Bahçeli kara kaplı dosya çıkarıp çok kızdığı 154 kişiye ‘mesaj verdi’: Kaydettik, hesaplaşacağız

Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in Aralık 2022’de Ankara’da sokak ortasında öldürülmesinden sonra kimi üst düzey mensuplarına yöneltilen suçlamalar Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) kamuoyunda bolca tartışılmasına neden oldu. Gazeteciler soruşturma sürecinde edindikleri bilgi ve iddiaları paylaştıkça partiden art arda sert mesajlar geldi. Basın mensupları ‘ocağa saldırmakla’, ‘bozkurt görünce kudurmakla’ suçlandı.

Yine de her yeni gelişme cinayetteki karanlık noktaların aydınlatılması için haberleştirilmeye devam edildi. MHP ise buna karşı mahkemeye dilekçe verdi. İsim isim saydığı 154 gazeteci, siyasetçi ve akademisyeni ‘bölücü, liberal, marksist, FETÖ’cü yapıların elemanları’ diye niteleyip bu kişilerin ‘sistematik ve istikrarlı bir şekilde, küresel çeşitli güçlerle ittifak içinde ve siyasi meşreplerine de uygun paylaşım, haber ve yazılarla MHP’ye iftira ettiklerini’ ileri sürdü.

Sıralı tam liste şöyleydi:

• Gazeteciler: Murat Muratoğlu, Akif Beki, Ali Kemal Erdem, Altan Sancar, Asuman Aranca, Atakan Sönmez, Ayşen Şahin, Bahadır Özgür, Barış Pehlivan, Caner Taşpınar, Çiğdem Toker, Deniz Zeyrek, Dinçer Gökçe, Nedim Türkmen, Elfin Tataroğlu, Elif Doğan Şentürk, Doğan Şentürk, Ersin Eroğlu, Fatih Ergin, Fatih Polat, Fırat Fıstık, Fikret Bila, Hakan Çelenk, Hilmi Hacaloğlu, Hüsnü Mahalli, İbrahim Kahveci, İnanç Uysal, İslam Özkan, İsmail Saymaz, Kemal Göktaş, Masum Gök, Mehmet Bal, Mehmet Tezkan, Merdan Yanardağ, Miyase İlknur, Murat Ağırel, Murat Karan, Murat Yetkin, Nevşin Mengü, Nevzat Çiçek, Nurcan Gökdemir, Orhan Uğurluoğlu, Özlem Akarsu Çelik, Emre Kongar, Sertaç Eş, Seyhan Avşar, Taha Akyol, Timur Soykan, Uğur Dündar, Yaşar Aydın, Yavuz Oğhan, Yavuz Selim Demirağ, Yıldız Yazıcıoğlu, Zübeyde Sarı, Mustafa Balbay, Mustafa Kurdaş, Hilal Köylü, Orhan Bursalı, Umut Taştan, Alican Uludağ, Namık Koçak, Özlem Gürses, Yalçın Doğan.
• Hukukçular: Celal Ülgen, Afşin Hatipoğlu, Bülent Yücetürk, Ruşen Gültekin, Figen Çalıkuşu, Gürkan Çakıroğlu, İlhan Cihaner, Mehmet Saral, Muzaffer Nerse, Hasan Sınar, Salim Şen, Gamze Pamuk.
• Araştırmacı/Akademisyen: Can Selçuki, Ceren Kumbasar Mumay, Güven Gürkan Öztan, Berk Esen, Can Kakışım, Haldun Solmaztürk, İbrahim Uslu, Eren Aksoyoğlu, Erol Mütercimler, Mehmet Ali Kulat, Mehmet Yaşar Altındağ, Oğul Aktuna, Mithat Baydur, Öner Günçavdı, Sait Yılmaz, Ersin Kalaycıoğlu, İpek Özkal Sayan, Semih Turhan, Sezin Öney, Suat Özçelebi, Seda Demiralp, Osman Sert, Burak Cop, Barış Övgün, Necati Özkan, Tacire Bektaş, Tayfun Atay, Onur Alp Yılmaz, Gülgün Erdoğan Tosun.
• Siyasetçiler: Özgür Özel, Deniz Yavuzyılmaz, Gökhan Günaydın, Ali Mahir Başarır, Sezgin Tanrıkulu, Murat Bakan, Yunus Emre, Özgür Karabat, Cumhur Uzun, Ali Öztunç, Mustafa Adıgüzel, Mahir Polat, Ümit Özdağ, Müsavat Dervişoğlu, Uğur Poyraz, Turhan Çömez, Buğra Kavuncu, Ahmet Davutoğlu, Selçuk Özdağ, Ali Babacan, Erkan Baş, Levent Tüzel, Sevda Karaca, Alper Taş, Remzi Çayır, Hüseyin Baş, Salih Uzun, Cem Toker, Doğan Aydal, Ahat Andican, Aytun Çıray, Bahattin Yücel, Ali Haydar Fırat, Emin Şirin, Fikri Sağlar, Gülay Yedekçi, Mustafa Böğürcü, Nazif Okumuş, Önay Alpago, Bahadır Erdem, Turan Aydoğan, Yavuz Ağıralioğlu, Yavuz Değirmenci, Gaye Usluer, Nesrin Nas, Ufuk Söylemez, Gülistan Kılıç Koçyiğit.
• Diğer: Türker Ertürk (emekli amiral), Hanefi Avcı (emekli polis müdürü), Ömer Zengin (Sinan Ateş’in arkadaşı).

