Kılıçdaroğlu’nun bir günü | ‘Kandil esas Cumhur İttifakı’nı destekliyor’

Seçime günler kala siyasetin dili de suçlamalar da sertleşiyor. Cumhur İttifakı’nın günlerdir “Kandil ile işbirliği yapmakla” suçladığı Millet İttifakı karşı atağa geçti. Kılıçdaroğlu, “Kandil’in bizi desteklediği açıklaması kimin işine yarar? Demek ki aslında onları destekliyor” dedi.

Siyaset 9 Mayıs 2023
Bu haber 12 ay önce yayınlandı

Seçime günler kala Millet İttifakı cumhurbaşkanı Kılıçdaroğlu temposunu koruyor. Adana’da büyük bir miting yapan CHP Genel Başkanı, videolar yayımlamayı da sürdürdü. Ama en çarpıcı sözlerini gece katıldığı bir canlı yayına saklamıştı.

Millet İttifakı’nın Adana Uğur Mumcu Bulvarı’na düzenlediği mitingde katılımın çok yoğun olduğu gözlendi. Öyle Ki Akşener, yörenin tabirini kullanarak “Allah’ına kurban senin Adana” diyerek gelenlere teşekkür etti.

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayları İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş; dün Adana mitinginde yurttaşlarla bir araya geldi.
Erzurum’daki taşlı saldırının ardından Adana’daki mitingde yoğun katılım olduğu ve partililerin moral bulduğu gözlendi.

Yavaş’tan ‘iyi müslüman’ vurgusu

Adana’da düzenlenen mitinge ilk olarak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, eşi Nursel Yavaş ile birlikte çıktı.
Yavaş, miting konuşmasında önce belediye başkanı seçildiğinden bu yana Ankara’da olanları anlattı, sonra aynı resmin Türkiye için de geçerli olduğunu söyledi:

“Borçları ödedik, bir sürü iş yaptık. Yolsuzluk dosyalarını savcılığa verdik. 15 Mayıs’ı bekliyoruz. Koskoca Ankara’da televizyon ve futbol takımı almış, herkes izlemiş. Ankara halkı şimdi gördü, boşa batırılan parkı gördü. Ankaralılar’ın parasını sağa sola harcadılar, çılgın proje dediler. Türkiye’de aynısı yok mu? İktidar bunların önünü kapatmak için alnı secdeye gelenleri mi seçeceksiniz diyor. Kul hakkı yiyenleri seçmeyeceğiz diyoruz. Siz parti kurup siyasete girerken ‘bizim derdimiz insanlar’ dediniz. ‘Bir lokma hırkaya talibiz’ dediler. Vakıflar kuldular yardım yapmak için sonra yardım topladılar bu vakıflar. 20 yıl önce nerede oturuyorlardı şimdi neredeler. İş başına gelirken insanlara cennet vaat ettiler şu anda cehennemi yaşatıyorlar. Açlık var diyorsunuz azarlıyorlar, gençlere kızıyorlar. Bunların muhafazakarlıkları da milliyetçilikleri de mevsimlik, seçimlik. İyi bir Müslüman’ın ağzından bal damlar, kötü konuşmaz, iftira atmaz, yalan söylemez; maşallah hepsi de var sizde.”

İmamoğlu’ndan Erdoğan’a cevap

Yavaş’tan sonra mikrofonu alan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise konuşmasına Erzurum’daki saldırıya değinerek başladı.
Saldırıyı ‘azmettirilmiş 150-200 kişinin tertipli organizasyonu olarak tanımlayan İmamoğlu, “Onlar o taşları bana değil milletimize attı, demokrasiye attı. Bize bütün teminatları vermiş olan valisi, emniyet müdürü, seçilmiş belediye başkanı kusurludur, suçludur. Bu olayın tozu bile Erzurumlu’nun üstüne konmaz” dedi.


İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Erzurum saldırısından sonra “Kendi provokasyonlarıyla olay çıkarıp utanmadan şehirlerimizi karalamaya çalışıyorlar” sözlerine de isim vermeden sert bir cevap verdi:
“Biz orayı provoke etmişiz. Onlara kalsa kendimize taş attırmışız. Nasıl gücümüz var ki kendimize taş attırırken Emniyet Müdürü’ne de Vali’ye de talimatı ben veriyorum. Bunların utanmaları bile kalmamış.”

Akşener: Bunların kafaları iyice gitmiş!

Mitingin üçüncü konuşmacısı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’di. Akşener’in gündeminde ise Cumhur İttifakı’nın iddia ve suçlamaları vardı:
“50 yıllık hafızam var, kadınlara bu kadar hakaret eden, kötü bir dil kullanan, gençlere hakaret eden, muhalefete iftira atan, tehdit eden bir dille ilk defa seçime gidiyoruz. Milletine darbeci diyen bir zihniyete hiç şahit olmadım. Milletine işgalci diyen bir siyasiye hiç rastlamadım.


