İki tarafa da sorduk: İYİ Parti’den AK Parti’ye geçen vekilin fabrikası için polis mi görevlendirildi?
Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Kasım Gülpınar Yeniden Refah'tan ayrılmadan önce kentte anket yaptırdığını ve "AK Parti'ye geçme" diyenlerin oranının yüzde 73 olduğunu söyledi.
Uzun yıllar görev yaptığı AK Parti’den 31 Mart’ta düzenlenen yerel seçimler öncesi istifa ederek Yeniden Refah’a katılan Mehmet Kasım Gülpınar’ın ‘bağımsızlık’ hamlesinden sonra başlayan tartışma sürüyor.
Gülpınar’ın iktidar partisinden istifa nedeni yönetimin onun yerine Zekeriya Beyazgül’ü aday göstermesiydi. Sokağın kendisini Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görmek istediğini savunan Gülpınar sonunda Yeniden Refah çatısında yarışa girdi. Sandığa giden süreç çekişmeliydi. Şehir muhafazakar yapısı nedeniyle AK Parti’nin kaleleri arasındaydı.
Ayrılığın ilk günlerinde geri dönüşün söz konusu olmayacağını dile getiren Gülpınar propaganda sürecinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la da karşı karşıya gelmiş, eski ‘dava arkadaşı’ onu şu sözlerle eleştirmişti
“Arkasına saklanıp bireysel hesapları peşinde koşanlardan olmadık. Hepimiz beşeriz, elbette eksiklerimiz, hatta hatalarımız çıkabilir. Şehrimize kazandırdıklarımızı kimse inkâr edemez. Büyükşehir ve ilçe adaylarımızı da bu hüsnüniyet ile belirledik. En az kırgınlığa yol açacak, katkı verecek isimlerle 31 Mart’ta sizlerin huzuruna çıkmaya çalıştık. Geçmişte bizimle yol yürüyüp de yolunu değiştirenlerin tercihi kendilerini ilgilendirir. Boşa harcayacak enerjimiz yok, işimize bakacağız. Herkes siyasetçi olur ama devletçi olamaz. Hep birlikte işimize bakacağız.”
Gülpınar’sa bu sözlere karşılık iktidar partisinin liyakatsız kadrolar tarafından ‘kuşatıldığını’ savunmuştu.
31 Mart 2024’te kentin rengi sarıdan yeşile döndü. Kasım Gülpınar yaklaşık 47 bin oy farkla kazandı. Ancak tartışma bitmedi. Genellikle belediye meclisinde sınırlı kalan polemikler geçen temmuz ayında Türkiye genelinde konuşulur hale geldi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum kentte toplantı düzenleyecekti. Gülpınar da ilk programa göre onun yanında oturacaktı. Fakat son anda yeri değiştirildi ve arkalara alındı. Belediye başkanıyla partisinin tepkisi hayli sertti. Yaşananları ‘ilkellik’ olarak tanımlıyor, Ankara’nın buna sessiz kalmaması gerektiğini belirtiyorlardı.
Bu sırada şehirdeki ‘transfer’ yarışı iyiden iyiye hızlanmış, bir ‘al ver’ rallisine dönmüştü. AK Parti Yeniden Refah’tan, Yeniden Refah AK Parti’den birçok belediye meclisi üyesi transfer etti. Gözler bir kez daha Gülpınar’a çevrildi. O da AK Parti’den teklif aldığını, tabiri caizse ‘düşünme aşamasında’ olduğunu anlattı:
“Ben seçim süreci öncesinde ve sonrasında da Sayın Cumhurbaşkanı’na olan saygı ve sevgimi ifade ettim. Sayın Cumhurbaşkanı’nı AK Parti’den ayrı tuttum. Evet AK Parti’den kırgın ayrıldım, ama Sayın Cumhurbaşkanı ile muhabbetimde hiçbir eksilme olmadı. Yeniden uzun yıllar siyaset yaptığım AK Parti’ye katılmam noktasında temaslar oldu. Bir bakanımız nabzımı yokladı. Ben de halka rağmen siyasetin olmayacağını ifade ettim. Halkımızın nabzını tutacağız, halk bizi nerede görmek istiyorsa orada oluruz. Hayırlısı olsun.”
25 Eylül’de yerel bir TV kanalının canlı yayınına katılan Gülpınar istifa nedenine ilişkin soruya “Bence artık çok uzatmamak lazım, ama bir türlü bazı şeyleri anlatamadık herhalde. Temel sorunun kurumsallaşma yönünde olduğunu, istişare eksikliği olduğunu ve geleceğe dair bir ümit ışığı yakacak herhangi bir siyaset anlayışının olmadığını gördüğümden dolayı böyle bir karar aldığımı defalarca vurguladım” yanıtını verdi.
Artı Gerçek’in haberine göre Yeniden Refah’tan ayrılmadan önce bir anket yaptırdığını söyleyen Gülpınar şöyle konuştu:
“Ben bir anket yaptırdım evet, doğrudur. Ankete gerek yoktu aslında, her şey çok açık ve netti. Fakat bilimsel bir kimlik kazandırmak, teyit edebilmek amacıyla anket yaptırdım. Tek soru sordum, soru çok basit. ‘Kasım Gülpınar AK Parti’ye geçsin mi, geçmesin mi?’ Bitti. Ortada Refah Partisi yok, neden hâlâ anlamamakta ısrar ediyorlar. Bu neden anlaşılmıyor, çok mu zor? Bize gelen verilerde yüzde 73 ‘AK Parti’ye geçmesin’ dedi. Herkesin önemsediği tek şey var, ‘AK Parti’ye geçecek mi, geçmeyecek mi?’ Tek soruluk bir anket, bu kadar açık.”
Sözlerinin devamında AK Parti’yi öven Gülpınar şunları söyledi:
“Hiçbir partinin kurumsal yapısını içine girmedikten sonra bilemeyiz. Evet, AK Parti’yi ben de eleştiririm, halen bazı konularda eleştirmeye de devam ediyorum. Fakat şunu ben net iddia ediyorum; Bence AK Parti aslında Türkiye’nin en kurumsal yapılarından biri, particilik ve siyaset anlamında. Bu kurumsal yapıyı kötü ya da farklı bir niyetle kullanırsınız o ayrı konu ama kurumsal açıdan şu anda AK Parti bana göre Türkiye’nin en kurumsal yapısına sahip bir siyasi parti. 22 senedir iktidardan olan bir partiden bahsediyoruz, bundan doğal bir şey olamaz.
Herhangi bir övgü falan o açıdan değil, öyle yorumlanmasın. 22 yıldır iktidarda olan bir parti tabii ki yeni kurulmuş bir parti ile kurumsal anlamda eşdeğer olmayacak. O kurumsal yapıyı birileri kendi menfaati doğrultusunda kullanmaya kalktı. Kurumsal yapılar da yozlaştırılabilir, erozyona uğrayabilir. Siz yanlış yaptıkça o yapı erozyona uğrar. Kaldı ki, biz bunu yaşadık zaten o süreçte. AK Parti’den sonra gideceğiniz partinin onun kadar kurumsal olamayacağını bilerek gidiyorsunuz.”
Gülpınar temmuz ayında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile Urfa’da, ağustos ayında Dolmabahçe Sarayı’nda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüştükten sonra 2 Eylül’de Yeniden Refah’tan istifa etmişti.
Gülpınar’ın AK Parti’ye katılacağı, kabinede yapılacak değişiklikle Tarım ve Orman Bakanı olacağı ileri sürülüyor.