Hemşire eşini öldüren sanığa ‘tahrik ve iyi hal’ indirimi ile 16 yıl 8 ay hapis
Türkan Sabancı‘nın konutundaki toplantıda gizli kayıt yapmakla suçlanan hemşire M.S., hakkındaki iddiaları yalanlayarak, “Ses kaydı almadım, iftira atıyorlar. Diğer çalışanların sahte tutanağıyla olaydan 6 ay sonra suçlandım” dedi.
Türkan Sabancı’nın konutundaki toplantıda gizli kayıt yapmakla suçlanan hemşire M.S., hakkındaki iddiaları yalanladı. M.S., “Kendilerine kayıt almadığımı göstermeme rağmen ağır hakaret ve tehditlere maruz kaldım” diye konuştu.
Sabah’tan Atakan Irmak’ın haberine göre, Aralık 2022 tarihinde Türkan Sabancı’nın konutunda aile bireylerinin sağlık durumu için toplantı düzenlendi. Gizli toplantıya kendi alanında uzman 4 doktor dışında bir de hemşire M.S., katıldı. Sağlık durumunun konuşulmaya başlandığı sırada Türkan Sabancı hemşirenin telefonuyla toplantıyı kayda aldığını fark etti. Toplantıya katılanlar hemşireye müdahale ederek kayıt yapmasını engelledi. Evde yaşanan olay sonrası söz konusu durum toplantıya katılanlar tarafından tutanak altına alındı. Tutanakta M.S.’nin toplantıda rıza dışı şahsi telefonu ile ses kaydı aldığı, kaydın toplantıdaki kişiler tarafından fark edilerek duruma müdahale edildiği anlatıldı. Tutanakta ayrıca hemşirenin kayıt yaptığını kabul ettiğine dikkat çekildi.
Türkan Sabancı hemşirenin işine son verirken avukatları aracılığıyla suç duyurusunda bulundu. Savcılık soruşturma kapsamında Sabancı ailesinin evinde 15 yıldır idari işler müdürü olarak görev yapan O.G.’nin ifadesini aldı. O.G., ifadesinde toplantı sırasında M.S.’nin konuşmaları kayıt altına aldığını, bu nedenle yaşananları tutanak altına aldıklarını söyledi.
M.S., ise ifadesinde toplantı sırasında evin uşağı olan E.Y.,’nin bir anda kendisine yönelerek “Kayıt mı alıyorsun sen?” diyerek soru yöneltmesi üzerine diğer çalışanların başına dikilerek elinden zorla telefonu aldığını ancak herhangi bir kayıt yapmadığını, üzerine atılan isnatların asılsız olduğunu belirti.
M.S., ifadesinin devamında telefonu doğru nöbet listesini göstermek için çıkardığını ancak yanlış anlaşıldığını söyledi:
“Kendilerine kayıt almadığımı göstermeme rağmen ağır hakaret ve tehditlere maruz kaldım. Bana kendisini şikayet ederlerse işsiz kalacağımı ve hiçbir yerde çalışamayacağımı söylediler. Daha sonra E.Y., bana Türkan Sabancı’nın yanına gitmemi ve kendisiyle ilgilenmemi söyleyerek masadan kalkmamı istedi. Ben masadan ayrıldıktan sonra hakkımda tutanak hazırladıklarını öğrendim. Tutanakta yazılanları kabul etmiyorum.”
Hemşire M.S., kendisini tazminatsız olarak işten attıklarını ancak daha sonra Dilek Sabancı’nın kendisini arayarak şahsi hemşiresi olmasını istediğini ancak söylediği fiyatta anlaşamadıkları için reddettiğini belirtti. Yaşanan olaylardan 6 ay sonra şikayette bulunmalarının amacının tazminat vermemek olduğunu söyleyen hemşire taraflar hakkında suç duyurusunda bulunacağını ifade etti.
M.S.’nin avukatları ise müvekkilerine yönelik yapılan isnatların asılsız olduğunu, söz konusu olayın 6 aylık şikayet süresi içerisinde yapılmadığını, bu nedenle herhangi bir cezai müeddiyesi olmadığını belirttiler. Avukatlar, “Dosya incelendiğinde müvekkilimize isnat edilen bir suç bulunmamaktadır” dedi.