İstanbul’un tarihi simgelerinden Aziz Polieuktos Kilisesi’nin kalıntıları gün yüzüne çıkıyor
Herakleia Antik Kenti'nde arkeolojik kazılarla tarih gün yüzüne çıkarılmaya devam ediyor. Muğla'nın Bafa Gölü kıyısında bulunan antik kent, bir zamanlar bölgenin en önemli limanlarından biriydi. Ancak zaman içerisinde toprağın kıyıları doldurmasıyla kentin denizle bağlantısı kesildi.
Herakleia Antik Kenti’nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında çeşitli yapılar ortaya çıkarıldı. Arkeolojik kazılarda önemli bilgilere ulaşıldı. Kazı Başkanı Selçuk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeliha Gider Büyüközer, bu tarihi bölgede sürüdürlen çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu.
Herakleia’da bu yıl üçüncü sezon kazı çalışmasına başladıklarını belirten Büyüközer, “2021’de kazdığımız Endymion Tapınağı’nın hemen batı alanında bir yapı kompleksi vardı. Bu kompleksin planını çıkarabilmek ve işlevini belirleyebilmek amacıyla daha çok çalışmalarımızı bu alanda yoğunlaştırdık. Burada en az 7 mekandan oluşan bir yapı kompleksi açığa çıkardık. Geç Antik Çağ’a ait bir ev aslında bu. Burada yaşayan kişilerin de balıkçılık faaliyetleriyle uğraştığına çok önemli veriler elde ettik. Ağırlıklı olarak buluntularımız bu yönde.” dedi.
Herakleia Antik Kenti’ndeki bu yapı kompleksindeki mekanlardan birinin de Geç Antik Çağ konutunun banyosu olduğunu anlatan Büyüközer, bu yapının da çok önemli olduğunu ifade ederek açıklamalarına şu şekilde devam etti:Geç Antik Çağ konutunda yapılan kazılarda yapının aslında birkaç evreye sahip olduğunu tespit ettiklerini işaret eden Büyüközer, “İlk inşa evresi milattan sonra dördüncü yüzyıl. Özellikle Hristiyanlığın resmi din olarak kabul edilmesinin hemen akabinde iki kutsal alan arasındaki bu alana bir konut yapısı inşa edilmiş. Zamanla yaşanan tahribatlarda yapının enkazı düzlenmiş, üzerine tekrar tamiratlarla yeni duvar eklemeleriyle yapı kullanılmaya devam etmiş ve şu andaki verilere göre 6’ncı yüzyıla kadar da bu yapının kullanımının devam ettiğini biliyoruz.”
Büyüközer, 2023 yılı çalışmaları kapsamında daha önce çalışma yürüttükleri Göl Kalesi’nde kazısı yapılan alanın projesini hazırlamaya başladıklarını, bu alanın da Herakleia Antik Kenti’nin en çok tahrip olan yapılarından biri olduğunu söyledi. Projenin onaylanmasıyla alanda en kısa sürede konservasyon çalışmalarına başlayacaklarını aktaran Büyüközer, buradaki çalışmalarda amaçlarının ilk 5 yıl en azından yapıların mevcut halini dondurabilmek, sonraki aşamalarda restorasyon için bir altlık oluşturmak olduğunu dile getirdi.
Antik Çağ’da bir liman kenti olan Herakleia Antik Kenti’nin Roma döneminde körfezin kapanmasıyla Bafa Gölü’ne dönüşen bölgenin tam kenarında konumlandı. Günümüzde Aydın ve Muğla il sınırılarının kesiştiği noktada bulunan Bafa Gölü, bir doğa harikası olmasının yanı sıra etrafında barındırdığı tarihi zenginlikleriyle de dikkat çekiyor.
Bir zamanların önemli limanlarından biri olan Herakleia, taşınan alüvyonlar nedeniyle deniz bağlantısı kesildikten sonra yavaş yavaş eski önemini yitirmeye başladı. Antik Çağ’ın bu önemli limanı Troya, Milet ve Efes ile bu açıdan benzer bir kader yaşamış oldu. Liman kenti olma vasfını yitiren şehir, yine de milâttan sonra 13. yüzyıla kadar sürekli bir biçimde insan yerleşimine ev sahipliği yapmıştı.