçi olmadım” dediği öğrenildi.
Salihli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlandı. Salihli Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede, mermi çekirdeğinin Yeşim Akbaş’ın sağ temporoparietal bölgesinden girip sol temporal bölgeden vücudu terk ederek tavana çarptığı hususu dikkate alındığında; kovanın olay yerinde ne amaçla bulunduğu belli olmayan, evin tabanından da bağımsız yaklaşık 20 santim uzunluğundaki 3 santim enindeki beyaz bir mermer blok üzerinde yan yatmış şekilde, çekirdeğin de hemen bloğa bitişik vaziyette bulunmasının böyle bir pozisyonda intihar etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu belirtildi. Çekirdeğin sekme yönü de incelendiğinde, o pozisyonda bulunma ihtimalinin olmadığına da iddianamede yer verildi. Ayrıca Akbaş’ın sağlak olduğu ve merminin sağ taraftan girdiği hususu nazara alındığında her iki elinden atış artığı çıkmasının mümkün olmadığı belirtildi.
Daha önceki ifadesinde yüzündeki yaralanmayı sevdiği kedinin yaptığı ve vücudundaki izlerin görev yaptığı sırada yakaladığı suçlu ile boğuşurken olduğunu ileri süren Doğan Can Yıldız’ın, olaydan sonra hemen üzerini değiştirdiği, elinde ve tırnak aralarında bulunan kanı silmek için kolonya kullandığı vurgulandı. Yeşim Akbaş’ın sol el tırnak aralarındaki doku örneklerinin Yıldız’ın doku örneği ile örtüştüğüne de iddianamede dikkat çekildi. Yıldız’ın olaydan hemen sonra üzerinde gördükleri şortta ve görmedikleri ikinci bir şortta atış artığının tespit edilmesinin de hayatın olağan akışına aykırı bulunduğu kaydedildi. Doğan Can Yıldız’ın, görevinde kullandığı beylik tabancasıyla Akbaş’ı, başına tek el ateş ederek öldürüp, ‘Kadına karşı kasten öldürme’ ve ‘Kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullanma’ suçlarını işlediğine yönelik yeterli delil oluşturduğu belirtildi. Doğancan Yıldız’ın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.