Sinan Ateş’in babası Musa Ateş hayatını kaybetti

Öldürülen Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in babası Musa Ateş hayatını kaybetti. Bursa’da yaşayan 64 yaşındaki Musa Ateş sahura kalktıktan sonra fenalaştı. Yakınlarının haber vermesiyle eve gelen sağlık ekipleri Ateş’in kalp krizi geçirdiğini belirledi. İlk müdahalenin ardından Bursa Şehir Hastanesi’ne kaldırılan Musa Ateş doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.

Musa Ateş de oğlu gibi ülkücü hareketin içinden bir isim. Baba Ateş 1979 yılında okul çıkışında iki arkadaşıyla silahlı saldırıya uğramış ve yaralanmıştı. Hatta o saldırıda Taner Kalkancı isimli bir ülkücü hayatını kaybetmişti.

42 yıl önce bugün, okul çıkışında terörist bir saldırı sonucu Ülkü Ocakları mensupları Taner Kalkancı şehit olmuş, babam Musa Ateş yaralı kurutulmuş. Şehit Taner Kalkancı’nın mekanı cennet olsun. Allah babamı başımızdan eksik etmesin. pic.twitter.com/uk6Ynq90IV

— Sinan ATEŞ (@sinanates16) March 20, 2021

Sinan Ateş’in ablası Selma Ateş cenaze bilgilerini sosyal medya hesabından paylaştı. “Üzüntümüzün tarifi yok. Canım Kardeşim ŞEHİT Doç. Dr. Sinan Ateş’in acısı hala yüreğimizde kor halindeyken evimizin direği babamız Musa Ateş’i kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz” diyen Selma Ateş cenazenin yarın öğlen namazında Emir Sultan Camisi’nden kaldırılacağını ve Musa Ateş’in Emir Sultan mezarlığına defnedileceğini duyurdu.

‘Evlatlarımız cenaze arabasının peşinde yürüyerek büyümeye mahkum’

Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş ise kayınpederinin ölümünü “Sinan’ın katilleri bir can daha aldı” diyerek duyurdu. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan  Ateş, şu ifadeleri kullandı:

“Sinan’ın sevenlerinin ‘Musa Baba’sı, kayınpederim Musa Ateş öte âleme, evladının yanına göç etti. Bir canımız, bir parçamız daha eksildi.  Musa Baba, evladını kara toprağa verdiği günden bu yana kapıya bir sandalye atıp oturdu. Aylar boyunca, devletin sokağın başında görünmesini, adaleti de yanında getirmesini bekledi. Bekledi, bekledi, bekledi. Ama nafile… Ne gelen oldu ne de giden. İçinde bağıran, Sinan’a kavuşmak isteğini hep dile getirse de adaletin sağlandığını görmeden gitmemek duygusu hep daha ağır basıyordu. Fakat olmadı. Zar zor çalışan kalbi evladının katillerinin elini kolunu sallayarak sokaklarda gezdiğini görmeye, adaletin sürekli ertelenmesi karşısında daha fazla dayanamadı. Dedim ya: Sinan’ın katilleri bir can daha aldı. Machiavelli diyor ki namussuz insanların ortasında tam anlamıyla namuslu olmak isteyen bir adam, er geç mahvolmaktan kurtulamaz. İşte Sinan’ın da kaderi bundan ibaretti.  Gelinen noktada, ölümü tam olarak idrak edemeyen evlatlarımız cenaze arabasının peşinde yürüyerek büyümeye mahkûm oldu”

Dosya beş kez el değiştirdi, iddianame hazırlanmadı

Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş 30 Aralık 2022’de Ankara-Çankaya’da bir binadan çıktığı sırada motosikletli iki kişinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetti.

Ateş’in öldürülmesine ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca açılan soruşturmada bu zamana kadar 22 kişi tutuklandı. Tutuklananlar arasında cinayeti işleyen Eray Özyağcı, Özyağcı’yı İstanbul’dan Ankara’ya getirdiği tespit edilen özel harekat polisleri ve suikastı organize ettiği iddia edilen isimlerden Doğukan Çep de vardı.

Sinan Ateş’in cinayeti soruşturulurken dosya çalkantılı süreçlerden geçti. Soruşturmayı o sırada nöbetçi olan Ankara Cumhuriyet Savcısı Ayhan Ay başlattı. Eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın gözaltına alınması talimatı vermesi ve bazı şüphelileri tutuklatması üzerine izne çıkarılan Ayhan Ay’ın yerine Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Durdu Özer ve Cumhuriyet Savcısı Durmuş Ali Özcan görevlendirildi. Ay da üçüncü savcı olarak görünürde dosyada yer aldı.

