Kılıçdaroğlu resmen açıkladı: İstanbul adayımız İmamoğlu
Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Halk TV Lider Masası programında Bengü Şap Babaeker ve İsmail Küçükkaya'nın gündeme dair sorularını yanıtlayarak AK Parti'de 17 bakanın milletvekili adayı olma durumunu "Dokunulmazlık kazandırmak için" şeklinde değerlendirdi.
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na göre Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bütün bakanlarından milletvekili adayı da olmalarını istemesinin nedeni, ‘Bu kişilere dokunulmazlık kazandırmak.’ Kılıçdaroğlu, ‘Ben, bakan olmak isteyen arkadaşlarımdan milletvekili adayı olmamalarını istedim’ diyor.
Anayasaya göre milletvekilleri bakanlık yapamıyor. O yüzden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kabinesine giren Berat Albayrak, Abdülhamit Gül, Lütfi Elvan, Mevlüt Çavuşoğlu gibi bazı isimler milletvekilliğinden istifa etmiş, bu yüzden Ak Parti’nin Meclis’teki sandalye sayısı azalmıştı.
14 Mayısta yapılacak seçimde parlamentodaki dengenin çok hassas olması muhtemel. O yüzden CHP lideri kendisinin Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde milletvekili kaybetmek istemiyor, potansiyel bakan adaylarının milletvekili adayı olmasını engelliyor. Buna karşılık Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mevcut bütün bakanlarının milletvekili olmasını teşvik ediyor ve bu duruma gelecek olası eleştirileri göğüslemek için de ‘Bizde bakanlık yapacak çok isim var’ diyor.
CHP’nin A takımındaki isimlerden Bülent Kuşoğlu, Selin Sayek Böke, Gürsel Tekin, Onursal Adıgüzel, Seyit Torun, Engin Özkoç ve Ahmet Akın adaylık başvurusu yapmamıştı.
CHP lideri ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kılıçdaroğlu, dün akşam Halk TV ekranlarında yayımlanan Lider Masası programında Bengü Şap Babaeker ve İsmail Küçükkaya’nın gündeme dair sorularını yanıtladı.
İYİ Parti’den Kılıçdaroğlu’nun adaylığı için grup kararı: Ama bir fire var
Kılıçdaroğlu AK Parti’de 17 bakanın milletvekili adayı olmasını nasıl değerlendirdiği sorusuna “Dokunulmazlık kazandırmak için” diye yanıt verirken partisine “Bakan olmak isteyen arkadaşlar milletvekili olmasın” dediğini söyledi.
Kılıçdaroğlu programda çeşitli konularda görüşlerini aktardı. Bunlardan bazıları şöyle:
-Ben bu iktidara güvenmiyorum Ankara’nın ortasında Sinan Ateş cinayete kurban gitti. Kimse konuşmuyor. Olayı örtmeye başka yere çekmeye çalışacaklar. Aileye söz verdim. Biz gerçek katiller bulunana kadar biz bu işin takipçisi olacağız. Bir kişinin burnu kanadığında kıyameti kopartıyorlar; bir akademisyen öldürülüyor susuyorlar. Vurulan bir başkası da olabilirdi. Bu işin araştırılması soruşturulması gerekiyor. Güç yargıya savcıya baskı yapıyor. Buradan polise de savcıya da sesleniyorum cesaretli olun. Davanızı açın biz takipçiniz olacağız. Delil kararttığınız andan itibaren katilleri koruyorsunuz demektir. Umarım böyle bir şey yoktur. Siz tuttuğunuz tutanağı imha ediyorsanız bu büyük suçtur. Tutanağı tutanlar da, imha edenler de hayatta. Tutanak polisin namusudur. Bunların hepsi çıkacak.
