Mete Gazoz yedi yıla 50 madalya sığdırdı
Okçuluk Milli Takımlar Teknik Direktörü Yusuf Göktuğ Ergin, Yasemin Ecem Anagöz ve Gülnaz Büşranur Coşkun'un iddialarına yanıt verdi. Ergin "Atatürkçüyüm" dedi, Anagöz ve Coşkun "Başı sıkışan Atatürkçüyüm diye ağlamasın" diyerek yanıt verdi.
Olimpiyat biteli çok oldu ancak okçuluğun polemiği bir türlü bitmiyor. Yasemin Ecem Anagöz ve Gülnaz Büşranur Coşkun Türk okçuluğunu uluslararası alanda temsil etmiş iki isim. Anagöz 2020 Tokyo Olimpiyatları’nda sahne alırken Coşkun 2022’de Avrupa şampiyonu olmuştu. Ancak ikili o tarihlerden bu yana uluslararası alanda istikrar yakalamakta zorlandı. 2024 Paris Olimpiyatları için vize alan sporcu 17 yaşındaki Okçular Vakfı için ok atan Elif Berra Gökkır oldu.
Elif Berra bireyselde çeyrek final görürken Mete Gazoz’la beraber katıldığı karışık takımda Japonya’ya yenilerek organizasyona veda etti. Genç sporcu gösterdiği performansla dünya sıralamasında 21. sıraya kadar yükseldi. Ancak olimpiyatlar bittikten sonra Anagöz ile Coşkun, Gökkır’ın haksız şekilde olimpiyata gittiğine dair açıklamalar yaptı. Bu açıklamaların hedefi Gökkır değildi. Federasyona ve milli takım teknik heyetine yüklenen açıklamalarda hedef alınan isimlerden biri Milli Takımlar Koçu Göktuğ Ergin’di. Ergin’in mobbing yaptığı ve kendilerini aşağılayan ifadeler kullandığını belirttiler. Federasyonun bir anda 21 yaş altı sporcuların milli takıma alınması kuralını getirdiğini ve 25 ve 26 yaşında oldukları için olimpiyat takımına girme ihtimallerinin kalmadığını ifade ettiler. Cumhuriyet’ten Barış Pehlivan da köşesinde Anagöz ve Coşkun’un mektubunu yayınladı. Mektupta tüm bu şikayetler ayrıntısıyla açıklanıyordu.
Okçuluk Federasyonu söz konusu ikilinin yayınladığı mektuba karşı açıklama yayınlasa da kamuoyu ikiye bölünmüştü. Özellikle federasyon ve Göktuğ Ergin’le alakalı güvenin sarsıldığı açıktı.
Son olarak Göktuğ Ergin de bir mektup yazdı. Mektubu yine Barış Pehlivan yayınladı.
Mektup şöyle:
“Yasemin Ecem Anagöz ve Gülnaz Büşranur Coşkun ‘Olimpiyatın Gençleri Projesi’ni ilk kez uygulamaya başladığımız 2013 yılında milli takımlarımıza davet edilmiş, Federasyonumuzun imkânları ile tüm ihtiyaçları karşılanmış ve bugün akla aykırı ithamlarla suçladıkları Okçuluk Federasyonu Milli Takım Teknik Ekibi tarafından yetiştirilmişlerdir. Henüz 14 yaşında iken milli takımlarımızın hazırlık sürecine dahil etmiş olduğum bu iki sporcu ile geriye dönük 10 yıllık çalışma sürecimizde tüm sporcu kariyer planlamalarını yaptım, malzeme tedariklerini sağladım, kendilerine sponsorlar bularak maddi imkânlar yaratmaya çalıştım, eğitimleri ile yakından ilgilendim, kamp programlarına yabancı dil eğitimlerini dahil ederek bu alandaki gelişimlerini sağlamaya çalıştım.
Bu süreçte her iki sporcumuz da büyük fedakârlıklarla kariyerlerine devam ederek ülkemize hizmet etmiştir. Zaman zaman ortaya çıkan ‘hedeften ve amaçtan uzaklaşma’ süreçlerinde yine onların yanında olarak spora devam etmelerini sağlayan bizzat benim. Yasemin Ecem Anagöz ilki 2014 yılında Nanjing’de düzenlenen Gençlik Olimpiyatları’ndan bir gün önce olmak üzere toplamda altı defa okçuluğu bırakmaya karar verdi. Her seferinde geleceğini düşünmesi, örnek ve güçlü bir Türk kadını olarak en iyi yaptığı işe yani okçuluğa devam etmesi gerektiğini söyleyip ikna eden ben oldum. 2022 yılında takım halinde önemli başarılar kazanmış olsak da Yasemin Ecem Anagöz bireysel olarak istediği başarıları yakalayamayınca bir kez daha okçuluğu bırakmak istediğini dile getirdi. Ben de bir kez daha bırakmaması yönünde ikna etmeye çalıştım. Takım psikoloğumuzu kendisi ile görüştürdüm. Ancak çabamız yeterli olmadı ve en azından 1 yıl süreyle uzak kalmak istediğini belirterek ayrılma dilekçesini federasyonumuza sundu. Bir yıl süreyle federasyon imkanlarından uzak kalması ve doğru antrenman yöntemleriyle çalışmamış olması performansında düşüşe sebep oldu. Buna rağmen son yarışmadan önce hâlâ ilk beş sırada yer alarak 2024 Milli Takım Aday Kadrosuna girme şansı vardı. Gülnaz Büşranur Coşkun ise son yarışmadan önce zaten dördüncü sıradaydı. Maalesef son yarışmada gerekli performansı gösteremediler. Benim veya federasyonun bu sporcuların son yarışma gösterecekleri performansa göre bir kural koyabilmemiz nasıl mümkün olabilir?