Durdu Özer’in koordinatörlüğünde yürütülen soruşturmada Tolgahan Demirbaş’ın yanı sıra Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’ın Özel Kalem Müdürü ve yardımcısı Emre Yüksel, MHP’li avukat Serdar Öktem gibi kritik şüpheliler tutuklandı. Bu arada Yıldırım ve Ülkü Ocakları Ankara Ülkü Ocakları Başkanı Ömer Şanlı hakkında da yurt dışına çıkış yasağı kondu.

Soruşturma kritik bir aşamaya geldiği sırada Temmuz 2023’te Adli Tatil’e girilmesi gerekçesiyle dosya izne çıkan Durdu Özer ve diğer savcılardan alınarak Başsavcı Vekili Ahmet Altun’a devredildi. Adli Tatil’in sona ermesinin ardından Eylül 2023’te soruşturma tamamen Durdu Özer’den alındı. Soruşturma dosyası yeniden savcı Ayhan Ay’a verilirken Ahmet Altun da koordinatör başsavcı vekili sıfatını sürdürdü. Ayhan Ay’ın ikinci kez görev aldığı soruşturmada Sinan Ateş’in konum bilgilerini ve adresini Tolgahan Demirbaş’a verdiği iddia edilen Cinayet Büro’da görevli Komiser M.E.A. tutuklandı.

Bu aşamada tamamlanması planlanan soruşturmada Ahmet Yiğit Yıldırım ve Ömer Şanlı’nın aralarında olduğu ve henüz “işlem” yapılmayan kritik şüphelilerin durumu gündeme geldi. Ancak bunun değerlendirildiği bir dönemde Savcı Ayhan Ay 2023 yılının Aralık ayı sonunda sağlık gerekçesiyle rapor alarak izne çıktı. Adliye kulislerinde 31 Mart yerel seçimleri öncesinde Yıldırım ve Şanlı’ya yönelik olası bir operasyonunun AK Parti ve MHP arasında kriz yaratma ihtimaline karşı savcının “zorunlu olarak” izne çıkarıldığı iddiaları gündeme geldi.

Soruşturma dosyası yeniden Başsavcı Vekili Ahmet Altun’a devredildi. Altun’un adı Eylül ayında soruşturmaya atandıktan sonra MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter ile yaptığı görüşme haberleriyle gündeme gelmişti. İddiaya göre Yönter görüşmede bazı şüphelilerin serbest bırakılması karşılığında Altun’a Yargıtay üyeliği teklif etti. Yönter bu haberleri yalanlarken Altun sessiz kalmayı tercih etti.

Sinan Ateş soruşturması 31 Mart yerel seçimleri öncesinde rafa kaldırıldı. İki aylık rapor aldığı belirtilen Ayhan Ay’ın şubat ayı sonunda izninin bitmesiyle adliyede mesaiye başladığı öğrenildi. Ancak dosya yeniden Ayhan Ay’a verilmedi. Ay’ın UYAP’tan dosyayı görme yetkisi de kaldırıldı. Yeni Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Karaköse’nin soruşturma için yeni bir savcı görevlendirip görevlendirmeyeceği belli değil. Dosyada şu an tek yetkili Ahmet Altun.

Tutuklu şüphelilere tahliye yolu

Sinan Ateş cinayetinde yaşanan savcı krizleri ve soruşturmanın uzaması bazı tutuklu şüphelilerin tahliye olması riskini doğurdu. Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre soruşturma aşamasında tutukluluk süresi ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçlarda en fazla 1 yıl 6 ay olarak uygulanabiliyor. Bu süre, Ocak 2023’te tutuklanan tetikçi Eray Özyağcı, Dodo lakaplı Doğukan Çep, Emre Yüksel, Tolgahan Demirbaş, Serdar Öktem, özel harekât polisleri Muratcan Çolak ve Aşkın Mert Gelenbey açısından Temmuz 2024’te dolacak. Eğer bu sürede iddianame hazırlanmazsa şüpheliler yasal olarak tahliye edilmek zorunda.

Soruşturma kapsamında henüz iddianame yazımına başlanmadı. Çünkü henüz soruşturma tamamlanmadı.

Avukatı ilk kez 10Haber’e konuşmuştu

Ailenin avukatı Ali Yücel de 10Haber’e “Yeni atama olup olmadığını bilmiyoruz. Adliyeden sorduğumuzda herhangi bir netlik yoktu. Sonuçta bu Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bir süreç. Bizim dahil olabildiğimiz, belirleyici olabildiğimiz bir süreç değil. Taraf vekiliyiz, dosyanın ilerlemesi için gayret gösteriyoruz” demişti.

Sinan Ateş hatırlatması: Türkeş’in oğlu MHP’ye açtı ağzını yumdu gözünü