İktidar ile muhalefeti ‘Atatürk’ dizisinin akıbeti bir araya getirdi: Bu iş artık devlet meselesi
Şahan Gökbakar Disney+'ın platformdan kendi filmi 'Recep İvedik 7' dahil yerli içerikleri kaldırması sonrası seyircisinden özür diledi. Filmlerini sinemada gösteren yönetmen Murat Şeker ise "Koşa koşa Amerikalılara filmlerini satanlar şimdi paşa paşa özür diliyorlar" deyince başladı bir tartışma...
Daha Disney+, yerli içerikleri kaldırma kararı almadan aylar evvel sinema dünyasında su yüzüne çıkmamış bir tartışma yaşanıyordu. Tartışmanın tarafları da film sinemada izlenir diyen ve çektikleri filmleri salonlarda gösterime sokan sinemacılar ve dijital platformlardan yüksek ücret alıp onlar için film üreten sinemacılardı.
Özellikle yüksek gişe potansiyeli olan filmler üreten sinemacıların bir bir dijital platformlara iş yapmaya başlamasıyla ve bu filmlerin izleyicilerinin sinemalardan elini ayağı çekmesiyle bu tartışma sinema sektörü içinde iyice alevlenmişti. Pandemi sürecinde ağır yaralar alan sinema salonu sahipleri sektörde lokomotif film çeken sinemacılara açık çağrı yapıp sinemalar için film üretmelerini istiyorlardı. Hatta pandemiyle birlikte sinemalarda düşen seyirci rakamlarının bir nedenin de sinemacıların dijital platform tercihleri olduğunu söylüyorlardı.
Tam da bu noktada dijital platformlar, bu tür sinemacılarla iş yaparak onların seyircilerini platformlarının aboneleri yapmayı hedefleyen stratejileriyle yollarına devam ediyordu.
Bu durum sinemalarda sadece seyirci sayısının düşmesine neden olmamıştı. Aynı zamanda bu tür yüksek gişeli Türk filmlerinin boşluğu, daha fazla yabancı filmle, yerli yapımı B sınıfı korku gerilimlerle, ucuz komedilerle doldurulmuş ve salondaki vizyon programlarının niteliği düşmüştü.
Şahan Gökbakar’ın Disney+’ın yerli içerikleri platformundan kaldırması sonrası önceki gün yayınladığı özür mesajı işte bunun itirafıydı. Disney+ için ‘Recep İvedik 7’yi çeken Şahan Gökbakar “Disney Başkanı Bob Iger Bey’in aldığı kararla strateji değişikliği yapmışlar. Ve birçok ülkede yerel içerikleri platformdan atmışlar. ‘Atmışlar’ diyorum çünkü bizim de bir hafta önce haberimiz oldu. Bob Iger’in aldığı bu karara Disney+ Türkiye yönetiminin de çok üzgün olduğunu yakından biliyorum. Milyonlarca seyircimizin biz yalnızca bu platformdayız diye Disney+’ya üye olduğunun farkındayım. Ve kendimi mahcup hissediyorum. Hepinizden özür diliyorum.”
Bu özür karşısında ‘Çakallarla Dans’ serisiyle tanınan ve çektiği filmleri sinemalarda gösterme konusunda ısrarcı olan yönetmen Murat Şeker “Koşa koşa Amerikalılara filmlerini satanlar şimdi paşa paşa özür diliyorlar. Biz demiştik ama kötü olmuştuk… Bağzı insanlar parayı çok seviyor” paylaşımı yaptı.
Şeker’in sözlerine sinirlenen Gökbakar, “Bana mı laf çakıyorsun aklınca sen? Ya kaç kere ‘Beni de alın, beni de alın’ diye Disney’le görüşmedin mi? Hadi görüşmedim de! Çakallarla Dansı Taff ve Tim’sle beraber Disney’e satmadın mı kardeşim? Cemal (Okan) abiye ve Timur’a (Savcı) saygım var daha yazmayayım da, birader sen ne kolpa adamsın ya…” yazdı. Murat Şeker de karşılık olarak bu sözlerin üzerine, Gökbakar’a “Canın sıkılmış senin… uzattıkça batarsın…” yanıtını verdi.
Sinemacılar arasındaki klavye delikanlılığı üsluplu tartışma aslında yıllarca sektör içinde yaşanan tartışmanın kamuoyuna yansımasıydı. Üslup kötü ama tartışmanın konusu hala sinemamız için hayati. Daha düzgün bir üslupla bu konunun ciddiyetle tartışılması gerekiyor.