-Devlete barışı getirmeyeceksem ben neden cumhurbaşkanlığı yapayım? Bütün güçler ve beşli çeteler böyle bir adamı istemiyor. Bunların devletten beslendiklerini biliyorum. Bunlar elbette beni istemezler bir kez temiz bir adam gelsin istiyor millet. Vatandaşı düşünen, cebini düşünmeyen bir adam istiyor. Ben milletin sağduyusuna güveniyorum. O, 418 milyar doları alıp Türkiye’ye getireceğim.
-Hiçbir uluslararası mahkeme bir devletin soyulmasına evet dememiştir. Biz intikamla değil hukuk neyi gerektiriyorsa o kurallar çerçevesinde bu parayı alıp getireceğiz.
-Buradan giden paraların nerelere gittiğini herkes biliyor. O ülkeler de biliyor. Bütün bunların hesabı kitabı tutuluyor, çıkartacağız. Bugün milli gelirde düşüş var. Bu paralar nereye gitti? Bunları aydınlatacağız.
-Onun için çeteler benimle uğraşmak isterler. Onlara bir şey sormayacak, yeni ihaleler verecek, bir adam isterler ama bu dönem bitecek artık bu ülkede. Şeffaf olacağız. Siyasete giren insanın zenginleşmediği bir dönem başlayacak. Bunu yaparken de Türkiye dünya ile yarışacak.
-Siz en düşük emekli aylığını 7 bin 500 yapıyorsanız, buna paralel olarak diğer maaşları da arttırmak zorundasınız. 7 bin 500 lira açlık sınırının altına bir para. Dul ve yetimler burada önemli bir nokta. Onları ne kadar arttırdılar? Bu maaşlar bölünüyor bunları da en az 5 bin arttırmalılar.
-Deprem olduğunda Kahramanmaraş milletvekilimiz büyük bir yıkım olduğunu söyledi. Vali ve belediye başkanlarını aradım geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Parti ayırmadan onları aradım. Ertesi gün deprem bölgesine gittim felakete canlı olarak tanık olduk. Hiç unutmuyorum; Kahramanmaraş’tan iki küçük kız çocuğu geldi, ‘Babam enkazın altında çıkaramıyoruz’ dediler. Ben Ankara Büyükşehir Belediyesi ekiplerinden bakmalarını rica ettim ama o babanın vefat haberini bana verdiler. Bu tip olaylar çok oldu.
-Onun dışında Kahramanmaraş, Adana, Hatay’a geçtik. Hatay bu felaketi çok ağır yaşadı. Şehre girerken tırların üzerinde hep vinçler gördük ama hep vinç talebinde bulunuyorlardı. Sonra öğrendik ki vinç vardı ama asker ve arama kurtarma ekibi yoktu bölgede.
-Ekmek ve su bile yoktu. Çadır çok büyük sorundu. Dışarı buz gibiydi. Akaryakıt bulmakta zorlanıyorlardı. Enkazların başında ‘Devlet nerede?’ diye bağıran anneler babalar çocuklar gördük. Çok acıydı.
-Başlangıçta CHP’li belediyelere engel olundu zorluk çıkarıldı. O koşullarda bir kişiye bir bardak su bile vermeniz çok büyük önem taşırken bunlar da oldu. Çocukca işler oldu. Orada herkes can derdindeyken A partisi B partisi mi olur? Orada ayrımcılık mı yapılır? Bunlarda devlet yönetimi yok. Her şey bizim diyorlar.
-Kıbrıslı gencecik sporcular hayatlarını kaybettiler. Enkazın başında aileleri vardı ama Türkiye’den enkazı kaldıracak insan bulamadılar. Her birini tek tek ziyaret ettik. Acı olan ne biliyor musunuz? Türkiye Cumhuriyeti, Kıbrıs’a başsağlığı dilemedi. Benim ne yapmamı istediklerini sorduğumda tek kelime söylediler bana: Adalet. Onlara söz verdim. O çocuklar adına biz vakıf kuracağız. O çocuklar adına yüzlerce çocuğa burs vereceğiz.”
