Giovanni van Bronckhorst’tan Beşiktaş’a transfer müjdesi
Beşiktaş'taki üçüncü döneminde Kamerunlu Vincent Aboubakar hem oynadığı futbolla hem de attığı gollerle takıma en çok katkı veren isimlerin başında geliyor. Aboubakar'ın son kurbanı Ümraniyespor oldu.
Beşiktaş, geçen hafta Trabzonspor deplasmanında yaşadığı tökezlemenin ardından yeniden 3 puanla tanıştı. Ümraniyespor deplasmanına çıkan Kara Kartal, oynadığı 30. maçta puanını 62’ye yükseltti ve iki maç eksiği olan Fenerbahçe’nin 1 puan gerisine yerleşti.
Beşiktaş için 2022-23 sezonu çeşitli çalkantıları içinde barındıran bir sezon olarak dikkat çekiyor. Tıpkı geçen sezon olduğu Beşiktaş, sezon ilk çeyreğinden sonra teknik direktör değişikliğine gitti. Son düzlüğe şampiyonluk yarışının görece arkasında kalarak giren Kartal, formda geçirdiği dönemler değerlendirildiğinde, söz konusu çalkantıları yaşamasa belki de hikaye farklı olabilirdi.
Valerien Ismael yönetiminde alınan olumsuz sonuçların ardından rotayı eski teknik direktörleri Şenol Güneş’e çeviren siyah-beyazlılar, uyum sürecinin aşılmasının ardından adeta güneş gibi parlamaya başladı. Bu süreçte özellikle Cenk Tosun ve Nathan Redmond gibi isimlerin yükselen performansları göze çarparken, bir isim daha var ki yine siyah-beyaz forma altında adından söz ettirdi.
Ağustos 2016’da Vincent Aboubakar ismi Beşiktaş kadrosuna yazılınca, oyuncu hakkında en çok konuşulan konu atletizmi oldu. Mario Gomez gibi bir bitirici takımdan ayrılıyor ve yerine Aboubakar gibi atletik bir yıldız adayı geliyordu. Aboubakar hakkında konuşulan bir diğer konu da Porto’nun oyuncuyu kiralamaya razı olmasıydı. Bir yandan potansiyeli konuşulan oyuncu hakkında, yeteri kadar iyi olsa Porto kiralamazdı diyenlerin sayısı az değildi. Ancak Beşiktaş o sezon hem Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecek hem de ligdeki şampiyonluk savaşını sürdürecekti. Kısacası Aboubakar her kulvarda rekabetçi bir takımın ana parçası olmaya geldi.
Yarattığı etki, kiralık sözleşmesi bittiği için hüzne boğulan Beşiktaş taraftarlarının tepkilerini dinleyerek anlaşılabiliyordu. Önce Mario Gomez, şimdi de çıktığı toplam 38 maçta 19 gol ve 4 asistle lig şampiyonluğuna hayati katkı sunan Aboubakar takımdan ayrılıyordu. Yerine gelen Negredo, asla ama asla bekleneni veremeyecekti. Aboubakar, öyle bir iz bırakmıştı ki Mario Gomez gibi bir oyuncunun boşluğunu doldurmuş, gidişi Beşiktaş taraftarında o denli bir boşluk yaratmıştı.
Aboubakar ismi, gittiği günden itibaren her zaman anıldı ve gelen forvetler onunla karşılaştırıldı. 2020-21 sezonunun başında bu karşılaştırmalara gerek kalmadı ve Aboubakar yeniden siyah-beyazlı formayı giydi. İlk döneminde Şenol Güneş yönetiminde parlayan inci, bu kez Sergen Yalçın yönetiminde şampiyonluk yolculuğuna çıkacaktı.