Derken dün itibariyle söze MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de girdi. En son 24 Haziran’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında kameralar karşısına geçen Bahçeli bu sefer kara kaplı dosyasıyla mikrofon başındaydı.

Siyasetçinin ‘kara kaplı dosya’ tercihi ima ettiği anlam nedeniyle ayrıca dikkati çekiyordu. Bir zamanlar kadılar hüküm vermek için ‘kara kaplı kitaba’ bakardı.

Konuyla ilgili sözlerine “Bazı çevreler 2024 yılı içinde Milliyetçi Hareket Partisi’ne karşı çok büyük haksızlıklar iftiralar yalanlar hakir görmeler suçlamalarda bulunmuşlardır. Bunların toplamı 154 kişidir” diye başlayan Bahçeli şöyle devam etti:

“Milliyetçi Hareket Partisi olarak basın mensupları olan değerli kardeşlerime bu gerçeği hatırlatmak istiyorum. Sizlerle çok zaman beraber oluyoruz ama televizyonda ayrıldığımız şahsiyetler var. Onları kabul etmekte zorlanıyoruz ama yakın takip altındayız. Şu görmüş olduğunuz liste kimin hangi gün hangi saatte hangi programda nasıl konuştuklarının kimlerle konuştuklarının, MHP’ye hangi hakaretleri yaptıklarının toplamıdır. Bu dosya elimizdedir. Günü geldiğinde bu dosya eyleme de geçecektir. Eylem hukuki nitelikte olacaktır. Bizi hedef gösteriyorlar saçmalığından da korkaklığından da kendilerini kurtarsınlar. Onlarla muhatap olmayı dahi kabul etmeyiz ama hukuk zemininde mutlaka hesaplaşacağız.

Bizlere her türlü hakareti yapıyorlar iftira ediyorlar olayları olduğundan fazla abartıyor ve saptırıyorlar. Konuşmaması gerekenleri konuşmaya mecbur ediyorlar. Bütün bunları dikkate alarak sizler cevap verdiğinizde bakınız bizi hedef gösteriyor diyorlar. Bizim hedefimi adalettir kendileri muhatabımız dahi değildir.”

MHP’nin sevmediği siyasetçi, gazeteci ve akademisyenler dilekçede

‘Ekonomik kriz iddiası deli saçması’

Bahçeli’nin gündeminde ana muhalefet partisinin Türkiye ekonomisine ilişkin eleştirileri de vardı. CHP lideri Özgür Özel’in sözleri için “Tarihin en ağır ekonomik krizinin yaşandığını iddia etmesi ülkesine itibar etmeyen bir siyasetçinin deli saçmasıdır. Dezenflasyon süreci her geçen gün etkisini göstermektedir” diyen siyasetçi, şöyle devam etti:

“Kredi derecelendirme şirketleri ekonomi ivmesini teyit etmesi sevindirici gelişmedir. İstismar edilen emekliler sosyal ve insani seviyeye kavuşacaktır. Cumhur İttifakı’nın ortak gayesi budur. CHP başkanının ‘her çiftçiye bedava traktör’ vaadi ile ‘altın’ sözü tam aldatma ve bir siyasetçinin kuyruklu yalanı olarak hafızalarda yerini korumaktadır. Dar ve orta gelirli vatandaşlara destek verilmesi sosyal devlet anlayışının gereğidir.

CHP’nin tek yaptığı bol keseden atıp tutmaktadır. Gündemi değiştirme hevesleri kursaklarında kalmaktadır. Kimliksiz ve köşesiz partinin kozmik odası işgale uğramış, karar bünyesi komaya girmiştir. Yumuşama dayatması altında Türkiye’nin ilkelerinden uzaklaşması, ihanetin aklanma uğraşları stratejik olarak karşımıza çıkmakta. Rotasını kaybeden CHP’nin yumuşama çağrıları baldıran zehrinden başka şey değildir. Mustafa Akıncı ziyareti akıl tutulması kadar kutlamalara gölge düşürmüştür. CHP, egemenlik çıkarlarımızda çarpıklık içindedir.”