-Siyasi otorite almış bu raporları göz ardı etmiş. AFAD’ın raporu var. Askerin afet taburu var. Askere talimat vereceksiniz alana inecek. Askere o talimatı vermiyorsunuz. İnsanlar donarak öldüler. Bütün bunların sorumlusu kim Allah aşkına. Yüzyılın felaketi diyorsunuz yüzyılın katliamı çıktı oraya.
-Kızılay’ı eski ruhuna kavuşturacağız. Kızılay’ı kuruluş amacı ne ise ona uygun hale getireceğiz. Cumhurbaşkanı olduğumda ilk işlerimden biri Kızılay’ı gönüllü olarak hizmet edenlere teslim edeceğim. Siz nasıl olur da Kızılay’ı 5 maaş alan adamlara teslim edersiniz.
Akşener’i masaya döndüren formül: İmamoğlu ve Yavaş’ın cumhurbaşkanı yardımcılığı
-Başka ülkelerde de deprem olunca neden kimseye bir şey olmuyor. 50 bin kişi hayatını kaybetti. Bir kişi çıkıp ben hata ettim, biz hata ettik demedi.
-Diyorlar ki; müteahhit ev yaptı, sen de mezarını satın aldın. Siz depremzedelere yıkılan evleri dükkanları para ile satamazsınız; Anayasaya aykırıdır. Madde, konut hakkı, ‘Anayasa madde 57. Devlet şehirlerin özelliğini ve çevre şartlarını gözetecek çerçevede konuk ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alır.’ Siz fay hattına ev yapılmasına izin veriyorsanız gerekli önlemi almamışsınız.
-Helalleşme nasıl olur? Şöyle olur; ‘Arkadaşlar biz 23 belge düzenledik bu belgeleri de imzaladık. Ben sana evini dükkanını yapacağım. Senden bir kuruş almayacağım ama can kaybı geri gelmez. Gel helalleşelim.’ Böyle olur. İnsanların hayatları gitmiş. Canları gitmiş ama ben sana ev yapacağım. Taksitle satacağım diyorlar. Sözüm söz, evi yıkılan, ahırı dükkanı yıkılan kimseden bir kuruş para alınmayacak. Devlet dediğiniz kurum budur. Sen devlet olarak adama mezar satmışsın bir de diyorsun ki ‘Bana para ver.’
-Bu bölge için 15 Mayıs’tan sonra özel yasa çıkaracağız. Bu bölgeden gidenleri geri getireceğiz. Biz bu bölge için özel bir teşvik yasası çıkarmak zorundayız. Yapılacak olan bir milyon konutun her maddesi bu bölgede üretilecek. Bölge daha da güçlenecek istihdam yaratılacak.
-Mübarek bir aydayız. Depremde yaşanan felaketi ve dramı unutmamak durumundayız. Oralardaki insanlarla bu acıları paylaşıp destek olmak zorundayız. Ramazan ayının ilk cumasında altı lider Malatya’da bir arada olacağız Ekrem Bey ve Mansur Bey de gelecekler.
-Depremzedelerin en yoğun yaşadığı kent Mersin şu anda. Bazıları bulundukları yere kaydını aldılar. Diğerleri geri dönüp oy kullanabilirler. Yara biraz sarıldıktan sonra insanlar haklarını da savunmak istiyorlar. Depremzedelerin oy kullanabilmeleri için özel otobüsler ve destek için çalışıyoruz. Elimizden geleni yaparız. Oy kullanmaları için onları taşıyacağız.
-Kanaatimce seçim birinci turda biter. Siyaset dediğiniz kavga değildir. AKP bunu biz gelince görecek. Şu an AKP ve MHP muhalefeti tamamıyla dışlamış durumunda. Biz geldiğimizde bu olmayacak. Sayın İnce’ye saygı duyarım. Karar kendisine aittir. Fakat bizim amacımız birinci turdan kazanmaktır. Bir günü bir saati bile kaybetmek istemiyoruz. Bazı özel yasaları süratle çıkarmak istiyoruz.
