Karamollaoğlu sansürü eleştirdi, Davutoğlu İsrail boykotu için ‘şov’ dedi
TBMM Genel Kurulu, İsrail-Hamas çatışmasına ilişkin genel görüşmenin kapalı oturumu yapılırken altı siyasi partinin imzasıyla ortak bildiri yayımladı. Meclis, çözümün, “Başkenti Kudüs olan Filistin devletinin kurulması” olduğunu belirtti ve İsrail ile Filistin’i barış müzakereleri yapmaya çağırdı.
TBMM Genel Kurulu dün İsrail-Filistin savaşına ilişkin genel görüşme için Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında toplandı. Genel görüşme, Kurtulmuş’un konuşmasının ardından alınan karar gereğince kapalı oturum olarak yapıldı. Kapalı oturum sürerken TBMM Genel Kurulu, Filistin ve İsrail’de yaşanan çatışmalara ilişkin Meclis’te grubu bulunan altı siyasi partinin imzasıyla ortak bildiri yayımladı.
Bildiride partilerini temsilen Ak Parti Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehirlioğlu, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Yeşil Sol Parti Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya’nın imzaları bulundu.
Ortak bildiride, Filistin-İsrail savaşında Filistin halkının bir kuşatma altında olduğu, sivil yerleşimlerin vurulmasının hukuk ihlali olduğu ve siviller arasında ırkçılık ve ayrımcılık uygulandığı vurgulandı ve bildiride şu görüşlere yer verildi:
“Filistin ve İsrail’de yaşanan çatışmalarda ağır sivil can kayıplarının var olması, sivil altyapının hedef alınması ve sivillerin en temel İhtiyaçlarını dahi karşılayamayacak durumda bırakılmaları vicdanları yaralamaktadır. Krizin başka bölgelere de sirayet potansiyeli, bölgesel güvenlik ve istikrarı ciddi biçimde tehdit etmektedir.
Sivillerin her şartta korunması ve toplu cezalandırma mahiyetindeki uygulamalardan kaçınılması hukukun, vicdanın ve insanlığın gereğidir. Bu gerilimin telafi edilemez sonuçlar doğurmaması için tüm tarafları barış, güvenlik, istikrar vizyonumuz çerçevesinde itidale ve aklıselime davet ediyoruz.
Filistin-İsrail hattında son yaşananlar, uzun süredir tarifsiz sıkıntı, umutsuzluk ve acılara yol açan bu sorunun artık kalıcı bir çözüme kavuşturulması zaruretini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Filistin-İsrail meselesinin çözümü, sonuçları yönetmekten değil, sorunların temelinde yatan sebepleri ortadan kaldırmaktan geçmektedir. Son olaylar, 56 yıldır devam eden hukuksuz işgal ve buna bağlı politikaların doğurduğu bir sonuçtur.
Toprakları, hayat ve gelecek umutları elinden alınan Filistin halkı bugün yeni ve emsali görülmemiş bir kuşatma altındadır. İki milyon insanın yaşadığı ve 16 yıllık ablukayla çoktan bir açık hava hapishanesine dönüşmüş bulunan Gazze’ye sağlanan gıda, enerji ve insani yardımların kesilmesi, sivil yerleşimlerin hedef gözetilmeksizin vurulması uluslararası hukukun açık ve ağır bir ihlalidir. Siviller arasında bir hiyerarşi yaratılması ırkçılığın ve ayrımcılığın bir başka tezahürüdür.
şgalle başlayan, yasadışı yerleşimcilerin mülk gaspları, kutsal mekanların statüsünü hiçe sayan saldırı ve provokasyonlarla devam eden ihlaller zinciri ve çifte standart uygulamalar, iki devlet temelindeki çözüm vizyonunu da aşındırmaya devam etmektedir.
Bu itibarla, işgal altındaki Filistin topraklarında devam eden işgal uygulamalarının bir an önce sona ermesi ve adil bir barışa ulaşılması şarttırı Başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi olmak üzere, tüm uluslararası toplumun, artık daha fazla gecikmeksizin iki devletli çözüm vizyonu temelinde tarafları adil bir çözüme imale etmek için sorumluluk alması gerekmektedir.
Ortadoğu’da kalıcı barışın ancak Filistin-İsrail meselesinin adil bir çözüme kavuşturulmasıyla mümkün olduğunu ve bunun,1967 sınırları temelinde, başkenti Kudüs olan, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin Devleti’nin vücut bulmasıyla mümkün olabileceğini net bir şekilde yineliyoruz.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grubu bulunan tüm siyasi partiler olarak, yukarıda sıraladığımız görüşler temelinde, Filistin ve İsrail’de yaşanan çatışmaların taraflarından tırmanmaya son vermelerini ve sivilleri hedef almamalarını bekliyor Gazze’de bitmeyen insani trajediyi derinleştiren kolektif cezalandırma yöntemleri ile hedefi doğrudan siviller olan tüm saldırıları kınıyor, Filistin ve İsrail’i, iki devlet temelinde adil ve kalıcı bir çözüme ulaşmaları için, daha fazla gecikmeksizin kalıcı barışa yönelik müzakerelere başlamaya davet ediyoruz.”
Kurtulmuş’un konuşmasını tamamlamasının ardından Ak Parti Grubu, Meclis İç Tüzüğü’nün 70’inci maddesinde yer alan “kapalılık” önergesi vermişti. Önergenin kabulüyle birlikte, Meclis’te kapalı oturuma geçildi. Kapalı oturum nedeniyle, Genel Kurul hizasındaki basın bürolarından çalışanlar çıkarılarak, kapılar kilitlendi. Yaklaşık üç saat süren oturumda, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan milletvekillerini bilgilendirdi.
Gizli oturumlarda konuşulanlar, milletvekilleri tarafından açıklanamıyor. Aynı zamanda Genel Kurul görüşmeleri de 10 yıl boyunca saklı kalıyor.