UNESCO listesindeki Bergama’da gece müzeciliği başladı
Roma ve Erken Bizans dönemlerinde yerleşim yeri olarak kullanılan Hadrianopolis'e yeni statü kazandırılması hedefleniyor. "Karedeniz'in Zeugması" olarak adlandırılan Karabük'te tarihi yerleşimin ören yeri olması için çalışmalar sürdürülüyor.
Hadrianopolis’teki kazı ve restorasyon çalışmaları Karabük Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ersin Çelikbaş’ın başkanlığında 55 kişilik ekiple yürütülüyor. Kiliselerin tabanında birçok hayvanın tasvir edildiği mozaiklerle ünlenen ve bu nedenle “Karadeniz’in Zeugması” diye adlandırılan tarihi yerleşim yerinde şimdiye kadar iki hamam, iki kilise, bir savunma yapısı, kaya mezarları, tiyatro, bir kemerli ve kubbeli yapı, anıtsal kültik niş, sur, villa, diğer anıtsal binalar ile bazı kült alanları gibi yapılar bulundu.
Ziyaretçi karşılama merkezinin de tamamlanmasının ardından antik kente ören yeri statüsü kazandırılması için Kültür ve Turizm Bakanlığı’na başvuruda bulunulacak. Doç. Dr. Ersin Çelikbaş Hadrianopolis’te yapımına 2023’te başlanan ve projesi Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü onaylı karşılama merkezinin inşasının yüzde 90 tamamlandığını söyledi.
Merkezin kalan kısmının da bir ay içinde bitirilmesinin planlandığını belirten Doç. Dr. Ersin Çelikbaş “Karşılama merkezi tamamlandıktan sonra ziyaretçilerimiz içinde kafeteryası, hediyelik eşya satan dükkanları, restoranı, tuvaleti, bebek odası ve mescidi olan bir birime kavuşmuş olacak ve böylelikle daha rahat, daha konforlu bir antik kent gezisi gerçekleştirecek” dedi.
Doç. Dr. Ersin Çelikbaş karşılama merkezinin yapımı tamamlandıktan sonra Hadrianopolis ile ilgili ören yeri başvurusunda bulunulacağını dile getirerek şunları kaydetti: “Ören yeri statüsü de aldıktan sonra Hadrianopolis’in, artık hem turizmin önemli bir odak noktası hem de turizmcilerin, acentelerinin turistleri getirip gezdirdiği Karadeniz Bölgesi’ndeki önemli arkeolojik merkezlerden biri olacağını düşünüyoruz. Ören yeri olması acentelerin burada resmi olarak çalışmasının da önünü açacak. Antik kentle ilgili bundan sonra reklam ve tanıtım işleri Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yanında birçok kurum tarafından da gerçekleştirilecek. Ören yeri statüsü alması bölgenin tanıtımı, antik kentin daha bilinir hale gelmesi açısından çok önem arz ediyor. İnşallah dört-beş ay içinde bu statüyü kazanacağımızı düşünüyorum”
Antik kentteki çalışmaları arkeolog, sanat tarihçisi, antropolog ve restoratör gibi farklı disiplinlerden üyelerle sürdürdüklerini belirten Çelikbaş “Bu sene yine geçen yıldan başladığımız ve ata tohumlarının da ortaya çıktığı, önemli bir yapı olduğunu düşündüğümüz yapıda da çalışmalarımız devam ediyor. Nekropol, kalenin içi ve Yazıboy yer altı yerleşkesinde kazı çalışmalarımız devam ediyor. Farklı noktalarda da restoratörlerimiz hem mozaiklerde hem de yapı gruplarımızda sağlamlaştırma çalışması sürdürmekte. Kazı çalışmalarına yeni başladık. İnşallah bu yıl da önemli verilere, önemli buluntulara ulaşacağımızı düşünüyoruz” dedi.
Özellikle “Hamam A” denen yapının üstündeki cam koruma projesinin ses getirdiğini vurgulayan Çelikbaş “Cam korumayı görmek isteyen misafirlerimiz burayı ziyaret etmeye başladı. Hafta içinde ortalama her gün 1000 ziyaretçi geliyor. Hafta sonları bu rakam daha da artıyor. Antik kent hem ilçenin hem şehrin önemli bir odak noktası haline gelmiş durumda. Bu kadar turistin buraya gelmesi tesadüf değil. Karşılama merkezi de bittikten sonra turistlerimizin burada rahatlıkla yarım gününü geçirebileceğini söyleyebiliriz” dedi.