Rachid Ghezzal’ın sezonun oyuncusu performansını, attığı goller ve onun hanesine yazdığı asistlerle perçinleyecekti. Rüya gibi geçen ve şampiyonluğa giden sezonda sorun, son düzlüğe girerken baş gösterecekti. İkinci dönemi başlarken çokça gündeme gelen sakatlık konusu ve kronik rahatsızlıkları hiçbir zaman Beşiktaş’ın başını yakmamıştı. Ancak Aboubakar sezonun en kritik dönemecinde takımının eli Cenk Tosun’un da yaşadığı talihsiz sakatlıkla iyice daralmışken, kendi sakatlığını sebep göstererek oynamama kararı aldı. Basındaki söylentilerin ardı arkası kesilmedi. Abou, sezon sonunda şampiyonluk gelmesine karşın dedikoduları haklı çıkarır şekilde Suudi Arabistan’ın Al-Nassr takımına transfer oldu. Süper Lig’de çıktığı 26 maçta 15 gol ve 5 asistle en azından sezonun ilk 3 çeyreklik kısmında takımın vazgeçilmezi olan Aboubakar, taraftarın ve camianın da tepkisini çekerek kulüpten ayrılmış oldu.
Kim derdi ki bir garip transfer üçgeni, eski dostları Dolmabahçe’de buluşturacak. Beşiktaş, 2022-23 sezonuna ileri uçta Wout Weghorst’la başladı. Hollandalı, Dünya Kupası’ndaki performansıyla dikkat çekti ve Cristiano Ronaldo’yla yollarını ayırmaya hazırlanan Manchester United’ın radarına girdi. United Weghorst’u kiralarken, Ronaldo Al-Nassr’ın yolunu tuttu. Yabancı sınırlamasının bulunduğu Suudi Arabistan Ligi’nde Al-Nassr bir yabancısıyla yollarını ayırmak durumunda kaldı. Seçilen oyuncu, transfer üçgeninin son halkasını tamamladı.
Vincent Aboubakar, son ayrılığından ötürü bir kısım Beşiktaş taraftarının olumsuz tepkileri arasında yeniden Beşiktaş’ın yolunu tuttu. Türkiye’deki üçüncü macerası için Arabistan’dan dönen Aboubakar’ın iyice yaşlanan dizlerinin nasıl performans vereceği tartışma konusu oldu. Dünya Kupası’nda Kamerun Milli Takımıyla göz dolduran yıldızın vereceği verim merak konusuydu. Ancak bu kez devir değişmeyecek yalnızca eskisine dönecekti. Zira Abou, üçüncü döneminde ilk gelişindeki hocasıyla yeniden buluşuyordu. Şenol Güneş ve Vincent beraberliği, Beşiktaş taraftarı için Weghorst’un ayrılığı üstüne tarihsel bir gerçekliği yeniden yansıtma umudu taşıyordu: Aboubakar Süper Lig’de iki sezon forma giymiş, ikisinde de Beşiktaş mutlu sona ulaşmıştı.
Üçüncü dönem, Aboubakar’ın ikinci baharına işaret etti. Adeta eski Türk filmlerinde Haydarpaşa’ya bavuluyla inip uzun yıllar sonra İstanbul’a dönen karizmatik aktörün manzarayı izlediği gibi, o da Türk futbolundaki manzarayı izleyip üzerine düşeni yapıyordu. Beşiktaş, Aboubakar’ın gelişinden sonra oynadığı 14 resmi maçta 10 galibiyet, 3 beraberlik ve 1 yenilgi aldı. Bu maçlar arasında oyuncunun son noktayı koyduğu 4-2’lik Şükrü Saracoğlu galibiyeti de vardı. Aboubakar, bu 14 maçlık sürecin son 11’inde takımı adına sahaya çıktı. Abou bu maçlarda 7 kez fileleri havalandırdı ve 1 de asist yaptı. Ortalama olarak 125 dakikada bir gol katkısı sağlayan Kamerunlu Şenol Güneş’in vazgeçilmezlerinden biri.
İkinci baharının birçok imzasından birini Saracoğlu deplasmanında atan Aboubakar’ın önünde iç sahadaki Galatasaray maçı var. Beşiktaş, gelecek hafta sahasında ezeli rakibini konuk edecek. Performansı merakla beklenen isimlerden biri Vincent Aboubakar olacak. O ve takımı, hem Fenerbahçe’yi takibini sürdürmeye, hem şampiyonluk yarışında belirleyici olmaya hem de Şenol Güneş yönetiminde açılan yeni yelkeni aydınlık ufuklara doğru götürmeye çalışacak…