Özel’den 1 Mayıs çıkışı: Taksim’i kapatmak anayasa tanımamaktır
AYM'nin Can Atalay'ın vekilliğinin düşürülmesine dair karar verilmesine yer olmadığına hükmetmesi Cumhur İttifakı'nın tepkisini çekti. AK Parti ve MHP'den sonra Bakan Tunç da AYM'nin 'yetkisizlik' kararı vermesi gerektiğini söyledi.
Yargıtay, 14 Mayıs seçiminde TİP Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay hakkındaki Gezi Davası yargılamasını durdurmamış, Temmuz ayı başında onunla ilgili 18 yıllık mahkumiyet hükmünü kesinleştiren kararını vermişti. AYM de bu kararın hak ihlali olduğuna hükmetmişti ama Yargıtay o hükümde imzası bulunan AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Atalay’ın başvurusu üzerine AYM bir kez daha hak ihlali kararı verdi ancak bu da uygulanmadı ve Can Atalay Meclis’teki yerini alamadı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ise Can Atalay hakkında temmuz ayında alınan Yargıtay kararını Meclis Başkanlık kürsüsünden okutmayarak Anayasa Mahkemesi gibi düşündüğü izlenimini veriyordu ama bu izlenim 30 Ocak’ta değişti. Meclis’te Can Atalay hakkındaki karar okundu ve vekilliği düşürüldü. Kararı okuyan AK Parti’li Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ’dı. Kurtulmuş ise o sırada Birleşik Arap Emirlikleri’ni ziyaret ediyordu. Bunun üzerine CHP ve TİP kararın iptali için AYM’ye başvurdu.
Dün Yüksek Mahkeme Genel Kurul gündeminde “TBMM Genel Kurulu’nda Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin yazısının okunarak Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesinin yok hükmünde olduğunun tespiti ve ortaya çıkan eylemli İçtüzük değişikliğinin iptali” iki partinin avukatlarının yaptığı başvuruyu görüştü. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, iki başvuruda da karar verilmesine yer olmadığına hükmetti. Yüksek Mahkeme’nin kararı oy çokluğuyla verildi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç konuyla ilgili açıklamasında AYM’nin henüz gerekçeli kararını görmediklerini ama hükmün ‘yetkisizlik’ nedeniyle verilmesi gerektiğini söyleyerek Yüksek Mahkeme’yi eleştirdi. “Eğer AYM’nin bu yöndeki kararı, Meclis’te okunan kesin hükmün tartışılması nedeniyleyse burada bu doğru değildir. Kesin hüküm Meclis’te okunmuştur” diyen Tunç, AYM’nin hak ihlali kararlarının Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluş Kanunu’nun 50’nci maddesindeki “Yeniden yargılamaya karar verir ve yapılacaklara da hükmeder” ifadeleriyle düzenlediğini söyledi. Bu nedenle adliye mahkemelerinin görev alanı ve kesin hükmün ortadan kaldırılmasının ancak yargılanmanın yenilenmesiyle mümkün olabileceğini savundu. Tunç sözlerini “Anayasa Mahkemesi Kuruluş Kanunu’nun 50’nci maddesi ile Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 311’inci maddesinde yapılacak olan değişikliklerle bu sorun ortadan kaldırılabilir. Bu taktir tabii TBMM’nin elindedir” diyerek noktaladı.
AYM’nin karar verilmesine yer olmadığı yönünde başvuruları reddetmesi sonrası Cumhur İttifakı’ndan peş peşe tepkiler geldi. MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız AYM’nin daha önce TBMM’de kesin kararın okunmasıyla düşen milletvekillikleri için yetkisizlik sebebiyle reddine karar verdiğini söyledi ve “Anayasa Mahkemesi aynı konudaki son başvuruyu yine ‘yetkisizlik sebebiyle reddetmesi’ gerekirken kendi içtihatlarını da göz ardı edip ‘karar verilmesine yer olmadığı kararı’ vererek Anayasanın 85. Maddesini açıkça ihlal etmiştir” dedi. AYM’nin çoğunluğunun keyfi davrandığını savunan Yıldız “Ancak Anayasa Mahkemesi çoğunluğunun Anayasa 85’e göre ret kararları vermek yerine keyfi bir yaklaşımla verdiği bu karar açık bir mesajdır. Anayasa Mahkemesi çoğunluğu bu kararı vererek Mecliste tamamlanmış düşme merasimini de tanımıyoruz demektedir. Anayasa Mahkemesi çoğunluğu bu kararının gerekçesinde ne yazarsa yazsın Anayasayı ve TBMM’yi tanımayan bu kararını hukukileştiremez, meşrulaştıramaz” dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum da kararın duyulmasının hemen ardından Yıldız’a benzer bir paylaşım yapmıştı. Uçum AYM’nin “karar vermeye yer olmadığı” kararı yerine “yetkisizlik” kararı vermesi gerektiğini söylemiş ve AYM’nin anayasayı ihlal ettiğini savunmuştu. Ayrıca Uçum Meclis’i de göreve çağırmıştı:
“AYM’nin bu yaklaşımdaki üyelerine karşı hem Anayasayı hem de Anayasa Mahkemesini korumak gibi bir görev ortaya çıkmıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bu görevi yerine getireceğine inancımız tamdır.”
AYM ‘Atalay için yeni karara yer yok’ dedi, Beştepe buna da itiraz etti