Özellikle 2022 yılında Avrupa Şampiyonu olduktan sonra 2023 yılında milli takım aday kadrosunda yer almasına rağmen üç kişilik asıl kadroya girmeyi başaramayan Gülnaz Büşranur Coşkun tarafımdan inisiyatif alınarak olimpiyatlara kota veren ilk yarışma olan 2023 Açık Hava Dünya Şampiyonası kadrosuna dahil edilmiş, ancak burada da 86. sırada yer alarak kota mücadelesinden çok uzakta kalmıştır. Okçuluk Milli Takımı her bir kategori için üç sporcudan oluşmaktadır. Biz Türkiye sıralamasında ilk beşte yer alan tüm sporcuları herhangi bir yaş vb. şart aramadan milli takım aday kadrosuna davet ediyoruz. Dolayısıyla milli takım için ima edilen şekilde bir yaş sınırı bulunmamaktadır. Bu beş kişinin dışında kalanlar için 21 yaş altında olma şartı vardır ve bu da bizim ‘Olimpiyatın Gençleri Projesi’ kapsamında 2013 yılından bu yana yaptığımız bir uygulamadır. Bu proje sayesinde Türk okçuluğu tarihinde ilk kez olimpiyat ve dünya şampiyonlukları kazandığı gibi birçok Avrupa şampiyonluğu ve toplamda 372 uluslararası madalya kazanmıştır.
Tüm hayatını okçuluk sporuna adamış, 2008 Pekin Olimpiyatları’nda ülkesini temsil ederek ‘Olimpian’ unvanı kazanmış, ülkesine ve ülkesinin gençlerine hizmet etmek için hiçbir fedakârlıktan kaçınmadan çalışan, tüm yaşam felsefesini Atatürk ilkeleri üzerinde kurgulamış, Türk sporunun ve spor adamlarının da en iyi şekilde temsil edilebilmesi için uluslararası spor organizasyonlarında görev alan, tüm katılımcıların oybirliği ile Dünya Okçuluk Federasyonu’nun antrenör komitesi başkanlığı görevine seçilmiş ve dünyada üç kez de ‘yılın en iyi antrenörü’ olarak gösterilmiş olan ben Yusuf Göktuğ Ergin’in kişilerden bağımsız olarak ülkemin uluslararası alanda en iyi şekilde temsil edildiğinden emin olmaktan başka hiçbir amacım yoktur, olmamıştır. Hakkımda yapılacak olan tüm değerlendirmelerin bu gerçekler ışığında yapılması en büyük dileğimdir.”
Okçuluk Milli Takımlar Teknik Direktörü Yusuf Göktuğ Ergin’in açıklamalarının ardından Yasemin Ecem Anagöz ve Gülnaz Büşranur Coşkun ise yeni paylaşımlarda bulundu. Anagöz paylaşımında şunları söyledi: “Öyle insanlar var ki, gün gelir ortaokulda kendi başınıza öğrendiğiniz yabancı dilinizi hiç utanmadan biz öğrettik diye sahiplenir. Kariyer planlarını yaptık derler; üniversite sınavına erkek sporcunun gitmesine izin verip beni göndermezler, antrenörlük belgesi almama izin vermezler. Bir de çıkıp ‘Kariyer planlarını yaptım’ derler. 15 yaşında Türkiye şampiyonu olarak girdiğiniz milli takımda, yaşı tek küçük sporcu olduğunu halde, 2014’te yaptığımız gençlik projesi sayesinde girdiler derler. 15 yaşında aylarca ailesinden uzak kalan kız çocuğuna ‘ailemi özledim’ demesi yüzünden yüz defa okçuluğu bırakmak istedi derler. Kendi antrenörlerimle çalışıp, onlarla çalışan sporcuları bütün sene yenmeme rağmen çıkıp ‘performansı düştü’ derler. Neden sadece kadınlara ilk kez 2023 yılında 21 yaş kuralı getirdiklerinin mantıklı bir açıklamasını yapamadıkları gibi, yüzleri bile kızarmadan 25 yaşında son katıldığı uluslararası yarışmalarda Avrupa ikincisi ve Akdeniz Oyunları şampiyonu olmuş sporcuya yaşlı demeye de hiç çekinmezler. Görüyorum ki başı sıkışanların Atatürkçüyüm diye ağlaması, ideolojiyi kavrayıp uygulamaktan çok daha kolaymış. Atatürkçülük sadece dövme ve sloganlarla değil, gerçek anlayış ve tutumla yaşanır. Konu her yöne çekiliyor ama bir türlü neden yarışmadan ‘bir gün önce’ ve ‘sadece’ kadınlara yönelik 21 yaş sınırı olduğuna gelmiyor. Başarımızın farkında oldukları için milli takım ‘seçmesine’ dahi almadıklarından bahsedilmiyor. Seçmeye dahil edilsek 10 senedir olduğu gibi yine milli takıma gireceğimizi çok iyi biliyorlar.”