Önce kadınlara sürtük, düşük dendi, gençlere sufli dendi, millete işgalci, darbeci dendi. Sonra hedef gösterildik, biri çıktı bizi Gabar’a gömdüler. Kılıçdaroğlu ile beni birimizi Gabar’a birimizi Cudi’ye gömdüler. Milletine kitapsız, Allah’sız diyen bir dille de hiç karşılaşmadık. Biz Allah’tan emir alırız diyor. Arkadaş bu nasıl bir iştir? Bu nasıl kötü bir pis dildir. Yakında peygamberliğini ilan ederse hiç şaşırmam, kafalar gitti!”
Akşener, Erzurum olayları için ise “Atatürk’ün şehri Erzurum’da İmamoğlu’na yapılan taşlama, linç etme provokasyonun karşısında bu ülkenin Cumhurbaşkanı, bu ülkede İçişleri Bakanlığı yapmış bir şahıs eğer kalkıp da İmamoğlu ve CHP’yi suçluyorsa artık kelimeler bitmiştir. Seçimi kaybettiklerini gördüler” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu: Ben sırtımı halka dayadım

Akşener’in ardından söz Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’ndaydı. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan kısımlar şöyle:

Adana mitinginde el yapımı dövizler dikkat çekiciydi.

• “Bütün köy okullarını yeniden açacağız 100 bin öğretmen atayacağız. Mülakatı kaldıracağız. Torpili bitireceğiz. Beyefendi sanki ilk defa iktidara geliyor gibi o da söz vermiş… En hızlı internete nasıl ulaşılıyor göreceksiniz. Yatırımlar nereye gidiyor göreceksiniz. İlk aracı aldığınızda ÖTV’nin olmadığını da göreceksiniz. Emekliler size de bir çift sözüm var. Çalıştınız, sigorta primlerini ödediniz. Normalde emekli olan birinin insan gibi yaşaması lazım. Ay başını nasıl getireceğim diye oturup hesap yapmaması lazım 2015’ten beri diyorum ki emeklilere asgari ücret kadar Ramazan ve Kurban Bayramlarında ikramiye verin dedim. Önce bin lira verdiler şimdi 2 bin lira yaptılar. Size sözüm, önümüzde Kurban Bayramı var emekliler bankaya gittiğinde 15 bin lirayı orada göreceksiniz. Soruyorlar ‘nereden bulacaksın parayı?’ Sen 5’li çetelere çalışırken para var yandaşlara para var havuz medyasına çalışırken para var emekliye gelince ‘parayı nereden bulacaksın?’ Söke söke 5’li çetelerden alıp size vereceğim.”
• “Aile destekleri sigortası getireceğim. Annelere sesleniyorum hiçbir evde çocuk yatağa aç girmeyecek yoksul kimsenin elektriği kesilmeyecek suyu doğalgazı kesilmeyecek. Anneler Mutfaktaki yangının farkındayım. Bay Kemal gelince yardımlar kesilmeyecek. Her kadının bankada hesabı olacak. Her ay düzenli para yatacak. Bunlar fakir aileleri dizip kameralar karşısında gösteriyorlar. En büyük güvenceniz devlet olacak. 418 milyar liranın tamamını alıp size vereceğim. Her gittiğim yerde söylüyorum. Bay Kemal kul hakkı yemez kul hakkı yedirmez. Yiye yiye bitiremediler. Kim kul hakkı yediyse hesabını verecek.”


• “Emine Şenyaşar’a gittim 8 savcı korkudan dava açamıyordu. Milletvekili arkadaşlarımı görevlendirdim savcılar dava açmak zorunda kaldı.”
• “Havaalanını kapatacağız diyorlar. Bay Kemal gelecek Adana Havalimanı çalışmaya devam edecek. Niye kapatıyorlar. Birileri malı götürecek… Hiç endişe etmeyin Bay Kemal bunu izlemeyecek. Zeydan Bey metro yapmak istiyor izin vermiyorlar. Tüm izinleri alacak ve Adana’ya hizmet edecek. Beni istemeyen iki aktör var biri 5’li çete… ‘Aman Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olmasın’ ister 5’li çete olun ister 55’li çete. Kim kul hakkı yediyse hepsinin hesabını soracağım. Ben sırtımı asla oraya dayamadım. Benim güvendiğim halk var.”

