14 Mayıs seçimlerinin resmi sonuçları Resmi Gazete’de yayımlandı, partilerin kesin milletvekili sayıları belli oldu
İstanbul Barosu başta olmak üzere farklı barolardan avukatlar Anayasa Mahkemesi'nin ikinci kez hak ihlali kararını tanımayan Yargıtay 3. Ceza dairesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.
İstanbul barosu ve 12 farklı il barosuna bağlı avukatlar Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) insan hakkı ihlali kararına rağmen tutuklu bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay milletvekili Can Atalay için Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda toplandı.
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Avukat Erinç Sağkan’ın da katıldığı eylemde İstanbul Barosu Başkanı Filiz Saraç açıklama yaptı.
Değerli Meslektaşlarımız,
Değerli Basın Mensupları,Anayasa Mahkemesi’nin İstanbul Barosu üyemiz Av. Can ATALAY’ın başvurusu üzerine vermiş olduğu ikinci ihlal kararına rağmen, Yargıtay 3. Ceza Dairesi Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına UYULMAMASINA şeklinde hukuk sistemimizde… pic.twitter.com/5ldqWJJKk0
— İstanbul Barosu (@istbarosu) January 9, 2024
Filiz Saraç “Anayasa Mahkemesi’nin Baromuz üyesi Av. Can Atalay’ın başvurusu üzerine vermiş olduğu ikinci ihlal kararına rağmen Yargıtay 3. Ceza Dairesi de ikinci kez 3 Ocak 2024 tarihinde “Anayasa Mahkemesi’nin anılan kararlarına ‘uyulmasına yer olmadığına’ şeklinde hukuk sistemimizde yeri olmayan bir karara daha imza atmıştır. Bu karar kişi hak ve hürriyetlerine telafisi mümkün olmayacak zararlar verdiği gibi yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı yoksa Anayasa’nın da kanunların da demokrasinin de anlam ifade etmeyeceğini bir kez daha göstermiştir. Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmaması ile konu bireysel bir hak ihlali olmaktan çıkmış, bütün yurttaşlarımız açısından da ‘hukuk güvenliği’ sorununa dönüşmüştür. Anayasa’da yer alan ‘hukuk devleti’ ilkesi hepimizin güvencesidir. Avukatlar olarak şunu çok iyi biliyoruz ki bir ülkede hukuk güvenliği ortadan kalktığında yurttaşların tüm temel hakları tehlikededir. Dolayısıyla Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin bu kararı yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini hiçe sayan bir karardır. Yine biz avukatlar biliyoruz ki bir devlette öngörülebilir, belirli ve uygulanan kurallar yoksa orada gerçek anlamda avukatlık da yapılamayacaktır. Bu nedenle bu karar artık doğrudan tek tek tüm avukatları da yurttaşların savunma haklarını da hedef almaktadır” dedi.
AYM’nin hak ihlali kararını tanımayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin başkanı ve üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını belirten Avukat Saraç “Anayasa Mahkemesi’nin verilen ilk hak ihlali kararından sonra Yargıtay 3. Ceza Dairesi başkan ve üyeleri hakkında 3593 meslektaşımızın da imzası eklenerek İstanbul Barosu olarak Yargıtay Birinci Başkanlık Kuruluna suç duyurusunda bulunulmuştu. İkinci hak ihlali kararından sonra Yargıtay 3. Ceza Dairesi başkan ve üyeleri hakkında yeniden suç duyurusunda da bulunulmuştur. Yargıtay 3. Ceza Dairesi kararında Pakistan Anayasa Mahkemesinin kararlarından bahsetmiştir. Yargıtay’ın herhangi bir dairesinin gerekçe yazmakta bu kadar zorlandığı başka bir dosya olmadığı kanaatindeyiz. Ancak bizler yine Yargıtay’ın kendi cümleleri ile Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının niteliğini ve hukuk güvenliğini anlatalım. Yargıtay Ceza Genel Kurulu 28.04.2015 tarihli kararında; bireysel başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararların yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlayacağını açık bir biçimde dile getirmiştir. Yine Yargıtay 3. Ceza Dairesi verdiği 04.04.2023 tarihli kararında ve benzer pek çok kararında “Anayasa Mahkemesinin Daireyi de bağlayan kararları doğrultusunda” ifadesiyle Anayasa Mahkemesi kararlarının bütün yargı organları gibi Yargıtay dairelerini de bağlayacağını açıkça belirtmiştir. Toplumlarda hukuksuzlukları yapanlar kadar hukuksuzluklara alışmış kişiler de başka insan hakları ihlallerine ortam oluştururlar. Yaptığımız suç duyuruları, basın açıklamaları, eylemler hukuksuzluğa alışmayacağımızın ve hukuk devletine sonuna kadar sahip çıkacağımızın ilanıdır” diye konuştu.
Açıklamanın ardından adliyeye giren avukatlarla güvenlik görevlileri arasında kısa süreli arbede yaşandı. Adliyeye giren bir avukat çantasını X-ray cihazından geçirmediği gerekçesiyle güvenlik görevlilerince uyarıldı. Avukatlar gösterdiklerini söyleyerek çantanın cihazdan geçirilmesine karşı çıktı. Avukatın bu şekilde adliyeye girmesine izin verilmemesi üzerine tartışma büyüdü. Avukatlar ve güvenlik görevlileri arasında arbede yaşandı. Arbede avukat Ali Rıza Dizdar’ın tartışmaya neden olan avukatla konuşmasının ardından sona erdi. Çanta X-ray cihazından geçirildikten sonra avukata verildi.