FIFA’da taşlar yerinde kaldı! Infantino yine başkan
Nusret Gökçe'nin Dünya Kupası'nı kazanan Arjantinli futbolcuların arasındaki görüntüleri FIFA'da çalışan Türk asıllı Alman Ersan Gökay’ın hayatını kabusa çevirdi. İşini kaybeden ve mobbing'e uğradığını söyleyen Gökay'ın öyküsü...
Dünya Kupası finali, Arjantin-Fransa arasında Katar’ın başkenti Doha’daki Lusail Stadı’nda 18 Aralık 2022 tarihinde oynandı. Karşılaşma penaltılara gitti. Güney Amerika ekibi rakibini yenmeyi başardı ve şampiyon oldu. Kaptan Lionel Messi kazandığı ilk dünya kupasını havaya kaldırdı, Arjantinli futbolcular büyük bir sevinç yaşadı. Kupayı takip eden milyarlarca insan Arjantinli oyuncuların arasında ‘tanıdık bir sima’ gördü. Bu kişi aslında orada olmaması gereken biri, restoran zinciri Nusr-Et’in sahibi Nusret Gökçe’ydi. Dünyadaki namıyla Salt-Bea.
Nusret Gökçe’nin dev final sonrası kupa töreninde sahaya nasıl girdiği ve kupayla nasıl poz verebildiği uzun süre tartışıldı. Bu garip durumun kapsamlı hikayesi Norveç’te yayın yapan josimarfootball.com sitesinde Sam Kunti imzasıyla yayınladı. İşte Nusret’in sahaya izinsiz girmesinin ve bu hareketin o dönem FIFA’da çalışan Türk asıllı Alman Ersan Gökay’ın hayatını nasıl kabusa çevirdiğinin öyküsü…
Almanya’da doğup büyüyen, üniversiteyi orada bitiren Ersan Gökay bir futbol aşığıydı. Hayali FIFA’da çalışmaktı ve bunu gerçekleştirdi. FIFA’nın kıdemli etkinlik kontrolörü (senior event controller) olan Gökay, Katar’da yapılan 2022 Dünya Kupası sırasında futbolun efsanelerine eşlik etme görevini aldı. Ayrıca ona 2023 Kadınlar Dünya Kupası finansal proje liderliği de verildi. Yani basamakları yükseliyordu.
Dünya Kupası’nın ilk günlerinde FIFA Genel Sekreteri olan Fatma Samoura’nın oğluyla tanıştı ve arkadaş oldu. Arjantin- Fransa finali öncesi Fatma Samoura, ondan Nusr-Et’te bir aile yemeği organize etmesini rica etti. Hem Türk kökenli olması hem de FIFA’da çalışması nedeniyle restoranda kolayca yer buldu. Nusret Gökçe, Fatma Samoura ve ailesini ağırladı.
Yemeği ayarladı ama bunun bedeli ağır oldu. FIFA Başkanı Gianni Infantino ile yakın ilişkileri bulunan Nusret zaten VIP olarak finale davetliydi. Ersin Gökay da aynı yerde çalışıyordu. Restoran işletmecisi, penaltılar bittikten sonra Ersan Gökay’dan kendisini soyunma odası koridorlarına götürmesini istedi. Orada hayatının hatasını yaptı, bu isteğe ‘Evet’ dedi. Soyunma odasına indiklerinde onu kısa bir süre yalnız bıraktı. Bu ikinci hatası oldu. Nusret Gökçe fırsattan istifade izinsiz olarak sahaya girdi. Sevinen Arjantinli oyuncuların yanına gitti. Salt Bae’nin Dünya Kupası’nı kaldırdığı, öptüğü ve okşadığı görüldü. Kupaya kendisini dünyada meşhur eden tuz serpme (salt bae) hareketini bile yaptı. Bu garip görüntüler dünyada tartışılmaya başladı. Sosyal medyada viral oldu. Herkes soruyordu: Nusret Gökçe niye orada?
Gökay, o gün yaşadıklarını şöyle anlattı: “Finalden sonra kaos oldu. Herkes bir şeyler istiyordu ve Salt Bae, Messi ve Arjantin’e karşı büyük bir tutkusu olduğu için oyuncuları tebrik etmek istediğini söyledi. ‘Bazı oyuncular benim restoranımda yemek yediler beni tanıyorlar’ dedi. Aslında sorumlu olduğum efsaneler grubunun bir parçası değildi. O anın ne kadar sorunlu olduğunun düşünebiliyor musunuz? İkilemde kaldım. Başkan Infantino’nun konuğuydu ve eğer talebini reddetseydim daha sonra beni ona şikayet edebilirdi. Çünkü onun yakın arkadaşıydı. Her zaman birbirlerini övüyor ve ikisi de birbirlerine bir numara olduklarını söylüyorlardı. Ona karşı dikkatli olmam gerekiyordu. Ben de kabul ettim ama ona ‘Siz sakın sahaya girmeyin’ dedim. Böyle bir şey yapacağını asla düşünmemiştim.”
FIFA, Nusr-Et skandalı sonrasında soruşturma başlattı ve Ersan Gökay yaptığı hata nedeniyle hedefteydi. FIFA CFO’su Thomas Peyer ve FIFA’nın kültür ve insandan sorumlu yöneticisi Andy Korner tarafından imzalanan 26 Ocak 2023 tarihli bir mektup aldı. Mektupta Gökay’ın yaptıklarının FIFA’nın itibarına zarar verdiğini belirtiliyor, bu yüzden ona üç değişik ceza uygulanacağı yazıyordu.