Erdoğan ile Kılıçdaroğlu arasında ‘eğitim’ yarışı

Millet İttifakı Adayı ve HP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün sosyal medya hesabından video yayımlama geleneğini sürdürdü ancak bu kez zamanlaması tam rekabet içeriyordu. Çünkü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 45 bin öğretmen ataması yapıp, eğitimdeki icraatlarını anlattığı saatlerde Kılıçdaroğlu da ‘eğitim’ konulu bir video koydu.
Videosunda “Türkiye’nin geleceği için çalışmaya devam etmek zorundayız. Bizi paramiliter hiçbir yapı yolumuzdan alıkoymamalı. Bugün Türkiye’nin en can yakıcı konusuna, devrimsel bir proje ile yanıt veriyorum. Eğitim” notuyla paylaşan Kılıçdaroğlu, video mesajında eğitimin en büyük sorununun siyasallaştırılması olduğu tespitini yaptı. “Türkiye’de 3.5 milyon çocuk eğitimin dışında. Bu ülkede evini geçindirebilmek için eğitimden koparılan çocuklar var. Ekonomiyi batıranlar bu çocukları yoksulluk döngüsüne hapsettiler. O çocukların kendi anne babalarından daha iyi bir geleceğe sahip olma şansını ellerinden aldılar. Tüm sorunların farkındayım” diyen CHP Genel Başkanı, “Eğitimde yapacağım en büyük devrim, Milli Eğitim Bakanlığı’nı Merkez Bankası gibi bağımsız bir yapıya dönüştürerek içini asla siyasetin girmeyeceği bir kurum haline getirmektir” vaadinde bulundu.

Yurtdışına giden sağlıkçılara seslendi: Bavulları toplayın

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Bay Kemal’in Tahtası’ isimli seçim kampanyası videolarının sekizincisini, “Onlar kötülüklerinde debelensin, biz işimize bakalım. Türkiye, dünyanın en iyi doktorlarına ve sağlıkçılarına sahip. Coğrafi olarak da avantajlı bir konumdayız. Ülkemizi dünyada sağlık ve bakım turizminde daha da büyüteceğiz. Sağlık Kentleri’ni anlattım” mesajıyla dün sosyal medya hesabında paylaştı. Kılıçdaroğlu, videoda şunları söyledi:
“Bugün size, kalkınma projelerimizden olan ‘Sağlık Kentleri’ projemizi anlatacağım. Bu proje, ülkemizin iki üstünlük alanının birleşmesinden oluşuyor. Turizm ve sağlık. Madem dünyanın en güzel ülkelerinden birine sahibiz, avantajımızı neden daha iyi kullanmayalım? Ülkemizin turizm potansiyelini, sağlık ve bakım potansiyeliyle birleştireceğiz. Dünyanın en iyi doktorları bizde. En donanımlı hemşireleri, sağlık personeli bizde. Türkiye’de üç bölgede; İstanbul, İzmir, Antalya’dan başlayarak Sağlık Kentleri kuracağız. Bu Sağlık Kentleri, en üst donanımda kaliteli hastanelere sahip olacak. Bu hastaneler, ülkemizde alanında lider kliniklerin danışmanlığında profesyonel bir ekiple işletilecek. Burada çalışan sağlık ve bakım personeli, yabancı dili iyi düzeyde konuşanlar arasından seçilecek. Bu tesislerde, uluslararası standart ve akreditasyonlarda sağlık hizmeti verilecek. Projemizde, 5 yıl içerisinde ülkemize 3 milyar dolar ek gelir, 50 bin kişiye istihdam sağlayacağız. Bununla da yetinmeyeceğiz. Sağlık Kentleri’mizle entegre yaşlı bakım üniteleri kurulacak.
Atacağımız bu adımlardan sonra, bahsettiğim tesislerimizin talep garantisini sağlamak için ülkeler, emeklilik fonları ve sigorta şirketleriyle ikili anlaşmalar yapacağız. Bu Sağlık Kentleri’mizde, medikal teknolojiler, akıllı sağlık hizmetleri, robotik teknoloji ve tıbbi yapay zekayı kullanarak en üst düzeyde ve insan odaklı hizmetler sunacağız. Türkiye, 10 yıl içerisinde sağlık ve bakım sektöründe dünyanın lider ülkelerinden biri olacak.
Şimdi, ülkemizi bırakıp gitmek zorunda kalan doktorlarımıza ve cazip teklifler nedeniyle şansını Avrupa’da deneyen hemşirelerimize sesleniyorum. Bavullarınızı toplayın. Sağlık Kentleri’ni kurmak için her birinizi ülkenize geri dönmeye davet ediyorum. Kampanya filmimizde de söylediğim gibi; dünyanın bir ucundan ‘Anne ben dönmem’ diyen evlat, içinde öyle bir umutla döneceksin ki… Geliyoruz.”

