Gizemli uygulamanın ismini de logosu da Soylu belirlemiş
Sertçelik'in gizli tanık ifadesinde Sadık Soylu'nun oğlunun dövüldüğü ve korumaların ayaklarına sıkıldığı iddiası vardı. Polis raporundaki ifadede koruma, polisin kendisine "Abinin selamı var ifadende hiçbir şey söyleme" dediğini anlattı.
Ayhan Bora Kaplan dosyasının sanıklarından Serdar Sertçelik’in gizli tanık ifadesinde eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kuzeni Sadık Soylu’nun da adı geçmişti. Sadık Soylu’nun oğlunun bir barda dövülmesinin ardından Kaplan’ın silahla ayağından vurduğu koruma, hastanede tedavi gördüğü sırada bir polisin kendisine “Abinin selamı var ifadende hiçbir şey söyleme” dediğini anlattı. Gizli tanık ifadelerinin incelendiği polis raporunda korumaya olaydan sonra bin dolar verildiği ifadesi yer aldı.
Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yakın olduğu iddia edilen suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan dosyası başta Ankara Emniyeti olmak üzere yargı ve siyasette de deprem yarattı. Kaplan dosyası gizli tanığı Serdar Sertçelik’in yurtdışına kaçtıktan sonra yaptığı açıklamalarla emniyet içinde operasyon yapılmıştı. Kaplan davasını soruşturmasını takip eden eski Ankara Emniyet Müdürü Murat Çelik ve eski Ankara Organize Suçlar Şubesi Müdür Yardımcısı Şevket Şevket Demircan’ın da aralarında olduğu sekiz polis tutuklu.
Ankara Emniyeti’nin üst düzey isimlerinin tutuklandığı dosyada serbest kalan tek isim olan Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Gökay Öner ifadesinde Murat Çelik ve Şevket Demircan’ın Kaplan operasyonunda kendisini devre dışı bıraktıklarını iddia etmişti.
Emniyet ve yargıda deprem etkisi yaratan Serdar Sertçelik’in “M7” kod adıyla verdiği gizli tanık ifadesinin Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kaya tarafından Ankara Emniyeti Organize Suçlarla Mücadele Şubesi’nce incelenip araştırılması talimatı verildiği ortaya çıktı.
Sertçelik’in ifadesini araştıran Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Gökay Öner’di. Savcılığın talimatı üzerine Öner’in başında olduğu ekip Sertçelik’in 19 sayfalık gizli tanık ifadesinde geçen olayları inceleyip araştırdı.
Öner 24 Nisan 2024 tarihinde 119 sayfalık araştırma raporunu Kaplan davasının görüldüğü Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sundu.
Raporda Kaplan iddianamesinde “Olay -B” olarak adlandırılan “kasten adam yaralama eylemi”nin Sertçelik’in gizli tanık ifadesindeki beyanları da araştırıldı. Kaplan iddianamesinde anılan yaralama eylemi 15 Şubat 2018’de Ayhan Bora Kaplan’a ait Ankara’nın Gaziosman Paşa semtindeki Albüm ve Tren adlı barında üç kişinin ayaklarından vurulması olayıydı.
Sertçelik’in gizli tanık ifadesine göre yaralama eyleminin perde arkasında Süleyman Soylu’nun kuzeni Sadık Soylu vardı. Gizli tanık ifadesine göre 2018 yılı şubat ayında Kaplan’ın sahibi olduğu Tren adlı eğlence mekanında korumalar bir şahsı bir nedenden dolayı dövüyor. Korumalar şahsın kim olduğunu bilmiyor. Dövülen kişi Sadık Soylu’nun oğlu çıkıyor. Bunun üzerine Ayhan Bora Kaplan ile Sadık Soylu oğlunun elinden tutarak dövüldüğü eğlence mekanına gidiyor.
Kaplan, Sadık Soylu ve oğlunu yanına alarak eğlence mekanının korumalarını sıraya diziyor, “Bu şahsa bu yapılır mı, bu çocuğu kim dövdü” diyor. Mekanda korumalık yapan üç kişinin Sadık Soylu’nun oğlunu dövenler olduğu belirleniyor, ardından Kaplan bu kişileri belinden çıkardığı silahla tek tek ayaklarından vuruyor. Kaplan iddianamesinde ise bu olayda dövülen şahsın Sadık Soylu’nun oğlu olduğundan bahsedilmiyor.
Sertçelik’in gizli tanık ifadelerinin incelenip araştırıldığı 119 sayfalık polis raporunda bu olayda ayağından vurulan korumanın beyanına başvuruldu. Mağdur, Kaplan’ın ayaklarından vurduktan sonra “S.ktirin gidin” dediğini, vale olarak çalışan bir kişinin de kendilerini Hacettepe Hastanesi’ne götürdüğünü anlattı. Vurulan kişi dövülen çocuğun yanında Ayhan Bora Kaplan ve tanımadığı birileri olduğunu söyledi.
Vurulan kişi hastanede hava almak için bahçeye çıktığında tanımadığı birinin yanına gelerek “Abinin selamı var” dediğini, bin dolar para verdiğini söyledi. Daha sonra hastaneye polislerin geldiğini, Ankara Cinayet Büro Amirliği’ne götürüldüğünü, Tren Bar’da çalışan yaklaşık 20 kişinin ters kelepçeli şekilde duvara dönük olduklarını gördüğünü belirtti. Yaralı şahıs “Hepimizi ayrı ayrı odalara alarak sözlü mülakat yaptılar. Diğer vurulan arkadaşların neler söylediklerini bilmiyorum ancak ben Kaplan isimli şahıstan korktuğum ve hayati tehlikem olacağını düşündüğüm için olayı hatırlamadığım şu an eşkâlini hatırlamadığım polis memuruna söyledim” diye devam etti.
“Polis memuru beni odada bırakarak bana ‘sana ceza kesmişler, düşün kim olduğunu söyle gereğini yapalım’ dedi” diyen şahıs daha sonra başka bir polisin odaya geldiğini ve kendisine “Abinin selamı var, ifadende hiçbir şey söyleme, avukat geliyor, birazdan çıkacaksın” dediğini anlattı.
Vurulan şahıs daha sonra bir avukatın gelip “ifaden hazır” dediğini, polisin kendisini boş bir odaya götürdüğünü ve burada yemek yediklerini söyledi. “Avukat çıktıktan yaklaşık 30 dakika sonra ifade hazır şekilde geldi ben de okumadan ifadeyi imzaladım” diyen kişi olaydan yaklaşık bir hafta sonra tanımadığı biriyle yaptığı telefon görüşmesi üzerine buluştuğunu, 5 bin TL para aldığını anlattı.
Ayağından vurulan şahıs Kaplan örgütü mensuplarının hala dışarıda olduğunu, hayati tehlikesinin devam ettiğini söyledi. Şahıs Kaplan suç örgütü iddianamesinde vurulduğu gün hastanede kendisine verilen ifadenin doğru olmadığını, kendisini Kaplan’ın vurduğunu söylemişti.