Yazılarımı okuyorsanız, benim bir süredir gece sohbetlerimizin tatlı, zararsız diyebileceğim dedikodulardan çıkıp polisiye konulara dönüşmesinden çok şikayetçi olduğumu biliyorsunuz.
Hangi sohbete katılsam orada fenomenlerin dolandırma hayatlarından bahsedilmesinden bana gerçekten fenalık gelmeye başlamıştı..
Biraz sabredersem bu furya da geçip tekrar normale dönülür nasıl olsa diye düşünürken TV8 de sabah yayınlanan İkinci Sayfa’da patlatılan bomba haber ele geçirdi gecelerimizi.
Bu arada arkadaşlarımın çoğunun da benim gibi sabahları ilk kahvelerimizi alırken tecrübeli magazin yorumcuları Müge Dağıstanlı ile Gülşen Yüksel’in sunduğu İkinci Sayfa’nın müdavimleri olduğu da ortaya çıkmış oldu.
Programda bu sosyal medya fenomenlerinin bulaştığı dolandırıcılık işleri tartışılırken Müge hanım Murat Ağırel’i arayarak gelişmeleri sorunca gece sohbetlerimizi uzunca süre meşgul edecek konu da ortaya çıktı.
Emniyet kaynaklarının oldukça güçlü olduğunu tahmin ettiğimiz Murat beyin de magazin dünyasının bu esas konusuna el atmasıyla gecelerimizde artık magazin dedikodusunun uzun süre olamayacağı, suç ve ceza konularının hakimiyetinin süreceği de maalesef belli oldu.
Murat Ağırel bütün arkadaşlarımın dikkatini çeken başlıca iki konuya değindi.
1- Engin ve Dilan Polat çifti hakkında başlatılan soruşturma genişletiliyor ve başka fenomenleri de içine alıyordu
İlk başta dört beş fenomenin soruşturulacağını söyleyen Murat Ağırel bu isimler kendisinde olmasına rağmen bunları şimdilik açıklamayacağını söyledi. Bu da tabii ki anında gece sohbetlerimizde aramızda bir isim tahmin etme oyununun oynanmasına yol açtı.
2- Tabii gece insanlarının asıl ilgisini çeken Ağırel’in açıkladığı bunlara bağlantılı diğer konuydu. Onun anlattığına göre polisin ilgi radarına takılan ve para akladığı düşünülen eski bir futbolcu ve güzellik merkezi sahibi eşinin de soruşturulması söz konusuydu.
Tabii işin içine futbol dünyası da girince sohbetlerin yönü hemen bu eski futbolcunun kim olabileceğine dönüşüverdi. İddialar bile tutuşuldu bu konuda.
Bir tecrübeli arkadaşımızın dediği ise benim hem korkmama hem de merak etmeme neden oldu. Bizlere daha önce Dilan ve Engin Polat’ın ‘konuşmadan susturulabileceklerini’ anlatmış olan bu tecrübeli abimiz ‘Eğer işin içinde tahmin edildiği gibi bir kara para aklama süreci varsa, bu paraların sahiplerinin son derece acımasız olabilecekleri de unutulmamalı. Dolayısıyla bunların Polat çiftinin gereksiz abartılı davranışlarıyla hem kendilerini afişe etmeleri hem de diğer bu işin içinde olabilecek fenomenleri de şüphe altında bırakmalarıyla büyük miktarlarda olduğu anlaşılan para akışı işlerinin kesintiye uğramasından son dece hoşnutsuz ve kızgın olmalılar. Eğer durum böyleyse o zaman Polat çifti devletten ceza almadan kurtulsalar ile bu acımasız dünyadan bir ceza almaları kaçınılmaz gibi görünüyor bana’ dedi.
Vallahi bilmiyorum artık nelerin olacağını hem izleyeceğiz hem de merak içinde bekleyeceğiz.