Depremlerden sonra istifa eden tek Ak Partili siyasetçi
CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer "PKK/KCK terör örgütünün mensup ve faaliyetlerinin tespit edilmesine yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında" gözaltına alındı. AK Parti MKYK üyesi Orhan Miroğlu "Zamanlaması manidar" dedi.
Ana muhalefetin 31 Mart 2024’te İstanbul başta olmak üzere Türkiye genelinde haritayı kırmızıya boyadığı yerel seçimlerde yüzde 49.05 oy alarak Esenyurt Belediye Başkanlığı’na seçilen Prof. Dr. Ahmet Özer sabaha karşı gözaltına alındı. Bu operasyonun MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 1999 yılından beri İmralı’da tutuklu bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Meclis kürsüsünde örgütün lağvedildiğini açıklamasını teklif ettiği bir ortamda düzenlenmesi dikkati çekiciydi.
Üstelik Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da günlerce sessiz kaldıktan sonra 29 Ekim’de, yani Cumhuriyet Bayramı’nda ittifak ortağına destek vererek “Yaklaşımı önyargısız değerlendirilmeli” diyordu. Birçok siyaset bilimci ve siyasetçiye göre ‘operasyonun zamanlaması manidar.’
Mevcut görünümü özetledikten sonra detaylara geçelim.
Esenyurt’ta beş sene önce Kemal Deniz Bozkurt’la kazanan CHP, 2024 yılına gelindiğinde ilk etapta Ali Gökmen’le yarışa girmiş, ilerleyen süreçteyse DEM Parti’yle sağlanan ‘kent uzlaşısı’ kapsamında onun adaylığını çekerek Özer’i sahaya sürmüştü.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 30 Ekim’de Özer’in “PKK/KCK terör örgütünün mensup ve faaliyetlerinin tespit edilmesine yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında” gözaltına alındığını duyurdu.
Başsavcılığın açıklamasında, belediye başkanının 10 yıldır izlendiği, terör örgütüyle ilintili suç kayıtları olan 694 kişiyle irtibata geçtiği, bunların başında PKK’nın Avrupa’daki yöneticilerinden KONGRA-GEL Eş Başkanı Remzi Kartal’ın yer aldığı bildirildi.
Kartal 28 Ekim 2015’ten bu yana İçişleri Bakanlığı’nın ‘en çok aranan teröristler’ listesinde kırmızı kategoride bulunuyor ve savcılığa göre Özer, Kartal’la farklı zamanlarda 14 kez görüşmüş.
Terörle mücadele ekiplerince ablukaya alınan belediye binasında ve Özer’in evinde saatlerce arama yapıldı. Soruşturmayla ilgili gizlilik kararı alındı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel kişisel X (eski adıyla Twitter) hesabında süreci yakıntan takip ettiğini vurgulayarak “Yıllarca kamuda ve akademide üst düzey görevlerde bulunmuş, daha altı ay önce aday olurken ilgili makamlardan temiz kağıdı almış, girdiği seçimlerde Esenyurtlu seçmenlerin büyük teveccühüyle göreve gelmiş bir bilim adamı, kanaat önderi ve siyasetçiye yapılan muamele haksız, iddialar temelsizdir” mesajını paylaştı.
Peşinden “Bu yaşananlar son birkaç haftada yaşananlardan bağımsız değildir. Çirkin oyunu, büyük kumpası görüyoruz. Ne parçası oluruz ne de size teslim oluruz” diye konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu da Özel’e benzer şekilde süreci titizlikle takip ettiklerini söyledi. “Devlette görev yapmış, üniversitelerde dekanlıktan rektör yardımcılığına kadar üst düzey çalışmalarda bulunmuş Sayın Özer, kıymetli bir biliminsanı ve yerel yöneticidir. Türkiye, siyasilere, biliminsanlarına karşı sabah ev baskınlarının yapıldığı bir ülke olmaktan çıkmalı” dedi.
