Ali Koç’a saldıran Fatih Özkan 10 suçtan sabıkalı çıktı
Sporda çarşambanın getirdikleri dolu dolu. Manisa'da belediye ve futbol kulübü arasındaki tartışma sürüyor. Göztepe 100'üncü yıl özel formasını tanıttı. Paris'in bronz madalyalı okçuları aile oldukları vurgusunu yaptı.
Spor dünyasında hafta ortasında hareketli bir gün geçiyor. Paris’te olimpiyat ateşi sönse de yankısı sürüyor. Bronz madalya kazanan Klasik Yay Erkek Okçuluk Milli Takımı başarılarının sırrını açıkladı. Göztepe 100’üncü kuruluş yılına özel formasını tanıttı. Manisa FK’de ise yerel seçimler ardından başlayan tartışma hız kesmeden sürüyor. İşte haber turu…
1. Lig’in tek Ege temsilcisi olan Manisa FK’yle Manisa Büyükşehir Belediyesi arasında 31 Mart Yerel Seçimleri’nin ardından başlayan tartışmalar sürüyor. Yıllık 500 TL sembolik kira ödediği ortaya çıkan büyükşehire ait Halil Onultmak ve Tevfik Lav Spor Tesisleri’nin sözleşmesi feshedilip temmuz ayında bu tesislerden çıkarılan Manisa ekibinin halen A takımın kullandığı, davalık olan Fikri Bayrıl Tesisleri konusunda da belediyeyle gerilimi bitmedi. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek cumartesi gecesi su saatleri sökülen Fikri Bayrıl Tesisleri’nde suyun kaçak olarak kullanıldığını söylerken kulüp cephesi iddiayı yalanladı.
Başkan Ferdi Zeyrek belediye meclis toplantısında yapılan incelemede Manisa FK’nin yedek bir boruyla belediyenin suyunu kaçak olarak çektiğinin belirlendiğini belirtti. Zeyrek “Bugüne kadar abone saatinde yaptığımız denetlemelerden kimsenin sesi çıkmazken Manisa Futbol Kulübü’nün abone saatini aldığımızda birden Manisa’da yer yerinden oynadı ve basına düştü. Saati aldıktan sonra testlerden geçirdik ve tekrar yerine taktık. Saati söktüğümüzde gördük ki Manisa FK suyumuzu da kaçak kullanıyormuş. Yedek bir boruyla kaçak su çekmişler. Yasal yollardan gerekli cezasını uygulayacağız” dedi.
Manisa Futbol Kulübü’ne seslenen Ferdi Zeyrek “Yıllardan beri tesislerimizi kullandınız ve karşılığını ödemediniz. Burada 400 köyümde internet yokken, 147 köyümde içme suyu yokken buraların paraları sizlerin futbolcularına gitti. Buna göz yuman yönetim artık yok. Utanmadan bir de suyumuzu kaçak kullandınız. İnsan bir önce aynaya bakar ve bu yaptıklarından utanır. Çünkü Soma’da, Demirci’de, dağ köylerinde yalın ayak dolaşan çocukların vebali ve hakkı var bu paralarda. Ben bu hakkı asla ve asla bu tip girişimcilere yedirmeyeceğim. Damadın birini baskete, diğer damadı futbola vermiş ve bu şehrin paralarını bunlara harcamış bir zihniyeti de kınadığımı tekrar ifade ediyorum” dedi.
Manisa FK ise yeni bir açıklamayla suyu kaçak kullanmak gibi bir durum olmadığını savundu. Siyah-beyazlılar belediye cephesiyle yaşananların kendilerini yıldırma ve itibarsızlaştırma politikası olduğunu iddia etti. Fikri Bayrıl Tesisleri’nin su sayaçları söküldüğü gün takımın deplasman dönüşü duş alamadığını belirten kulüp tesisi etrafında belediye tarafından kazılar yapılmaya başlandığında emniyet ekiplerine bildirdiklerini ifade etti. Manisa Futbol Kulübü’nün açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“Arızalı denerek yanıltıcı bilgi vermek suretiyle sayacımız sökülmüş ve mevzuat gereği 24 saat içinde işletme sayacı takılması gerekirken sayaç takılmamış ve o gece deplasmandan dönen futbolcularımız duş dahi alamamıştır. Yaşanan bu güvensizlik üzerine tesisin etrafında başlatılan kazı çalışması emniyet ekiplerine bildirilmiştir. Kazı esnasında tesisin bahçesine bağlantısı olup ve kaçak olduğu iddia edilen bir boru tespit edildiği ifade edilerek tutanak tutulmuştur. Kiracısı bulunduğumuz tesis mülkiyeti Manisa Büyükşehir Belediyesi’ne ait olup inşası da ilgili idare tarafından yapılmıştır. Kaçak olduğu iddia edilen borunun kazı yapılarak kulübümüz tarafından sonradan monte edilmesi mümkün değildir. Kulübümüz konuya ilişkin itiraz hakkını sonuna kadar kullanacaktır.”
