HSBC’ye göre yerel seçim sonrası politika değişikliği yok
Uzmanlar İzmir'de körfezde tutulan balıkların tüketilmemesi gerektiğine dikkati çekerek "Kendisi zaten dayanamayarak ölüyor. İnsanların tüketmesi halinde ciddi zehirlenme vakalarıyla karşılaşılır" diyor.
Onyıllardır temizleneceği, kurtarılacağı, hatta içinde yüzülebilir hale getirileceği anlatılan, bunun için çalışmaların sürdüğü iddia edilen İzmir Körfezi, bırakın temizlenmeyi daha beter kirlenmiş, hatta ölmeye yüz tutmuş durumda.
Bunu İzmir’in Bayraklı ilçesinin Turan mevkisinde 20 Ağustos günü kıyıya ölü balıkların vurmasıyla öğrendik. Deniz suyu o kadar kirliydi ki, içinde oksijen kalmamıştı ve balıklar toplu halde ölmeye başlamıştı.
İzmir’deki Katip Çelebi Üniversitesi’nin Su Ürünleri Fakültesi’nin dekanı Prof. Dr. Tansel Tanrıkul körfezdeki sorunun 1970’li yıllarda başladığını, artan nüfus ve kentleşmeyle daha da büyüdüğünü anlatıyor.
Bu yıl dünya genelinde deniz suyu sıcaklıklarının arttığını kaydeden Tanrıkul “İzmir Körfezi’nin içindekirlilik olmasından dolayı bu global ısınma körfezimize çok daha etkili şekilde yansıyor. Bunun sonucu olarak balıklarda ölümler meydana geliyor. Çünkü balıkların yaşam ortamı bozuluyor. Ölümün önemli nedenlerinden biri kirliliğe bağlı olarak sıcaklığın yükselmesi ve balığın çevresel etkenlere karşı toleransının düşmesi. Sıcaklık artıyor ve oksijen miktarı düşüyor” dedi.
İzmir Körfezi’nde geçmişte de lokal balık ölümleri olduğunu, ancak bu yıl ölümlerin görüldüğü alanın genişlediğini anlattı Tanrıkul ve ölen balıkların çoğunun dibe ya da yarı dibe bağımlı türlerde olduğunu saptadıklarını ifade etti:
“Bizim daha çok gördüğümüz sargoz, çipura, lidaki, isparoz, dil ve mırmır gibi dibe bağlı yaşayan balıklar ölüyor. Hatta kefal gibi orta sularda gezen ve çevre kirliliğine çok dayanıklı türler dahi artık yaşamını devam ettiremiyor. Onlar içinde de ölümler var. Dahası levrek gibi tamamen etçil olarak beslenen hem su yüzeyinde, hem suyun dibinde etçil avcılıkla beslenen balıklarda da ölümler var. Kefal ve kaya balıkları gibi çevre kirliliğine çok dayanıklı türlerin dahi etkilenmesi olayın ciddiyetini gösteriyor.”
Ölümlerin İzmir Körfezi’ndeki balık popülasyonunu olumsuz etkilediğini aktaran Tanrıkul sonbahar aylarında sıcaklıkların düşmesiyle su altı yaşamının normale döneceğini tahmin ettiklerini anlattı.
Körfezden tutulan balıkların tüketilmemesi gerektiğine de dikkati çeken Tanrıkul “Ölen balıklar taze dahi olsa tüketilmemeli. Çünkü bunların üstündeki mikrobiyolojik ve kimyasal yük çok fazla. Balığın kendisi zaten dayanamayarak ölüyor. İnsanların tüketmesi halinde ciddi zehirlenme vakalarıyla karşılaşılabilir” diye konuştu.