Sinan Ateş cinayeti: Çelişkili ifade veren iki isimden Emre Yüksel savcılıkta çark etti

MHP’nin gençlik örgütü Ülkü Ocakları’nın eski genel başkanı Sinan Ateş 30 Aralık 2022’de Ankara’nın Çukurambar semtinde sokak ortasında öldürüldü. Türkiye o zamandan beri bu cinayeti konuşuyor. Cinayetle ilgili 22 kişi tutuklandı, haklarında dava açıldı. Ama bu davanın iddianamesi de eleştirilerin hedefinde. Eleştirilere neredeyse her hafta yeni iddialar ekleniyor.

Sinan Ateş öldürüldükten bir gün sonra, tutuklulardan Ülkü Ocakları Genel Merkez yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın aracında yapılan aramada yedi kovan, 34 fişek, bir adet tabanca ve tabancaya takılı vaziyette bir adet şarjör bulunduğu ortaya çıktı.

Anka’dan Esra Tokat’ın haberine göre Demirbaş ile Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Emre Yüksel’in birbirleriyle çelişkili ifadeler verdiği de belirlendi.

”Ortada yanlış bir anlaşılma var” savunması

Demirbaş, 1 Ocak 2023’te verdiği ifadesinde Ateş’in öldürüldüğü gün Emre Yüksel ile Gökçehöyük’te bulunan göle gitmeye karar verdiklerini anlattı. Ancak Emre Yüksel’in ifadesinde bu yoktu. Yüksel, Demirbaş ile cuma namazı sonrası karşılaşarak Hüsrev Lokantası’na giderek yemek yediğini beyan etti ve Demirbaş’a soru yöneltti. Demirbaş ise ”Her ne kadar Emre Yüksel arkadaşım cuma namazı sonrası karşılaştığımızı beyan etmiş ise de ortada bir yanlış anlaşılma vardır” dedi.

Yüksel savcılıkta ifadesini değiştirdi

Ancak daha sonra Emre Yüksel savcılık ifadesinde önceki beyanını değiştirerek  şunları söyledi: “Ben daha önceki ifademde Tolgahan Demirbaş ile Gökçehöyük’te bulunan Aytaç Ataç’a ait çiftliğe gitme noktasında böyle bir hususun olmadığını söylemiş isem de biz o gün bu konuyu konuşmuştuk. O gün bu konu üzerine saat 13:00 sıralarında beni beklediğinden haberim yoktu. O bölgede konum çekmediğinden kendisi bana eşlik etmek için Gölbaşı istikametinde bulunan Kadoil Petrol Ofisi’nin önünde beni beklemiş. Kendisine misafirim olduğunu söyleyince kendisi de geri dönmüştür.”

‘Her ne kadar kamera görüntülerinde görülmemiş ise de beyanlarımın arkasındayım’

Suikast sonrası tetikçi Eray Özyağcı’yı Ankara dışına çıkardığı iddia edilen Tolgahan Demirbaş konuya ilişkin savcılığın görüntü tespitlerini de reddetti.

Savcılık benzinlik kamera görüntüleri incelendiğinde saat 13:45 sıralarında Demirbaş’ın durduğu ve motosikletten inen bir şahsın Demirbaş’ın kullandığı 06 BSG 411 plaka sayılı Citroen C5 marka aracına bindiğini tespit etti. Ancak Demirbaş ifadesinde şunları söyledi: ”Bana bahsetmiş olduğunuz motosiklet, benim aracıma yanaşarak durmamıştır ve benim aracıma kimse binmemiştir. Kamera kayıtlarındaki araç benim aracım değildir. Söylediğim gibi ben lastiklerimi şişirmek için Shell isimli petrol ofisine giderek lastikleri şişirdim. Beyan ettiğiniz gibi her ne kadar kamera görüntülerinde görülmemiş ise de, ben beyanlarımın arkasındayım.”

MHP’den ilk Sinan Ateş açıklaması: Menfur cinayet, partimizle alakası yok