‘Öldürüp bavulla dere yatağına attık’ demişlerdi: Cesetsiz cinayet davası sürüyor

Adana’da Zeynep Söğüt’le birlikte yaşayan Savaş Sanatma 23 Aralık 2013’te emniyete kayıp başvurusu yaptı. Zeynep’in kendisi işteyken evi terk ettiğini, bir daha dönmediğini söyledi. Savcılık ortada bir suç olmadığı 18 gün sonra kovuşturmaya yer yok karar verdi.

Bu arada dört gün sonra, 27 Aralık 2013’te bu sefer genç kadının annesi Arbiye Ballı Sarıçam Polis Merkezi’ne giderek kızından haber alamadığını, hayatından endişe ettiğini, öldürülmüş olabileceğini söylemişti. Şüphelendiği de Savaş Sanatma’ydı.

Annenin şikayeti üzerine Sanatma’nın bilgi sahibi olarak ifadesine başvuruldu. Sanatma ifadesinde Zeynep Söğüt ile 8-9 ay beraber yaşadıklarını, kaybolunca kayıp başvurusu zaten kendisinin yaptığını, anne ve babasına da bilgi verdiğini söyledi.

Söğüt Ailesi 21 Kasım 2018’de televizyon programlarına çıkarak kızlarından haber alamadıklarını anlattı. Savaş Sanatma da telefonla programa katılıp aynı yakınmayı yaptı.

Dosya yeniden açıldı

Cinayet Bürosu ekipleri Zeynep Söğüt’ün cinayete kurban gitmiş olabileceğini değerlendirerek 2020 yılında kayıp dava dosyasını yeniden açtı.

Kadının kaybolmasıyla ilgili onlarca kişinin ifadesine başvuruldu, güvenlik kamera görüntüleri ve cep telefonu kayıtları incelendi. Sonunda Zeynep Söğüt’ü öldürdükleri iddiası ile Savaş Sanatma, arkadaşı Ersin Yalçınkaya ve çiçekçilik yapan akrabası Nazlı Tuğlucan yakalanıp gözaltına alındı.

Birbirlerini suçladılar

Sorgularında Savaş Sanatma Zeynep’i arkadaşı Ersin Yalçınkaya’nın öldürdüğünü söyledi, “Ersin gece bizde kalmıştı. 24 Aralık 2013 günü sabah erken uyandım, Ersin de uyanmıştı. Zeynep yatıyordu. Ersin’e ‘Sen otur sıcak pide alayım geleyim birlikte kahvaltı yapalım’ dedim. Ekmek alıp eve döndüğümde Ersin kapıyı açtı. İki kolunda ve yüzünde tırnak izlerinden dolayı kanamalar olduğunu görünce ne olduğunu sordum. ‘Sesini çıkartma Zeynep’i yatak odasında boğarak öldürdüm, bu esnada boğuştum, Zeynep tırnakları ile beni bu hale getirdi’ dedi. Yatak odasının kapısını açtığımda Zeynep yatağın üzerinde sırt üstü hareketsiz yatıyordu” dedi.

İçinde ceset olan bavulu dere yatağına atmışlar

Sanık Sanatma daha sonra Zeynep’in cesedini bavula yerleştirip taksinin bagajına koyduklarını, Nazlı Tuğlucan’ın öncülüğünde iki otomobil halinde gittikleri Pozantı’nın Bürücük Yaylası’nın yüksek yerinde dere yatağına attıklarını ileri sürdü.

Ersin Yalçınkaya ise Zeynep Söğüt’ü Savaş Sanatma’nın öldürdüğünü iddia etti.

Nazlı Tuğlucan da içinde ceset olduğunu bilmediği bavulu Pozantı’da dereye attıklarını kabul edip suçsuz olduğunu iddia etti. Üç şüpheli ‘tasarlayarak adam öldürme’ suçundan tutuklandı.

Ceset yok

Polis Zeynep Söğüt’ün cesedini bulmak için şüphelilerin gösterdikleri bölgede kadavra köpeği ile arama yaptı. Belirtilen bölgede bavul bulundu, içinden taşlar çıktı. Genişletilen aramada kemikler bulundu. Yapılan analizde kemik parçalarının insana değil hayvana ait olduğu tespit edildi.

Cesedi bulunamayan Zeynep Söğüt’ü öldürdükleri iddiası ile Söğüt’ün nikahsız yaşadığı Savaş Sanatma ile Ersin Yalçınkaya ve Nazlı Tuğlucan hakkında Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘Tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Mahkemede ifade değiştirdiler

Emniyetteki ve savcılıktaki sorgularında Zeynep Söğüt’ün öldürülmesini ayrıntılarıyla anlatan sanıklar Savaş Sanatma, Esrin Yalçınkaya ve Nazlı Tuğlucan yargılandıkları mahkemede ifadelerini değiştirdi.

Ersin Yalçınkaya suçlamayı kabul etmeyerek “Emniyette verdiğim ifademi kabul etmiyorum, ilgim ve alakam olmadığını söylememe rağmen bana emniyette işkence yaptılar. Olay tarihinde mide ameliyatı geçirmiştim, çok kilo vermiştim, rahatsızdım, bu suçu işlemem de mümkün değildi” dedi.

Savaş Sanatma da suçlamayı kabul etmeyerek poliste ve savcılıkta psikolojik baskıyla korkudan ifade verdiğini söyledi.

‘Bavulla uzaklaştı, geldiğinde bavul yoktu’

Sanık Nazlı Tuğlucan ise Savaş ve Ersin ile Pozantı’ya gittiklerini kabul etmekle birlikte “Ersin taksinin arkasından koyu renkli bir bavul çıkardı. Bizim olduğumuz yerden bavulla uzaklaştı. 10 dakika sonra geldi, elinde bavul yoktu. O arada Savaş diz çökmüş titriyordu. Ersin ‘Burada gördüklerinizi hiç kimseye söylemeyeceksiniz’ dedi. Bavulun içinde ne olduğunu defalarca sordum bir şey söylemedi” diye konuştu.

Sanık avukatları da Zeynep Söğüt’ün yaşıyor olabileceğini ifade ederek müvekkillerinin beraatini istedi.

Müebbet hapse mahkum edildiler

Mahkeme heyeti 17 Ekim 2023’te tutuklu sanıklar Savaş Sanatma ve Ersin Yalçınkaya’yı ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet, yargılama sırasında tahliye edilen Nazlı Tuğlucan’ı ise ‘suç delillerini gizleme ve yok etme’ suçundan üç yıl hapis cezasına mahkum etti.

Karar bozuldu

Sanıkların avukatları karara itiraz etti. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi eksik kovuşturma nedeniyle sanıklara verilen kararı bozdu.

Bu gelişme üzerine dava Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülmeye başlandı.

Duruşmaya tutuklu sanıklar Savaş Sanatma ve Ersin Yalçınkaya ile öldürülen Zeynep Söğüt’ün annesi Arbiye Ballı ile tarafların avukatları katıldı. Sanıklar önceki savunmalarını tekrar etti, bozmadaki aleyhe olan hususları kabul etmediklerini söyledi. Arbiye Ballı ise sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmalarını istedi.

Mahkeme heyeti tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamına karar vererek dinlenmeyen tanıkların dinlenmesi ve sanık Nazlı Tuğlucan’ın zorla getirilmesi için duruşmayı erteledi.