Yargıtay’dan emsal karar: Eşlerin mal varlığı yetkisine sınırlama getirilebilir
TİP milletvekili ve Gezi Davası tutuklusu Can Atalay'ın tahliye talebinin reddedilmesi kararına karşı avukatlarınca yapılan itiraz da Yargıtay 4. Ceza Dairesi tarafından reddetti. Yargıtay 4. Daire üyesi Özgür Cevahir karara muhalefet şerhi düştü.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) milletvekili seçilen Gezi Davası tutuklusu Can Atalay’ın tahliye talebinin reddedilmesi kararına karşı avukatlarınca yapılan itirazı reddetti.
Gezi Davası’nda 18 yıl hapis cezası verilen Atalay’ın tutukluluk halinin devamına ilişkin Yargıtay 3. Ceza Dairesince verilen karara yapılan itirazı karara bağladı.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin verdiği kararı hukuka uygun bulan Daire, Atalay’ın avukatları tarafından yapılan itirazın reddine hükmetti.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin, tahliye isteminin reddine ilişkin 13 Temmuz’da verdiği kararı şöyle:
“Sanığın üzerine atılı cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme suçunun Anayasa’nın 14. maddesi kapsamında yer alması ve soruşturmasına seçimden önce başlanmış olması dikkate alındığında, Anayasa’nın 83. maddesinin ikinci fıkrası ikinci cümlesi uyarınca yasama dokunulmazlığından faydalanamayacağı kanaatine varılmakla, yargılamanın genel usul hükümlerine göre devam etmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.”
Yargıtay 4. Daire Üyesi Özgür Cevahir karara muhalefet şerhi düştü.
Cevahir, muhalefet şerhinde “Netice olarak milletvekili seçilmesinden ve genel olarak yasama dokunulmazlığına sahip olmasından sonra yargılanmasına devam edilerek mahkûm edilmesinin başvurucunun Anayasa’nın 67. maddesi ile korunan haklarını ihlal ettiği ve ihlalin yasama dokunulmazlığının, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma haklarının korunmasına ilişkin temel güvencelere sahip, belirliliği ve öngörülebilirliği sağlayan anayasal veya yasal bir düzenlemenin bulunmamasından kaynaklandığı’ sonucuna ulaşılmıştır.
AİHM’nin aradığı kanunilik ölçütünün somut olayda gerçekleşmemesi, Daha önceden benzer olay nedeniyle Anayasa mahkemesinin verdiği Gergerlioğlu kararında ulaşılan Anayasanın 14. maddesindeki sınırlamanın belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerini sağlayamadığı sonucu da göz önüne alınarak sanık Şerafettin Can Atalay’ın Milletvekili seçilmekle birlikte Anayasanın 83/2 maddesinde düzenlenen ve yargılama engeli olan yasama dokunulmazlığına sahip olması nedeniyle Anayasa’nın 83/2 maddesi uyarınca tutuklanamayacağından tahliyesine karar verilmelidir” diyerek, Yargıtay 4. Dairesi’nin itirazın reddi kararına muhalif olduğunu belirtti.