-Kim olursa olsun hakarete karşıyım. Siyaset iyilikle yarışmaktır. Ben partileri ziyaret ettim edeceğim. Beklentim şu; birinci turda seçimi almak ve bu ülkeyi daha çok yormamaktır. Ben bütün partileri ziyaret ederim. Memleket Partisi’ni de ziyaret edeceğim. İnce’nin geçmişe dönüp eleştiri üzerinden bugün bir şeyleri ortaya koymasını çok doğru bulmuyorum. Ama kendisine göre haklıdır. Bizim de hatalarımız elbette olmuştur.
-Her aday oy kullanacak bütün vatandaşların oyuna taliptir. Biz güçlendirilmiş parlamenter sistem içinde bu ülkeyi yönetmek istiyoruz. Kimlik, inanç üzerinden siyaset yapmayan bir Türkiye kurmak istiyoruz biz. Ben tek başıma ülkeyi yönetirim diye bir iddiam hiç olmadı. Devletin kurumları varsa o devlet güçlüdür. Parlamento hangi görevi yapıyor? AKP’li bir ismin Meclis’te çıkıp ülkenin şu sorunu vardır dediğini duydunuz mu? Duyamazsınız.
Demirtaş herkesin konuştuğu soruyu yanıtladı: HDP Kılıçdaroğlu’ndan ne isteyecek?
-MHP teslim olmuş bir partidir. SADAT’a giden benim ama milliyetçi olan onlarmış. Milliyetçilik bu değildir. Sinan Ateş vuruldu. Saray’dan tık yok. Yasalara göre kurulmuş bütün partilere saygımız var. Siyasal partilerin düşmanlaştırılmasını istemem. Erdoğan kaybedeceğini bildiğinden kapı kapı dolaşıyor. Bir siyasi parti lideri koltuğum gitmesin derdinde olursa o lider devleti yönetemez.
-Üniversiteleri açmıyorlar? Neden? savaş döneminde bile üniversiteler açıktı. Biz savaş döneminde miyiz? Korkudan bu. Üniversiteleri açarsak bir şey olur mu? korkusu bu. Üniversiteyi kapatmak bilime sırt dönmektir.
-Türkan Elçi bölgede milletvekili olarak etkin olabilir. Bana göre hem bölge hem Türkiye açısından büyük bir önemi var. Sayın Elçi kabul ederse vekil adayımız olacak.
-Parlamentoda daha çok kadın milletvekili olması lazım. Bizim kadın milletvekili sayımız az, bunu kabul ediyorum. Kadın sayısının yönetimde fazla olması lazım. Kadın sayısının fazla olmasını istiyorum. Fakat ne olacak, nasıl sonuç çıkacak bilmiyorum. Biraz da kadınların mücadeleci olması lazım.
Gazeteci yazar ve program sunucusu Candaş Tolga Işık ile görüşen Memleket Partisi lideri Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu’nun çağrısına şu yanıtı verdi:
Az önce Muharrem İnce’yle konuştum. Kılıçdaroğlu’nun kendisine yaptığı “İlk turda bitirmemiz lazım” çağrısıyla ilgili “100 bin imzayı toplayayım önce Kemal Bey benim abimdir, genel başkanımdır. Onun sözünü dinler, memnuniyetle de görüşür, konuşurum” dedi.
Az önce Muharrem İnce'yle konuştum. Kılıcdaroğlu'nun kendisine yaptığı "İlk turda bitirmemiz lazım" çağrısıyla ilgili "100 bin imzayı toplayayım önce Kemal Bey benim abimdir, genel başkanımdır. Onun sözünü dinler, memnuniyetle de görüşür, konuşurum" dedi. @vekilince
— Candaş Tolga Işık (@ctisik) March 23, 2023