Ankaralı Sarıkız: Nurhan Damcıoğlu 

Sahnelerin ve televizyonların neşesi Nurhan Damcıoğlu, dokuz çocuklu bir ailenin kızıydı. Daha çocuk yaşlarda tiyatro sahnesiyle başladı gösteri dünyası hayatı.

Kültür Sanat 7 Haziran 2023
Bu haber 1 yıl önce yayınlandı

Niğde’de açık hava sineması işleten, Kafkas göçmeni uzun boylu, yeşil gözlü, yakışıklı Mustafa, kamera deliğinden salona bakarken gözü dünyalar güzeli Hafize’ye takıldı. Gözünü bir daha üzerinden alamadığı genç kızla iki sene sonra evlendi. Ankara’ya taşınan genç karı kocanın tam dokuz çocukları oldu.

Hafize hayat dolu, neşeli, evin içinde çarliston yapıp ud çalan bir kadındı. Bir yandan dokuz çocuk yetiştirirken bir yandan da Ankara Devlet Tiyatrosunda terzilik yapıyor ve gelinlik dikiyordu. Nurhan Damcıoğlu; üç kız altı erkek çocuklu bu ailenin kızlarından biri olarak 1941 yılında doğdu. 

Aile yokluk içindeydi, zor geçiniyordu, buna rağmen evin içinde hep bir cümbüş havası hakimdi. Ağabey Burhan bateri çalıyor, abla şarkı söyleyip dans ediyor, küçük kız kardeş bale yapıyor, Nurhan Damcıoğlu ise henüz beş- altı yaşlarında olmasına rağmen çocuk tiyatrosunda çalışıyordu.

Üç hostes: Lale Belkıs, Çolpan İlhan ve Nurhan

16 yaşında Devlet Tiyatrolarında rol almaya başladı. Yıldız Kenter, Müşfik Kenter, Cüneyt Gökçer gibi devlerin tedrisatından geçti ve henüz 17 yaşındayken İstanbul’daki ‘Boeing Boeing’ isimli tiyatro oyununda ‘üçüncü hostes kız’ rolü için İstanbul’a çağırıldı. Diğer iki hostes Lale Belkıs ve Çolpan İlhan’dı. 

Nurhan Damcıoğlu bu oyunda Çolpan İlhan ve Sadri Alışık’la tanışınca şansı tamamen döndü. Ankaralı küçük sarıkızı çok seven çift, Damcıoğlu’na kol kanat gerdi, Ankara’ya geri göndermedi ve çeşitli seslendirme işleri ve sinema filmlerinde roller ayarladı.

Damcıoğlu bu sırada tiyatroya da devam etti ve nihayetinde, ikinci babam dediği Mücap Ofluoğlu topluluğu ile çalışmaya başladı. Birgün Toto Karaca’nın tiyatrosunda biri hastalandı. “Ankara’dan gelen Sarıkız’ın ezberi iyidir onu çağırın” dediler. Nurhan Damcıoğlu o gün kuliste Toto Karaca’yı ‘Fındık Kurdu’ kantosunu söyleyip dans ederken izledi; büyülenmişti.

Genç kız Ankara Tiyatrolarından geliyordu, hiç tuluat görmemişti, dolayısıyla geleneksel olarak Rum veya Ermeni kadınlar tarafından yapılan ‘kanto’ denilen bu şarkılı dans gösterisinden haberi yoktu. O gün, orada kantocu olmak istediğine karar verdi.

Meşhur tango bestecisi Fehmi Ege ile çalıştıktan sonra kendine  bir kanto programı hazırladı ve gazinolarda çalışmaya başladı. Urcan, Maksim, Lunapark, Çakıl gibi dönemin efsane gazinolarında Zeki Müren, Sevim Tuna ve Behiye Aksoy gibi dev isimlerle sahneye çıktı. Şöhreti tiyatro ile değil kantoyla yakalamıştı.

Müthiş enerjinin kaynağı

Müthiş bir enerjisi vardı; pek çok kişi bu enerjinin doping ya da uyuşturucu sayesinde olduğunu iddia etti oysa Damcıoğlu, gece hayatında çalışmasına rağmen değil uyuşturucu kullanmak hayatı boyunca bir kadeh  içki, bir adet sigara bile içmemişti. Sahnede de asla erotikleşmeden cilveli olmayı başarabilen nadir kadınlardan biriydi. Sahnedeki işveli cilveli kadının aksine özel yaşantısında oldukça ciddi ve mesafeliydi. Bu süreçte kariyeri doruk noktasına çıktı ve çok iyi para kazanmaya başladı. 

Ne yazık ki özel hayatı kariyeri kadar parlak gitmedi. İkisi de boşanmayla biten iki evlilik yaptı; hem maddi hem de manevi anlamda yıprandı. 12 Eylül darbesi sonrasında denetime takılıp sansür yedi, ekran ve gazinolardan uzaklaşmak zorunda kaldı. Bu süreçte Almanya, Belçika ve Avusturya’da çalıştı. Almanya’da Erol Evgin’le çıktığı turnede beş aylık hamileydi ve sahnede çocuğunu düşürdü. Bir daha da çocuk sahibi olmadı. Talihsizlikler birbirini kovaladı, merdivenden düştü, üç büyük kaza geçirdi, büyük sakatlıklar yaşadı.

Büyük aşkı Ferhan Şensoy

Aşka gelince…  Son dönemlerde, Odatv’den Özlem Özdemir’e verdiği röportajda dahi en büyük aşkının Ferhan Şensoy olduğunu, belki de yarım kalmış bir aşk olduğu için onu asla unutmadığını söyledi.

1990’larda özel kanalların açılmasıyla tekrar ekranlara çıkan Nurhan Damcıoğlu, birkaç jenerasyonun aklına, o yıllarda hâlâ televizyon ekranlarında devam eden geleneksel iftar sonrası Ramazan programı olan Direklerarası eğlencelerindeki kantolarıyla kazındı.

Damcıoğlu 2001 yılında İzmir’e taşındı. Çocuğu yoktu ama kardeşleri ve yeğenlerinden oluşan büyük, yakın ve sıcak bir ailesi vardı. Ülkenin bilinen son kantocusu olan Nurhan Damcıoğlu 2023 yılında, 82 yılında, İzmir’de kalp yetmezliği nedeniyle hayata gözlerini kapattı. 

Deniz Kızı Eftalya, Toto Karaca, Huysuz Virjin ve şimdi de Nurhan Damcıoğlu’nun vefatı ardından kanto geleneği de tarihe karıştı.  

“Damcıoğlu Nurhan ben geldim 

Sizlere neşe getirdim 

Kantoculuktur hünerim 

Şarkı da söyler raks ederim.”

İyi ki geldin Damcıoğlu Nurhan, bizlere hakikaten neşe getirdin, hafızalarımızda hep o şen şakrak, işveli cilveli halinde kalacak ve unutulmayacaksın.

Nurhan Damcıoğlu da gitti işteNurhan Damcıoğlu da gitti işte

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.