Dizicinin Rehberi – Dilek Taşı: Sır küpü kırılıyor
‘Dilek Taşı’nın 18. bölümünde tüm gizem çözüldü. Harun Rona karakterini canlandıran Ahmet Mark Somers diziye veda ederken Ronaların 6-7 Eylül Olayları’nda bir Rum ailenin mallarına konduğunu öğrendik.
Geçen bölümde ana karakterimiz Figen’in (Hazal Subaşı) merakla beklenen biyolojik annesi Fatma’yla (Feride Çetin) tanışmıştık. Aniden ortaya çıkıp ayağının tozuyla Harun Rona’yı (Ahmet Mark Somers) vuran Fatma izleyiciyi şok içinde bırakmıştı. Yeni bölümde aynı gece köşktekileri, Harun Rona’yı bahçede gömerken bulduk. Ev halkının kefene sarılı halde hazır bekleyen Harun’u kaşla göz arasında kazılmış toprağa gömmeye başlamaları, izleyicinin çayını koyup yerleşmesinden daha hızlı gerçekleşti.
“Harun ve Macide köşkün asıl sahibi değiller.”#DilekTaşı yeni bölümüyle #KanalD’de başladı! @KanalD @pastelfilm pic.twitter.com/sdpYU0G5R6
— Dilek Taşı (@dilektasidizisi) January 10, 2024
Ronaların önceden bir Rum ailenin hizmetçiliğini yaptığını, 6-7 Eylül Olayları’ndaki linç sırasında fırsattan istifade aileyi öldürüp mallarına konduğunu, aileyi de köşkün bahçesine gömdüğünü öğrendik. Buna şahit olan kişiyse bölümlerdir bir karın ağrısı olduğu belli olan Aras Rona’ymış (Teoman Kumbaracıbaşı). Diğer rezillik de şu: (tetikleyici uyarısı) Harun Rona meğer o zamanki hizmetçileri Fatma’yla yasak aşk yaşamamış, ona tecavüz etmiş. Figen’in tüm bunlardan haberi olamadı ama en azından biyolojik annesiyle, onu başka biri zannederek tanıştı.
Kimin kiminle ne derdi olduğu iyice karışan sert adamlarımız ne mi yapıyor? Harun’u toprağa verdik malum; şansa bakın ki abilerinin intikamı için Mustafa’nın peşine düşen Janti Kemal’i de gömmüşüz. Üç hayır ile uğurladığımız diğer isim ‘devlet-adam Alparslan’ınsa üstleri ipini çekmiş. Elimizde Dündar Bolatlı (Fatih Al) ile Mustafa & Aziz Ağa cephesi kaldı dedik; ama bölüm boyu Aziz Ağa’dan da haber alamadık. İnek içti, dağa kaçtı, yandı bitti kül oldu derken meşhur tabirle rüyalarımızın saçmalık seviyesinde bir bölüm izledik. Dargın çiftimiz Figen ve Mustafa’nın barışmasıyla da bölümü bitirdik.
“Hayatımda uğruna canımı vereceğim tek kişi var o da Cemre, bir de sen… “
Bu sahneye kalbimizi bıraktık. ❤️#DilekTaşı @KanalD @pastelfilm pic.twitter.com/kUJXKXZzQK
— Dilek Taşı (@dilektasidizisi) January 10, 2024
📌 Bölüm biraz ‘Aile’ dizisini anımsattı. Babaanne Soykan’ın kimsenin ciddiye almadığı ama ipuçlarıyla dolu cümleleri gibi, Aras Rona da kimsenin ciddiye almadığı imalarda bulunuyordu. (Ayyaş diye önemsemediniz, bakın şimdi ne oldu.) Çok laf yalansız, çok mal haramsız olmaz sözünü kanıtlamak istercesine kirli işlere bulaşan zenginlerimiz ‘Aile’nin Yusuf Soykan’ıyla ‘Dilek Taşı’nın Harun Rona’sını birleştiren diğer unsur da tecavüz. Yusuf Soykan’ın bu suçun üstünü örtmek için hayır kurumu açmasına benzer şekilde Harun Rona da bizlere dizinin başlarında oldukça düzgün, adil, erdemli biri gibi tanıtılmıştı. Eşi Macide Rona’nınsa (Perihan Savaş) tıpkı Hülya Soykan gibi her şeyi bilip sustuğunu öğrendik.
