Selahattin Paşalı’ya Masumiyet Müzesi teklifi
Orhan Pamuk'un 'Benim Adım Kırmızı' romanından uyarlanan opera 'Ben, Şeküre' Polonya'daki Poznań Malta Festivali'nde sahnelendi. Pamuk eserden memnun ama operayı annesiyle birlikte izleyemediği için hüzünlü. Pamuk'un annesi beş ay önce vefat etti.
Orhan Pamuk’un 1998 yılında yazdığı ‘Benim Adım Kırmızı’ romanından uyarlanan ‘Ben, Şeküre/Ja, Şeküre’ isimli opera eseri önceki gün Poznań Malta Festivali’nde seyirciyle buluştu. Polonya Juliusz Słowacki Tiyatrosu’nun uyarladığı eser erkek egemen bir toplumda kadınların karşılaştığı zorluk ve kısıtlamaları anlatıyor.
Polonyalı ünlü kompozitör Aleksander Nowak’ın uyarlamasında Şeküre anlatıcı oluyor, deneyimlerini, arzularını ve mücadelelerini bütün içtenliğiyle paylaşıyor. Pamuk’un romanı 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nda geçen, tarih kurgusuyla felsefi söylemin ustaca harmanlandığı bir eser. Roman Sultan III.Murat döneminde bir grup nakkaşın gözünden aşk, sanat ve gizem dolu bir hikâyeyi girift şekilde örüyor. Hikayenin merkezinde romanın entrika ve gerilimini büyük oranda artıran güçlü ve esrarengiz bir karakter olan Şeküre yer alıyor.
‘Ben, Şeküre’nin dünya prömiyeri geçten şubat ayında Opera Rara Festivali kapsamında yapılmıştı. Eserin hayata geçirilmesi 12 seneyi buldu. Gösterimi izleyen Orhan Pamuk da ortaya çıkan eserden memnundu:
“Bu hem modern, hem klasik opera beni yer yer çok heyecanlandırdı. Müziğin zor ve deneysel bir yanı olduğu gibi son derece klasik bir yanı da var. Bazı bölümleri gözyaşlarıyla seyrettim, bir operada olması gerektiği gibi. Bunun bir nedeni romanın başkahramanının annemin adı ‘Şeküre’yi taşıması. Opera projesi 2012’de başladı. Annemin, Şeküre’nin öne çıkacağını biliyordum. Yıllarca ‘Ben, Şeküre’ operasına annemle gideceğimi hayal ettim. Annem beş ay önce 102 yaşında vefat ettiği için ‘Ben, Şeküre’ operasını onunla birlikte seyredememenin hüznünü duyuyorum. Opera hem libretto hem müzik olarak yetenekli sanatçı Aleksander Nowak’ın damgasını taşıyor. Nowak ve arkadaşları ‘Ben, Şeküre’yi İstanbul’a getirmek istiyor. Bu eserin etkisiyle coşkuluyum ve kafam karışık.”
Juliusz Słowacki Tiyatrosu kurulduğu 1893 yılından bu yana Polonya tiyatrosunun temel direklerinden. Hem klasik hem de çağdaş çalışmalarda yenilikçi yaklaşımlarıyla ünlü. Romanı operaya uyarlayan besteci Aleksander Nowak’ın çalışmaları çoğunlukla çağdaş yazarlarla işbirliği içinde, belirgin şekilde opera ve drama etrafında yoğunlaşıyor. ‘Benim Adım Kırmızı’nın bu yorumunda besteci Nowak’a Maciej Tomasiewicz şefliğindeki 30 kişilik bir orkestra eşlik ediyor. Şeküre karakterine soprano Aleksandra Żakiewicz hayat verirken Kara karakterini de tenor Bartosz Gorzkowski canlandırıyor.