Bir tuhaf durum: Ülkü Ocakları kapı kapı lise geziyor
CHP lideri Özgür Özel 'yeni çözüm süreci' tartışmalarına ilişkin olarak "Ne Devlet Bey'in bizi hapsettiği yerde, ne Tuncer Bey'in işaret ettiği istikametteyiz" dedi. "Üzerimize düşeni yapacağız" diye de ekledi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘iç cepheyi güçlendirme’ çağrısının ardından ‘yumuşamaya’ başladığı gözlenen MHP – DEM Parti ilişkilerini ve kendilerine yönelik mesajları değerlendirdi.
İlk olarak en az 10 yıl gizli kalacak İsrail oturumu sonrası kullandığı “Türk milleti emin olsun. Anlattıklarının bütünü şu; Türkiye, Erdoğan’ın söylediği sözden endişe etmesin, altını dolduracak bir kelime yok. Bilmediğiniz bir şey yok. Bugünden yarına Türkiye’ye saldıracaklarına dair hiçbir şey yok” ifadesine tepki gösteren Bahçeli’ye yanıt veren Özel şunları kaydetti:
“Yine uzun bir süreyi bana ayırmış. ‘Normalleşme çığırtkanları’ diye başlamış, ‘uzattığım el iyi niyetlidir’ demiş. Normalleşme millette karşılık buldu, CHP’nin siyaset alanını açtı. DEM’e, düne kadar ‘kapatılsın’, ‘hazine yardımına el konsun’ dediği partiye uzattığı el için iyi niyetli, hesapsız, kitapsız diyor.
Devlet Bey iyisini yapıyorsunuz, el uzatmak iyidir, barışmak savaşmaktan iyidir. Dün bana yaptıklarını sana yapmıyorum, seni eleştirmiyorum. Milletin seçilmiş temsilcisine uzatılan el, millete uzatılan eldir.”
Özel devamında DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ı da karşılıksız bırakmadı. Genel olarak “Bu sürecin kendisine dair CHP ne diyecek” diye sorulduğunu belirten ana muhalefet lideri sözlerine şöyle devam etti:
“Öncelikle şunu söyleyelim; CHP ne derse kendi söyleyecek. TV’lerde hesapla kitapla konuşanların, ortalığı gerenlerin değil, CHP Genel Başkanı’nın, sözcülerinin, milletvekillerinin ağzıyla konuşacak. Bu parti demokratik bir açılım yapmak için DEM’den de icazet beklemeyecek.
Gelecek hafta Diyarbakır’da, Batman’da Hakkari’de Van’da olacağız. Eller birbirine yeniden kavuşsun, kulaklar birbirine yine kulak versin diye, analarımızın gözyaşı dursun diye, artık daha fazla şehit gelmesin diye, tüm vatandaşlar anayasadaki gibi fiilen de özgür olsun, özgür ve eşit hissetsin diye üzerimize düşen ne varsa cesaretle yapacağız. Kimsenin şüphesi olmasın. Ne Devlet Bey’in bizi hapsettiği yerde, ne Tuncer Bakırhan’ın işaret ettiği istikametteyiz.
Biz siyasetin kısır tartışmalardan uzaklaşmasını, halkın gerçek sorunlarının konuşulmasını istiyoruz. Bunun için artık sözün konuşulmasını, sıkılı yumrukların açılmasını istiyoruz.”
Bakırhan daha demokratik bir anayasa talebiyle CHP’ye seslenmiş, partisinin bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında şöyle konuşmuştu:
“Gelin, bugün ilk Meclis’in ruhunu, 1921 Anayasası’nı aşacak bir çaba içinde olalım. Demokratik, laik adil bir cumhuriyet çağrısını biz de yineliyoruz. Ana muhalefet partisine büyük görev düşüyor. CHP statükoya sığınmayan, çözüm karşıtı bir yere savrulmadan Kürt sorunu başta olmak üzere ülkenin temel meselelerinin demokratik şekilde çözülmesi için karşı bir yerde durmalıdır. Çözümün yanında yer almalıdır.”