1 – Resmi yazıyla bir uyarı alacaktı.
2 – Hak ettiği Dünya Kupası ikramiyesinde yüzde 50’lik bir kesinti yapılacaktı.
3- Mali sorumlulukları dışında 2026’ya kadar tüm resmi etkinliklerden men edilecekti.
Avukatına danışan Gökay, cezaları kabul etti. Amacı bu olayı geride bırakıp görevini sürdürmekti. Ama işler öyle gelişmedi. Bu cezaların ardından 2023 Nisan ayında finansal proje liderliğini yaptığı Kadınlar Dünya Kupası heyet listesinden çıkarıldı. Avustralya ve Yeni Zelanda’daki turnuvaya gidemeyecekti. Yani ona ekstradan bir ceza daha gelmişti. Artık FIFA’da istenmeyen adamdı. Depresyona girdi, uykusuz geceler geçirdi, bir terapiste gitmeye başladı. Kendisini iyice yalnız hissediyordu. FIFA Genel Sekreteri Fatma Samoura ile temas kurmaya çalıştı, yardım istedi ama yanıt alamadı. Ekim ayında Zürih’teki FIFA merkezinde asansörde karşısına Infantino çıktı. Yalvardı, ondan kendisine küçük bir zaman ayırmasını istedi. Orada ‘Tamam’ yanıtı alsa da kendisini arayan soran yoktu. Artık dayanamıyordu. Hasta raporu alarak izne çıktı.
31 Aralık 2023’te FIFA’ya bir mesaj gönderdi. Sözleşmesinin karşılıklı anlaşmayla feshedilmesini ve mali konularla ilgili bir görüşme yapılmasını istedi. Tarafların avukatları arasında yaşanan görüşmelerin ardından FIFA, 12 Mart’ta Gökay’a üç aylık ihbar süresinin 1 Nisan 2024’te başlayacağı resmi bir şekilde bildirildi. Ancak gelen mektuptaki ifadeler Gökay için kabul edilemezdi. FIFA, onun işten çıkarma gerekçesi olarak şunları gösteriyordu: “Davranışlarınız geçmişte kuruma birçok eleştiri gelmesine neden oldu. Özellikle doğrudan amirinize yönelik hareketleriniz nedeniyle sizinle ilgili çok şikâyet vardı. FIFA Dünya Kupası’nda sizin yüzünüzden büyük bir olay yaşandı.”
Gökay’ın bu gerekçeleri kabul etmesi bundan sonraki iş hayatını etkileyecekti. Avukatıyla birlikte FIFA’ya İsviçre yasalarına göre bu nedenlerle iş akdinin feshedilemeyeceğini savunan bir mektup gönderdi. Buna yanıt gelmedi. Bunun üzerine 25 Nisan’da FIFA çalışanlarına kendisine yapılan mobbing ve tüm yaşadıklarını anlatan bir e-posta gönderdi. Amirleri ona karşı ‘haksız, hukuka aykırı’ davranmıştı. Verilen ceza orantısızdı. FIFA’nın üst yönetimini, özellikle de Javier Ceppi ve İnsan Kaynakları (İK) Müdürü Kimberly Morris ile ilgili ağır suçlamalarda bulundu. ‘Zehirli bir sistemin kuklası’ olarak nitelendirdiği Morris’in ‘berbat, sinsi ve sistematik bir planın parçası’ olduğunu iddia etti. Gökay’a göre Morris, psikolojik işkence yapıyor, ne pahasına olursa olsun onu ‘toprağa gömmek’ istiyordu. E-mail şu cümleyle son buluyordu: “Kimberly Morris, FIFA için çalışmanın bir ayrıcalık olduğunun her zaman altını çiziyor. Bu kesinlikle doğru ama onun liderliğinde değil.”
Bu yazıdan iki gün sonra 27 Nisan’da, FIFA, ‘kurumu, yönetimi ve bazı çalışanları itibarsızlaştırma çabalarınız kabul edilemez ve affedilemez’ diyerek Gökay’ın iş sözleşmesini acil olarak feshetti. Fesih gerekçesi FIFA Yükümlülükler Kodeksi’nin 337. maddesi olarak gösterildi.
İşten çıkarılan Ersan Gökay hakkını hukuk önünde arayacağını belirtti. FIFA’nın eski finans direktörü Markus Kattner’in 2016 yılında görevden alındıktan sonra kuruma dava açmasından bu yana ilk kez bir çalışan yargıya gidiyor. Gökay, işten çıkarılmasına neden olan e-mail ile ilgili şunları söyledi: “Omuzlarımdaki yük kalktı. O mesaj, FIFA’nın alt kadrosundaki korku kültürünün ne kadar sağlıksız olduğunu anlatmak için yazıldı. Kurumda bu durum sürdürülemez. Birinin konuşması gerekiyor. Ama kimse bunu yapmıyor. Birinin buna ‘dur’ demesi gerekiyor. Artık FIFA’da kimse kendini güvende hissetmiyor.”
Gökay’ın ağır ifadelerle suçladığı FIFA’nın iki yetkilisi Thomas Preyer ve Kimberly Morris ise konu hakkında sessiz kalmayı seçti.