📌 Ana karakterimiz Figen ve (seçilmiş ailesi olan) köşkün hizmetlileri de izleyiciyi kızdırdı. Zampara Aras Rona, bu ailenin kızı Ebru’ya (Afra Karagöz) sarkıntılık ederken onları gören Ömer baba kalp krizi geçirmişti. Babasını bu yüzden kaybeden Ebru sırf memlekete dönmemek, şehirde kalmak için çareyi Aras Rona’ya kur yapmakta buldu. Dizi dönem yapımı diye ünlü olmak için kötü yola düşen, düşmese de şöyle bir burkulan genç kız klişesine gerek var mıydı bilemiyoruz. Varmış demek ki, ikilimiz birlikte oldu.
📌 Hiç mi yoktu koca bölümde bir hoşluk? Ebru’dan laf açılmışken, karakterin “Söyleyin Aras Bey, benim Perihan Savaş’tan ne eksiğim var?” diyerek dizide Macide Rona rolünü oynayan Perihan Savaş’a gönderme yapması bizi gülümsetti.
📌 Diğer hoşluksa, dedesinin gömülme sahnesini gizlice izleyip gece korkudan yatağını ıslatan minik Sinan’ı rencide etmeden krizi çözerek örnek annelik gösteren Rüçhan’dı. Zaten olanlar karşısında normal insan tepkisi veren tek karakter Sinan. Sinan’ın çişi olmasa koca bölümü karakterlerden birinin hayalinde geçiyor sanabilirdik.
📌 Olayların sündürülmemesiyle övdüğümüz dizide bu sefer de her şey iki kat hızlandırılmış yaşandı. Önemli karakterlerden Harun Rona’nın ani ölümü, eve yıldırım gibi düşen Fatma’nın tüm sırları açıklaması, sert adamların aniden ortadan kalkması gibi konular dizinin yeni bir döneme girdiğinin mi habercisi? Öte yandan cevaplanmamış sorular var. Harun Rona’nın silah kaçakçılığı meselesi ne oldu? Alparslan Harun’la gizli gizli ne çeviriyordu da yarım kaldı? İşleri iyice çetrefilleştirip ters köşe yapacaklar, her şey birbirine bağlanacak derken elimizde hiçbir şey kalmadı. Bu acelenin sebebi ani bir final kararı mı?
📌 Ronaların, ‘Kulüp’ dizisinde de işlenen ‘8 Eylül zenginlerinden’ olması iyi düşünülmüş. Keşke bu fikir önceden var olup ona göre işlenseydi. Böylelikle 1980 Darbesi dışında ellerinde işlenecek bir başka toplumsal tema daha olurdu. Özetle çok güzel olabilecek bir öykü, (bizim yaptığımız çıkarımla) ekibin sürekli değişmesinden ötürü Harun ve Rum ailenin gömüldüğü toprağa gömüldü. İlerleyen bölümlerde bu topraklardan bir Anka mı çıkar yoksa zombi mi, göreceğiz.
Künye
Kanal: Kanal D
Yapım: Pastel Film
Yapımcı: Yaşar İrvül, Efe İrvül
Yönetmen: Osman Taşçı
Senaryo: Erkan Birgören, Can Sinan (hikâye), Gülseren Aydın (bölüm hikâyeleri)
Oyuncular: Salih Bademci, Hazal Subaşı, Ozan Dolunay, Perihan Savaş, Özge Özberk, Elif Doğan, Teoman Kumbaracıbaşı, Çiçek Dilligil, Fatih Al, Feride Çetin, Kürşat Demir, Afra Karagöz, Şirin Öten, Mine Vural, Lena Naz Kalaycı, Ömer Toprak Yılmaz