İBB’de yerel seçim istifaları tamam: Genel sekreter yardımcısı da var, daire başkanı da
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Beyoğlu Belediyesi arasında ‘İBB Miras İşbirliği Protokolü’ imzalandı. İmzalanan protokolle Beyoğlu’nun kültürel miras alanlarının korunup gelecek nesillere aktarılması amaçlanıyor. Bir de deprem var elbette.
İBB Miras, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Varlıkları Dairesi Başkanlığı çatısı altında kurulduğunda takvimler 2019 yılını gösteriyordu. Kentin kültür mirasına yönelik önleyici koruma ve restorasyon faaliyetleri gerçekleştirme amacıyla yola çıkılmıştı.
İBB Miras ilk yerel belediye protokolünü Beyoğlu Belediyesi’yle yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi(İBB) ile Beyoğlu Belediyesi arasında ilçenin kültürel mirasının korunması ve geleceğe aktarılması için Miras İşbirliği Protokolü imzalandı. Beş yıl geçerli olacak protokol kapsamında bölgedeki kültür varlıklarının korunması ve yaşatılması için İBB Miras ile Beyoğlu Miras el ele verecek.
Metrohan’da gerçekleşen imza törenine Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve İBB Kültür Varlıkları Daire Başkanı Oktay Özel katıldı.
İBB Kültür Varlıkları Dairesi Başkanı Oktay Özel bu protokolle kültürel miras yaklaşımının tüm Türkiye’de yayılmasının ilk adımını atmış olduklarını söyledi:
“2019’da İstanbul’un kültürel miras alanları, kültürel değerler için önemli bir başlangıç yapılmıştı ve İBB miras doğmuştu. 2024 itibari ile de Beyoğlu Miras devreye girmiş oldu. İstanbul’un tamamına yayılacak bu önemli faaliyetin ilk adımını Beyoğlu’nda, Metrohan’da atmış olduk. Bu, kültürel miras değerinin, miras yönetiminin tüm Türkiye’ye dalga dalga yayılmasının başlangıcını ifade ediyor. Tarihi merkez olan Beyoğlu, Eyüp, Üsküdar, Şişli, İzmit, Bursa ve bütün Anadolu’ya bu kültürel miras yaklaşımı yayılacak. Böylece ülkemizde yaşayanlar bu yönetim yaklaşımını tamamen kabullenmiş olacaklar.”
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ise bu protokolle iki önemli konuya dikkat çekmek istediklerini söyledi:
“Bizim en çok önemsediğimiz iki husustan biri Beyoğlu’nun kültürel, tarihsel kimliğini, dokusunu tekrar kazandırmak ve bunun kent ve marka değerine hak ettiği değere geri kazandırmak. İkincisi de deprem bekleyen şehrimizde en fazla deprem dayanağı olmayan yapıların yoğunlaştığı yerlerden biri olan Beyoğlu’nda eski eserlerin tıpkı yenileme alanlarında olduğu gibi, restorasyon desteği bekleyen vatandaşımıza danışmanlık yapılması. İnsanların bu zorlu süreçte yanlarında olunması için bir kamu kurumu ile iş birliği geliştirilmesi önemli. Beyoğlu’nda altı bine yakın kültürel miras, sivil miras mevcut ve bunların çoğunda şu an insanlar yaşıyor. Bu alanlar çoğunlukla beklenen İstanbul depremine karşı dayanıklı olmayan yapılar. Bunların sadece Büyükşehir Belediyesi veya ilçe belediyesi değil Kültür Bakanlığı, diğer kamu kurumları ve koruma kurumları ile operasyonel yönü yüksek, daha acil kararlar alabilecek şekilde işbirliğine ihtiyacı var. İşte biz bugün bu protokolle önümüzdeki dönem Beyoğlu’nda özellikle bu iki alanda projelere başlayacağız. Deprem bir taraftan bizi korkutan ama dikkat çekmeye çalıştığımız en önemli konu. İstanbul’un nasıl çağdaş yapıları deprem riski altındaysa; tarihi yapıları da deprem riski altında ve burada çok ciddi bir insan yaşamı söz konusu.”
Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney de ilk protokolün Beyoğlu ile yapılmasının elzem olduğunun altını çizdi. Beş senedir faaliyette olan İBB Miras’ın deneyimlerinden faydalanacak olmalarının mutluluğunu ise şöyle anlattı:
“İBB Mirasla ilk protokolü yapmış olmak İstanbul’daki altı bine yakın korunması gereken kültürel varlığın yüzde 15’ini taşıyan Beyoğlu için önemliydi, elzemdi. Elimizde çeşmeler, korunması gereken binalar, aşağı yukarı beş bin 300’e yakın binalar var. Elimizde bir de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kurduğu İBB Miras deneyimi vardı. İBB Miras bugüne kadar birçok proje hayata geçirdi. Dolayısıyla böyle bir deneyim, böyle bir tecrübe, böyle bir kadro, ekip varken bizler de onların kapısını çaldık. Beyoğlu’ndaki projelere de, Beyoğlu’ndaki gelecek nesillere aktarmamız gereken tarihi ve kültürel mekanlara da birlikte sahip çıkalım dedik. Bugün bu protokolle birlikte Beyoğlu’nun kültürel mirasını gelecek nesillere taşıyalım derdindeyiz. 100 yıl sonra bizim torunlarımız da Galata Kulesi’ni gezebilsinler. Yine içinde bulunduğumuz Metrohan’ı, İstiklal Caddesi’ni gezsinler. Beyoğlu yüzyıllar daha canlı olarak, İstanbul’un incisi olarak devam etsin. Bu yüzden protokolümüz Beyoğlu’muza ve İstanbul’umuza hayırlı olsun.”