CHP’den Süper Kupa bildirisi: İktidarın ilkesiz tutumunun ilk örneği değil
Yıllarca arşivlerde bulunan Atatürk"ün el yazısıyla aldığı notlar devlet arşivlerinin tasnifi sırasında gün yüzüne çıktı. Bulunan belgelerde Atatürk'ün Türk tarihinin ilk dönemlerine ilişkin okumaları ve ikinci kez cumhurbaşkanlığına seçildiğinde yaptığı konuşmaya dair aldığı notlar öne çıkıyor.
Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili bilinmeyen ne kaldı denilebilir ama devlet arşivleri kurcalandıkça illa ki bir şeyler çıkıyor. Son keşif, Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı ATESE olarak bilinen bugünkü adı Arşiv ve Askeri Daire Başkanlığı elindeki koleksiyonların Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivlerine devredilmesiyle bulundu.
Bu devir sonrasında Atatürk Koleksiyonu dahil sekiz koleksiyonun tasnif süreci tamamlandı ve araştırmacılara açıldı. İşte bu araştırmalar sırasında Atatürk’ün el yazımı notları ortaya çıktı.
Notlar arasında 1907 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün Türklerin tarihiyle ilgili araştırmaları ve okumaları sonrası kendi el yazısıyla aldığı notlar, Meclis ‘te yaptığı tarihi konuşmaların taslakları da bulunuyor.
Notları inceleyen tarihçi Prof. Dr. Osman Köse “Atatürk çok kitap okuyan birisiydi. Kitapları okurken kitabın etrafına notlar alırdı ve kendi el yazısıyla da notlar çıkarırdı. Bu notlardan bir tanesi de Orta Asya Türk tarihiyle ilgili şu anda arşivlerimizde olan notlardır. Burada Osmanlıca olarak bu notları almış ama yer yer bu Osmanlıcanın içerisinde Latin alfabesini de kullanmış. Atatürk, Orta Asya’daki Türk tarihinin ilk evrelerinden itibaren 10, 11, 12. yüzyıla kadar, yani Selçuklu, Osmanlı dönemine kadar çok geniş bir alanı okumuş ve burada önemli gördüğü yerleri not almıştır. Özellikle Türk-Çin ilişkilerini, Çinlilerle mücadeleleri ve Orta Asya’da Çin’le mücadele dönemlerinde kurulan Türk devletlerini detaylı olarak incelediği görülüyor” diyor.
Atatürk’ün Hun, Göktürkler, Uygurlar dönemini de detaylı bir şekilde okuduğunun notlardan görüldüğünü belirten Köse, “Daha geriye doğru, Avarlar döneminde Avrupa’ya doğru gelen Türklerin hangi tarihlerde, nerelere, ne yaptığıyla ilgili de çok geniş notlar almış. Bu notlarda dikkat çeken şey tarihlere büyük önem vermesi. Hükümdarların ve devletlerin hüküm sürdüğü tarihleri ifade eden Osmanlıca isimleri yazmış ama bunun yanında yanlış telaffuz edilmemesi için sanıyorum mutlaka Latin alfabesiyle de yazmış” diyor.
Mustafa Kemal Atatürk’ün kaleme aldığı bir başka belgedeyse Türkiye Reis-i Cumhurluğuna 1927’de ikinci kez seçilmesi dolayısıyla yaptığı konuşmasına ilişkin notları yer alıyor. Köse bu belgelerle ilgili olarak da “Meclisin bu döneminde de güzel faaliyetler yapacağını ve kendisinin de Cumhurbaşkanı olarak kendisine yüklenen görevleri bütün gücüyle ifa edeceğini belirtiyor. Konuşmasının devamında istiklal, millet ve muzafferiyet temellerinden doğan Cumhuriyetin geçen dört yıl süre zarfında belli bir noktaya geldiğini, sağlam esaslara ve temellere oturduğunu ifade ediyor. ‘Türk milleti dahilen ve haricen örnek ve müstakil bir devlete sahip olmuştur’ diyor. Cumhuriyet’in bundan sonra da gelişeceğini, Türk milletinin bütün kudretini, elinde ne varsa Cumhuriyetin gelişmesi ve inkişafı için bundan sonra da gayret edeceğini belirtiyor” diyor.
Prof. Dr. Köse, “Atatürk’ün notlarında, Cumhuriyet’in mevcudiyetinin, milletin ali menfaatinin, dahili ve harici herhangi bir olaya karşı her an müdafaaya hazır bulunduğunu da dile getirdiğini” belirterek, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bu konuşmanın tarihi bir konuşma olduğunu düşünüyorum. Bu konuşma notlarında Atatürk, Cumhuriyetin temellerinin artık oturduğunu, bu dört yıllık evrede Türk milletinin kendisine has olan, layık olan idare şeklinin cumhuriyet olduğunun görüldüğünü, Türk milletinin buna sahip çıktığını ifade ediyor. Atatürk, bundan sonraki sürelerde de Türk milletinin tüm gücüyle beraber, elindeki imkanlarla beraber Cumhuriyetin tesis edileceğini de aktarıyor.”
Araştırmacılara açılan sekiz koleksiyonda, İstanbul çevresindeki Osmanlı birliklerinin konumuna, İtalyanların Çanakkale ve 12 adayı bombardıman ve işgaline ilişkin haritalar, Azerbaycan ve Gürcistan’ın istiklalinin Paris Sulh Konferansı’nca kabulüne, Gazi Mustafa Kemal’in, Tevfik Rüştü Bey’den numarasız güneş gözlüğü talebine ilişkin belgeler ile John adındaki Amerikalı gezginin Ankara’nın güzelliğini, yeni demokrasiyi övmek ve Mustafa Kemal Paşa’yı tebrik etmek için gönderdiği mektup da bulunuyor.