Yeniden Refahlılar AK Partili başkanı yuhaladı: Boş boş bağırmayın
Seçim süreci boyunca muhalefete “terör” ve “dış güçler” suçlamaları yönelten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kez Kılıçdaroğlu’nu “koltuğunu kaybetme korkusuyla zehirli bir siyaset dili kullanmakla” itham etti.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin 2.tura sarkması nedeniyle siyasetin temposu düşmüyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün AK Parti İstanbul İl Başkanlığı’ndaki istişare toplantısında konuştu. Basına kapalı gerçekleşen toplantıdan edinilen bilgiye göre Erdoğan burada seçim sürecini değerlendirdi ve ikinci tur için mesajlar verdi.
Toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “14 Mayıs gecesinden itibaren muhalefetin buram buram provokasyon kokan mesajları, önümüzdeki sürecin nasıl geçeceğini gösteriyor. CHP Genel Başkanı, koltuğunu kaybedeceğini anladıkça daha da çirkinleşmekte, zehirli bir siyaset diline sarılmaktadır. Kendi dipsiz karanlığına, ülkeyi ve milleti de sürüklemeye çalışmaktadır. Biz, bu oyuna asla ve asla gelmeyeceğiz. Duruşumuzu bozmayacak, soğukkanlılığımızı muhafaza edeceğiz” dediği öğrenildi.
“Son 21 yıldır olduğu gibi kendi işimize bakacağız, kendi gündemimize odaklanacağız” diyen Erdoğan’ın “Milletimizin karşısına yine hizmetlerimizle, eserlerimizle ve projelerimizle çıkacağız. Gönüller fethetmenin, yeni bir insanımızı daha saflarımıza katmanın peşinde olacağız. Elbette tüm bunları yaparken seçim günü sandıklara sahip çıkmayı da ihmal etmeyeceğiz. Hiçbir vatandaşımızın oyunun zayi olmasına, gasp edilmesine, sandık başı oyunlarıyla yok sayılmasına fırsat vermeyeceğiz. Yükümüz ağır, mesuliyetimiz büyük, görevimiz zordur. Buradaki her bir dava arkadaşımızın vazifesine dört elle sarılacağına yürekten inanıyorum” ifadelerini kullandığı belirtildi.
Partisinin il örgütü toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen İstanbul Ulaşım Sektörü Buluşması’na katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada, “Allah’ın izniyle ikinci turda rekor bir oy ve oranla milletimizin bize Cumhurbaşkanlığı görevini tekrar 5 yıllığına tevdi edeceğine inanıyoruz. Niye kendimizden bu kadar eminiz biliyor musunuz? Çünkü bizim kimseyle pazarlığımız yok. Milletle inatlaşarak, millete hakaret ederek, milleti tehdit ederek siyaset olmaz. Depremzede vatandaşlarıma hakaret ederek siyaset olmaz. İnşallah 28 Mayıs’ta öyle bir zafer elde edelim ki, 29 Mayıs fethini hep birlikte kutlayalım” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizler için gerekirse tüm dünyayı karşımıza alırız. Türkiye’nin 14 Mayıs seçimleri çok partili siyasi hayatımızdaki en önemli sınamalardan biri olmuştur. Ülkemiz çok uzun bir aradan sonra ilk defa iki ittifaklı, iki adaylı bir seçim yaşadı. Cumhur İttifakı ile CHP’nin öncülüğündeki koalisyon masası ittifakının nasıl ortaya çıktığını herhalde anlatmaya gerek yok. Karşımızdaki adaya kimlerin destek verdiğini, kimlerin yol verdiğini sizler çok iyi biliyorsunuz. Buna rağmen 2 milyon 520 bin farkla geride kalınca nasıl zıvanadan çıktıklarını, sağa sola nasıl tehditler savurduklarını hep birlikte gördük. Bölücü terör örgütü ve ona sırtını dayayan parti, ikinci tur için CHP Genel Başkanı’na desteğini hemen açıkladı. Koalisyon masasının kendi içinde hesaplar biraz karışık. Hava biraz dumanlı ama olsun en azından bölücü örgütün desteğini sağlama aldılar. Bunu örtmek için de Kılıçdaroğlu hemen çıkıp siyasette seviyeyi daha da düşürmeye, insanlarımızı kutuplaştırmaya başladı. Helalleşme tiyatrosunun yerini bir günde faşizmin en ilkel, en nobran, en rezil hali aldı. Halbuki hiçbir kılıf bu minareyi örtmeye yetmez” diye konuştu.
Seçimler nedeniyle bir süredir siyasilerin kullandığı sert dil ise toplumsal kutuplaştırmayı ve istenmeyen şiddet olaylarının gün be gün yaşanmasını beraberinde getiriyor.
Önceki gün Tokat’taki şehit cenazesinde seçim sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefeti ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu terörle, PKK ile ilişkilendiren söylemleri acı meyvesini vermiş ve öfkeli bir kalabalık CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in çelenklerini parçalamıştı.
Dün ise Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu’nu “zehirli bir dil” kullanmakla suçladığı saatlerde Kütahya’da seçim çalışması yapan CHP’liler saldırıya uğradı.
Kütahya Merkez’de Fatih Mahallesi’ndeki pazar yerinde, 28 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu için çalışma yürüten CHP Kadın Kolları üyeleri, pazarcı olduğu iddia edilen bir grup tarafından darp edildi.
Saldırgan grup CHP heyetinin broşürleri yırtıp aralarında 70 yaşında kadınların da bulunduğu heyete saldırdı. Söz konusu saldırıda iki kişi yaralandı. Konuya ilişkin Cumhuriyet’e açıklamalarda bulunan CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, saldırıda yaralanan iki kişinin sağlık durumunun iyi olduğunu açıkladı.
Söz konusu saldırıyı “demokrasiye saldırı” olarak niteleyen Kasap, “Özgür ve demokratik bir ortamda tanıtım yapmamıza engel olup kadın üyelerimize saldırdılar. Hem demokratik haklarımızı gasp edip hem de kadına şiddet uyguladılar” ifadelerini kullandı. Kasap, konuya ilişkin şikayette bulunduklarını ifade ederek sürecin takipçisi olacaklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, akşam saatlerinde sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla da Millet İttifakı’na yüklenmeyi sürdürdü. Deprem bölgelerinden Ak Parti’ye yüksek oy çıkması üzerine CHP’li belediyelerin bölgeye seferber ettiği imkanları geri çektiğine dair iddiaları yeniden gündeme getiren Erdoğan, “Daha düne kadar depremzedelerimize “bedava ev” vadediyorlardı, bugün aynı insanları utanmadan kapı dışarı ediyorlar” ifadelerini kullandı.
Koalisyon masasında hesaplar biraz karışık, hava biraz dumanlı ama olsun; en azından bölücü örgütün desteğini sağlama aldılar.
Bunu örtmek için de CHP Genel Başkanı hemen çıkıp siyasette seviyeyi daha da düşürmeye, insanlarımızı kutuplaştırmaya başladı.…
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) May 18, 2023