Afganistan’dan Okmeydanı’na: İki göçmen çocuğun askıda kalan hayatı
Zonguldak'ta çalıştığı maden ocağı sahipleri tarafından cesedi yakılan Afganistan uyruklu Vezir Mohammed Nourtani'nin ailesinin uluslararası koruma talebi ikinci kez reddedildi.
Zonguldak’taki olay 10 Kasım 2023’te Kırat Mahallesi Koca Osman Sokak’ta meydana gelmişti. Yoldan geçenler ormanda yanmış ceset fark etmiş, gelen ekipler benzin dökülüp yakıldığı belirlenen cesedi, otopsi için Atatürk Devlet Hastanesi’nin morguna götürmüştü.
DHA’nın haberine göre cesedin kaçak olarak işletilen maden ocağında çalışan üç çocuk babası Afganistan uyruklu Vezir Mohammad Nourtani’ye ait olduğu belirlendi. Otopside Nourtani’nin 9 Kasım’da öldüğü tespit edilirken ailesinin 10 Kasım sabahı kayıp başvurusunda bulunduğu saptandı. Afgan madencinin cenazesi 11 Kasım’da toprağa verildi.
Olayla ilgili soruşturmada Nourtani’nin çalıştığı kaçak maden ocağının sahipleri Hakan Körnöş, Enver Gideroğlu ve Körnöş’ün kuzeni Ahmet Aydın tutuklandı. Ocak çalışanları S.K., E.D. ve kömür ticareti yapan A.Ç. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Kaçak ocağın jandarma tarafından olaydan dört gün önce kapatıldığı ancak sahiplerinin sonra tekrar açtığı belirlendi. Kaçak ocak olayın ardından imha edilerek kapatıldı.
Hazırlanan iddianamede Afgan madencinin kaçak ocakta vagon arasına sıkışıp iş kazası geçirdiği, ocak sahiplerinin de ‘Olay ortaya çıkarsa ocak kapanır’ korkusuyla hareket ettikleri ifade edildi. Nourtani’nin öldükten sonra yakıldığına değinilen iddianamede altı şüpheli hakkında ‘iştirak halinde kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası istemiyle Zonguldak 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Zonguldak valiliği babaları öldürülen ve aşevinden gelen yemek ve hayırseverlerin yardımlarıyla geçimlerini sürdürmeye çalışan Nourtani ailesinden yürüme engelli Seyyid Mohammad’e protez bacak, işitme engelli kardeşi Ali Rıza Nourtani’ye ise işitme cihazı vermişti. Ailenin daha önce Afganistan’da ölüm tehdidiyle karşı karşıya kalacakları gerekçesiyle uluslararası koruma başvurusu yaptığı Zonguldak Valiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğü ise talebi reddetmişti.
Aile Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10’uncu İdari Dava Dairesi’nde avukatları Kerim Bahadır Şeker aracılığıyla itiraz ederek kararın durdurulmasını ve geçici koruma statüsünün verilmesini talep etti. 10’uncu İdari Dava Dairesi “İşlemin iptali istemiyle açılan davada uluslararası korumanın amacının başvuru sahibi kişilerin ülkede, ulusal ve uluslararası mevzuat hükümleri uyarınca belirlenen sebepler dışında kalmalarına izin verilmesi şeklinde değerlendirilemeyeceği ve anılan statünün amacının zulme uğrama veya ölüm korkusu içinde bulunan ve gerçekten bu riski taşıyan şahısların ülkede belirlenen statü içinde kalmalarına izin vermek olduğu hususları göz önünde bulundurulduğunda, davacının uluslararası koruma başvurusunun kabulüne olanak sağlayacak şartların mevcut olmadığı, somut uyuşmazlıkta davacının ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağını haklı kılacak bir durumdan söz etmeye olanak bulunmadığı, davacının iddiasına göre ülkesine dönmek istememekteki endişesinin evinin olmaması ve iş bulamayacak olmasından kaynaklandığı, davacının ülkesinde bulunduğu süre boyunca herhangi bir kötü muameleye, işkenceye ya da insanlık dışı tutuma maruz kalmadığını kendisinin de beyan ettiği, tüm bu hususlar göz önüne alındığında davacının haklı nedene dayalı korkusunun olmadığı anlaşılmakla’ ifadelerini kullandığı kararda, ‘karar usul ve hukuka uygun olup kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, davacı tarafın istinaf isteminin reddine’ dedi. Bu kararla Nourtani ailesi sınır dışı edilme tehlikesiyle karşı karşıya.
Vezir Mohammed Nourtani’nin cesedini yakan üçü tutuklu altı sanığın yargılaması ise sürüyor.