Can Atalay’ın avukatından Adalet Bakanı’na cevap
Sakarya Hendek’teki havai fişek fabrikasında 3 yıl önce meydana gelen patlamada hayatını kaybeden 7 işçinin yakınları ve avukatları dün ‘olay yeri’ndeydi. Aileler, patlamalara rağmen fabrikadaki düzenin sürmesine tepkiliydi.
Sakarya’nın Hendek ilçesinde 3 yıl önce havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamanın yıl dönümünde hayatını kaybeden 7 kişi, yakınları, STK üyeleri, avukatlar ve vatandaşların da katıldığı programla anıldı.
Hendek’te, Yukarı Çalıca mevkinde bulunan Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası’nda 3 yıl önce meydana gelen patlamada 7 işçi hayatını kaybetti, 127 kişi ise yaralandı. Patlamanın ardından yapılan yargılama sürecinde 7 sanığa ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçlarından 6 yıl 8 ay ile 16 yıl 3 ay arasında hapis cezaları verildi. Patlamanın yıl dönümünde, ölen işçiler için anma etkinliği düzenlendi. Hayatını kaybeden işçilerin yakınları, STK üyeleri, avukatlar ve vatandaşlar fabrika önünde hayatını kaybeden işçileri andı. Fabrikanın giriş kapısına kadar yürüyüş yapanlar , ‘Hendek için Adalet’ pankartı taşıdı.
Mağdurlar adına açıklama yapan Avukat Evren İşler, “Yitirdiğimiz ve yaralanan işçilerimizi anmak için buradayız. Katliam göz göre göre geldi. Daha önce defalarca patlama olan bir fabrika burası. Bu patlamalar sonucunda yapılan yargılamalarda, bütün patlamaların öngörülebilir olduğu tasdiklenmiş olmasına rağmen, patronlar aynı zulüm ve baskıyla işçileri çalıştırmaya devam ettiler. Burada yaşanan bir cinayettir” diye konuştu.
Olayda hayatını kaybeden Halis Yılmaz’ın kardeşi Merve Nur Yılmaz, “Benim ağabeyim geri gelmedi, gelmeyecek. Ama bu süreçte sizin cezasızlık politikalarınız yüzünden insanlar ölmeye devam edecek. Düzenli olarak denetlenen bir fabrikada nasıl kaçak barut üretilebildi? Nasıl ruhsatsız patlayıcı depoları üretilebildi? Nasıl usulsüz depolama yapılabildi? Biz burada bir şahsiyetle değil, zihniyetle mücadele ediyoruz. Bu suça susan kişiler bu suça ortaktır. Yasta değilim öfkeliyim.”