Süper Lig’in yeni ekibi Göztepe cumartesi günü Fenerbahçe’yi ağırlayacağı maçla birlikte bu sezon ilk kez seyircisiyle kavuşacak. İzmir temsilcisi karşılaşmaya gün sayarken 100’üncü yılını kutlayacağı günü de iple çekiyor. Temelleri 14 Haziran 1925’te atılıp 99’uncu yılını müthiş bir kutlamayla geride bırakan sarı-kırmızılılar 2025’te kutlanacak 100’üncü yıla özel forma çıkardı. İlk kez Göztepeli ünlü aktör Rıza Kocaoğlu’nun giyerek tanıttığı formanın çok yakında taraftarla buluşacağı açıklandı. Üstünde kulübün ilk kadroları ve efsane futbolcularının yer aldığı 100’üncü yıl formasıyla ilgili sarı-kırmızılılardan “Kurucularımıza, efsanelerimize, Göztepe’mizi var eden her bir mihenk taşına olan saygımızla… Çok yakında! Miladımız isyan bizim, sıfatımız efsane! 1925’ten beri İzmir’iz biz şerefle!” açıklaması yapıldı.
Türkiye Tekvando Federasyonu Başkanı Metin Şahin sporun zirvesi olarak nitelediği olimpiyatlarda madalya kazanmayı başardıklarını belirterek “Herkes gibi bizim de gönlümüzden geçen bu sayının daha fazla olmasıydı. Eldeki veriler de bunu destekliyordu. Paris’e son Avrupa ve dünya şampiyonu olmuş takımın sporcularıyla katıldık. Bu sporcularımız üç yıllık büyük bir emeğin ardından dünya sıralamasında ilk beşte yer alarak buraya bileklerinin gücüyle, hak ederek geldiler. Bir sene önce tarihimizde ilk kez üç dünya şampiyonu birden çıkardık. Böyle olunca beklentiler doğal olarak yükseldi. Bakanlığımız ve federasyonumuz bu süreçte tüm desteğini verdi. Teknik ekibimiz ve sporcularımız ellerinden geleni yaptı. Ancak sporun içinde böyle durumlar olabiliyor. Bu da çok doğal bir durum. Hele ki olimpiyatlar her zaman, her sonuca açık olabiliyor. Sporcularımız bizim sporcularımız. Bizleri geçmişte nasıl gururlandırdılarsa yarın da bunu başaracaklar. Bizler de üzerimize düşen dersleri çıkartacağız” dedi.
Şahin Paris 2024’te Nafia Kuş Aydın’ın aldığı bronz madalyayla tekvandonun resmi programa alındığı Sidney 2000’den bu yana üst üste yedinci olimpiyatta da podyuma çıktıklarını hatırlatarak “Tüm olimpiyatlardan madalyayla dönme geleneğimizi sürdürdük. Ülkemizin olimpiyat tarihinde kazandığı toplam madalyaların yüzde 10’unu biz elde ettik. Artık bu bir gelenek oldu. Bu istikrar da ülkemizde sadece bizim federasyonumuza nasip oldu. Dünyada bizden başka bu başarıyı gösterebilen sadece üç ülke var. Tekvandonun anavatanı Güney Kore, Fransa ve Çin. Bu konuda istikrarı sürdürebilmek de önemli başarıdır. Tekvando belki de olimpiyatlara katılımın en zor olduğu spor branşı. Biz bu noktada Çin’in ardından dünyada ikinci sırada yer alıyoruz. Tüm bunlar büyük emeğin karşılığı. Sadece sonuçlara odaklanarak bunları göz ardı etmemek gerek” ifadelerini kullandı.
Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nda bronz madalya alarak tarihe geçen Klasik Yay Erkek Okçuluk Milli Takımı’nın sporcuları Mete Gazoz, Ulaş Berkim Tümer ve Muhammed Abdullah Yıldırmış üçlüsü Anadolu Ajansı’nın sorularını yanıtladı. Türkiye’ye takım sporlarında tarihin ilk madalyasını getiren milli sporcular “Öncelikle biz bu başarıyı takım olmaya borçluyuz. Sadece üç kişi değiliz, bu takımın arkasında birçok kişi var, çok büyük bir aileyiz. Herkes büyük fedakarlıklar yapıyor. Bütün herkes bir amaç uğruna çalıştığında başarı da geliyor. Madalya peşinde koşma imkanı sunan Gençlik ve Spor Bakanımız, federasyon başkanımız da bu ailenin parçaları. Bütün herkes bir araya geldiğinde başarı kaçınılmaz oluyor” dedi.
Okçuluk Milli Takımlar Teknik Direktörü Göktuğ Ergin’in başarıda başrol oynadığını dile getiren Mete Gazoz şöyle konuştu:
“Dünya Şampiyonası’ndan önce Göktuğ hocamız bize ‘Biz burada kota alırız, aynı programla Paris’te de madalya alırız’ demişti. Biz bu antrenman programını 2018’den beri uyguluyoruz. Olimpiyatta madalya nasıl kazanılacağını biliyorduk. Göktuğ ağabey bize öz güven kazandırdı. Olimpiyatlara gitmeden herkese ‘Tarihin ilk takım madalyasını kazanacağız, gelin buna tanık olun’ diyorduk. Söylediğimizi de yaptık. Ben Paris’e unvanımı korumaya değil, hiçbir şey yokmuş gibi bir şeyler kazanmaya gittim. İlk hedefimiz takım madalyası almaktı ve bunu da başardık. Paris’le ilgili hiçbir pişmanlığım yok. Bireyselde madalya kazanamadım, çeyrek finalde son okumu 10 atsaydım yarı finale kalacaktım. Aslında her zaman yaptığım bir şeydi.”
Ulaş Berkim Tümer: Mete ve Abdullah benim ailem
Milli takımın genç sporcularından Ulaş Berkim Tümer de başarıya giden yolun en önemli faktörünün aile ortamı yakalamalarından geçtiğini dile getirdi. Madalya kazanmanın kendileri için sürpriz olmadığını anlatan Ulaş Berkim, “Mete son oku atarken kazandığımızı anladık. Hep beraber sevinçten ağladık. Büyük bir emek var. Birçok kişi takım madalyası almamızı hayal ediyordu, bunu gerçekleştirmek bizi çok mutlu etti. Mete bizi çok motive eder, uyarılarıyla. İşler yolunda gitmediği zaman Mete ve Göktuğ hoca ne yapmamız gerektiğini anlatıyor. Mete ve Abdullah benim ailem. Sadece saha içinde değil, saha dışında da birlikte vakit geçirmeyi seviyoruz. Böyle olduğu için sahada takım halinde farklı bir moda giriyoruz. Diğer ülkeler bu yüzden yarış sırasında bizden korkuyor” Daha fazla madalya alacaklarına inandığını vurgulayan genç sporcu, “Sadece 2028 değil, 2032 ve 2036’da var. O zamana kadar uluslararası çok fazla yarışa da katılacağız. Bu takımın çok daha fazla madalya alacağını düşünüyorum. Göktuğ hoca ve ekibi olmasaydı bu madalyaları konuşmamız mümkün değildi. İnanılmaz disiplinli ve planlı bir antrenör” diye konuştu.
Muhammed Abdullah Yıldırmış: Stresi bile paylaşıyoruz
Takımın en genç ismi 21 yaşındaki Muhammed Abdullah Yıldırmış da sonuna kadar hak edilmiş bir başarı elde ettiklerini anlatarak, şunları kaydetti:
“Madalya alacağımızı bilerek gittik ama o madalyayı boynumuza takınca çok farklı duygular hissettim. Bir anda ağlamaya başladım. Üçümüz bir arada olunca her şeyi, stresi bile paylaşıyoruz. 10 yaşından beri okçuluk yapıyorum. Bütün hayatımız bu spor üstüne ve okçuluk hayatımızın merkezinde. Paris’ten dönmeden ailemi görüntülü aradığımda beraber ağladık. Beni İstanbul’da karşılamaya geldiler. Ailem inanılmaz gurur duydu. Bana sarıldıklarında nasıl mutlu olduklarını hissettim.”