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik bunlara ek olarak Halk TV yayınında şu bilgileri verdi:
“Ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Prof. Dr. Ahmet Özer bu sabah erken saatlerden itibaren evine emniyet yetkilileri tarafından gidilmiş ve kendisi Vatan Caddesi’nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. Belediye binasına da girilmiş durumda. Kapılar zorlanarak makam odaları açılmış. Biz de ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Bütün bu yaşananları operasyon olarak adlandırıyoruz. Milletvekillerimiz ve genel başkan yardımcılarımız şu anda Emniyet Müdürlüğü’ne gidiyor.”
AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi Orhan Miroğlu’nun paylaşımı da ilgi çekiciydi:
“Sorgulama sürecinden önce yorum yapmayalım, ama şunu da söylemeden geçmeyelim: Cumhurbaşkanı’ndan, bugünkü grup toplantısında, Devlet Bey’in çağrısına yönelik daha net açıklamalar beklenirken yaşanan bu gözaltının zamanlaması çok manidar.”
Partinin bir dönem ağır topları arasında yer alan eski bakanlardan Hüseyin Çelik de teknik takibin 10 yıldır yapıldığına işaret ederek “Ahmet Özer saygın bir bilim adamı ve onlarca kitabı olan bir aydındır. Sabahın köründe gözaltına alınmasını doğru bulmuyorum. 10 yıllık bir takipten söz ediliyor. Bu arkadaş, Belediye Başkanı olmadan Rektör’dü. Rektörken görüşmek suç değil mi? Niçin şimdi?” diye sordu.
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, Özer’in ‘kent uzlaşısı’ ile seçildiğini hatırlayıp Erdoğan’ın sözlerine gönderme yaparak “Gözaltına alınması bir tesadüf değil. Son gelişmeleri ‘önyargısız değerlendirmek’ için bu yöntemlerden vazgeçilmesi gerekir” ifadesini kullandı:
“Halkların iradesiyle seçilen Ahmet Özer’in hedef alınmasıyla verilmek istenen mesaj açıktır. Belli ki, Esenyurt Belediye Başkanı’nın kapsayıcı belediyecilik anlayışından, Kürt kimliğine ve kültürüne dönük çalışmalarından rahatsız olanlar yine iş başında. Esenyurt Belediyesi’ne yönelik bu saldırıya son verilmeli, Esenyurt Belediye Başkan’ı Ahmet Özer serbest bırakılmalıdır. Bu irade gaspına kimse seyirci kalmamalıdır.”
Prof. Dr. Ahmet Özer, 1960 yılında Van’da doğdu.
1986 yılında Hacettepe Üniversitesi felsefe bölümünden mezun oldu; sosyoloji bölümünde de yan dal yaptı.
1995 yılında Hacettepe Üniversitesi’nde “GAP’ın Sosyoekonomik ve Politik Boyutları” çalışması ile doktor unvanını aldı; yüksek lisans ve doktora tezleri kitap olarak yayınlandı.
1980’li yılların sonunda DPT (Devlet Planlama Teşkilatı) bünyesinde sürdürülen ve merkezi Şanlıurfa’da bulunan GAP Projesi’nde uzman sosyolog olarak çalıştı.
Kürtlerin siyasi kimliği ile ilgili sosyolojik ve kamusal çalışmalarda yer aldı.
Sonraki yıllarda çok sayıda üniversitede öğretim görevlisi olarak çalıştı, idari görevlerde de yer aldı.
Dördü roman, biri göç konusunu işleyen film senaryosu olmak üzere 38 kitabı bulunuyor.
2024 yılında Esenyurt Belediye Başkanı seçildi.
Öte yandan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunca başlatılan ve Özer’in de gözaltına alındığı soruşturmada terör örgütünün gençlik yapılanması ile siyasal alan yapılanması içerisinde faaliyet yürüttüğü öne sürülen 25 kişi için operasyon düzenlendi.
18 kişi gözaltına alındı. Diğer 7 kişinin yakalanmasına yönelik çalışmalar yapıldığı öğrenildi.