Milli sporcu takımın teknik direktörü Göktuğ Ergin’in başarının mimarı olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu takım daha çok madalya kazanacak. Buna inanıyorum. Bu birlikteliğimiz devam ederse bireysel anlamda da takım olarak da daha çok başarı kazanırız. Herkese ne kadar iyi bir takım olduğumuzu gösterdik. Öz ağabeyim gibi Göktuğ abi. Göktuğ abi benim için bir aile. Onun gibi profesyonel çalışan az insan gördüm. İnanılmaz bir tempoda çalışıyor. Biz 12 saat antrenman yapıyoruz ama bizden daha fazla yoruluyor.”
Türkiye Boks Federasyonu, geride kalan Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nı değerlendirdi. Oyunlarda elde edilen iki gümüş ve bir bronz madalya sonrası boksun Türkiye’nin en başarılı branşı olduğu hatırlatıldı. Türkiye’nin Paris’e 101 sporcuyla katıldığı belirtilirken, “Türkiye organizasyonu üç gümüş ve beş bronz toplam sekiz madalya ile tamamladı. 204 ülkenin katıldığı oyunlarda madalya sıralamasında ülkemiz 64’üncü oldu. Boks Milli Takımı’mız, Paris’te beşi kadın yedi boksörümüz ile ülkemizi temsil ederek iki gümüş ve bir bronz madalya kazanma başarısı gösterdi. Boks Milli Takımı, ülkemiz adına yarışan 18 branştan kazandığı üç madalya ile en başarılı takım oldu” denildi.
Açıklamada Türk boksunun 100’üncü yılda altın çağını yaşadığını belirterek, şu ifadelere yer verildi:
“1924 yılında kurulan Türkiye Boks Federasyonu 100’üncü yılına girdi. Türkiye Boks Federasyonu kazandığı beş madalyayı son iki olimpiyat oyunlarında yakaladı. Tokyo’da Busenaz Sürmeneli ile ilk altın madalyasını alan Türk boksu, Buse Naz Çakıroğlu ile de gümüş madalya kazandı. Tokyo’yu iki madalya ile tamamlayan Türkiye, Paris 2024’te ise madalya sayısını bir madalya daha artırarak üçe yükseltti. Türk boksu, şimdiden gözünü Los Angeles 2028 Olimpiyat Oyunları’na dikti.”
👑Yuan, welcome to VakıfBank Family💛🖤#ForMore #VolleyBall pic.twitter.com/2HEWAPuRuu
— VakıfBank Spor Kulübü (@VakifBankSK) August 14, 2024
VakıfBank voleybol takımı, Çinli Yuan Xinyue’yi transfer ettiğini duyurdu. 27 yaşındaki orta oyuncu bundan önce beş sezon boyunca Tianjin takımında forma giymişti. Kariyerinde daha önce hiç Çin dışında forma giymeyen sporcu ilk yurtdışı deneyimini yaşayacak. Xinyue aynı zamanda Zhu Ting’in ardından VakıfBank tarihindeki ikinci Çinli olarak tarihe geçecek.
Polonya’nın başkenti Varşova’da gerçekleşen görüşmede TFF Genel Sekreteri Abdullah Ayaz, TFF Dış İlişkiler ve Milli Takımlar İdari Direktörü Buğra Cem İmamoğulları, UEFA Üye Federasyonlar Direktörü Zoran Lakovic ile TFF Eski Genel Sekreteri ve UEFA Stratejik Danışmanı Kadir Kardaş da yer aldı.
İçinde bulunduğu bölgenin lideri olduğu dile getirilen Türkiye’de bir UEFA ofisinin açılması da toplantı gündeminde yer aldı. UEFA Başkanı Ceferin, TFF Başkanı Hacıosmanoğlu’nu 10 Eylül’de UEFA’nın Nyon’daki genel merkezine davet ederken, yakın zamanda İstanbul’da da tekrar bir araya gelmek üzere randevulaşıldı.
Görüşmenin sonunda TFF Başkanı Hacıosmanoğlu, UEFA Başkanı Ceferin’e hem üzerinde kendi isminin yazılı olduğu, hem de kaptan Hakan Çalhanoğlu’na ait ve tüm takım tarafından imzalanmış birer A Milli Takım forması takdim ederken, Ceferin de Başkan Hacıosmanoğlu’na 2024 UEFA Süper Kupa müsabakasında kullanılacak olan topu hediye etti.