‘Seçim gecesine dair duyumlar alıyorum’

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim mesaisi gece de bitmedi. NTV’de “Özel Röportaj” programında gazeteciler Seda Öğretir ve Ahmed Arpat’ın gündeme dair sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu’nun ittifakına yönelik “terör” suçlamalarına karşı daha sert bir dille cevap vermesi dikkat çekti. Ancak Kılıçdaroğlu’nun sözleri arasında en çarpıcı olan ise seçim gecesi bazı grupların taşkınlık yapacağına dair duyumlar aldığını söylemesiydi.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:
• “Yarış ilk turda biter. Seçim meydanları güzel. Meydanlar demokrasi istiyor, ekonominin düzelmesini istiyor. Çıkış istiyor, umut istiyor, bahar istiyor. Sorunsuz hiçbir alanımız yok, saray hariç. Onun dışında her kesim sorunlardan çıkmak, kurtulmak istiyor.”
• “Elinde Türk bayrağı olan 7-8 yaşındaki bir çocuğa kim hangi gerekçeyle taş atar. Hangi vicdan sahibi buna evet der? Elinde taş olan kişiler bunu güvenlik güçlerinin gözetiminde yapıyorlar. Bütün bu olayların temel sorumlusu sarayda oturan kişidir. Toplumu bu kadar germenin mantığı var mı? Bu seçim sürecinde bir kez dahi adını ağzıma almadım.”
• “Hayatımda hiç duymadığım yalanları bu dönemde duydum. Bu kadar karalamaların olduğu bir seçim hatırlamıyorum. Cumhurbaşkanlığı makamı devletin sigortasıdır. Son başvurulan ve sorunların çözüldüğü makamdır. Bırakmışsınız orayı, devlet sahipsiz kaldı, asıl beka sorunu budur. Bunu yapanlar insan değildir. Bindirilmiş kıtalar gibi. Zaten sayıları da fazla değildi. Tahrik edenler kim, orayı yönetenler.”

‘Aramızda ihtilaf çıkmayacak’

• “Kim gözaltına alındı? Herhalde gidecekler, CHP il başkanını gözaltına alacaklar. Bütün bunlara rağmen tüm vatandaşlarıma sesleniyorum, lütfen ama lütfen sakin olun. Seçime gidiyoruz, savaşa gitmiyoruz. Kim bunları tahrik etti? Taş atanlar değil onlara ataş attıranları ben istiyorum. Kim onlara taş atın diye talimat verdi, bana asıl onlar lazım. Vali neden bu kadar yetersiz kaldı? Polis neden kılını kıpırdatmadı? Polise dokunma talimatını kimler vardı? Bize bunlar lazım.”
• “İnce’ye teklif yapıldı. Ayrıntılara girmek istemem ama medyada da yer aldı. İnce ile görüşmemizden sonra Engin Altay’ı Muharrem beye gönderdim.”
• “Sayın Davutoğlu da sayın Babacan da hayatlarına, mal varlıklarına bakın. Biz demokrasi için bir araya gelmiş kişileriz. Üç yıl içinde yoksulluğu bitireceğim. Biz altı lider bir aradayız. Doğal olarak CHP listelerinden aday olanlar kendi partilerine gideceklerdir. Hiçbir tartışma olmasın diye 2 bin 400 maddelik metin hazırladık. Her alanda neyi öngörüyorsa hepsi orada var. Altı lider imzalamışız. Dolayısıyla hiçbir ihtilaf çıkmayacak.”
• “Kandil’den Millet İttifakı’nı desteklemeye yönelik bir açıklama kimin işine yarar? Bizi mi destekliyorlar, onları mı destekliyorlar? Akıl var, mantık var. Terör örgütü kalkıp da ben seni destekliyorum diyorsa aslında bu karşı tarafı destekliyorum demektir.”

‘Sakin kalın’ uyarısı

• “Hayatı boyunca tek bir ekonomi makalesi yazmamış kişi Merkez Bankası’na faizi indir talimatı veriyor. Kimsin sen ya! Devletteki bütün liyakatlı kadroları çıkardılar ve devlet krizden çıkamıyor. Kamu bankalarının başına gelenlere bakın Allah aşkına! Devletin bankaları bir siyasi iktidarın sopası olarak kullanılabilir mi? İletişim Başkanlığı kendi görevini yapmıyor. Başkanlıkta çalışanların tamamı devlet memuru ama tamamı siyasallaşmış, AK Parti’ye çalışıyorlar.”
• “Kimlerle çalıştığını biliyoruz, yurt dışına paraları nasıl gönderdiklerini, hangi şirketlerle, hackerlarla anlaştıklarını da biliyoruz. Bu ülkenin hala namuslu, görevini yapan devlet memurları var ve bu gidişten rahatsızlarBunlar bu gidişin düzelmesi için elbette ki gelip bilgi veriyorlar. Devlete sadık, devletini seven, gidişten rahatsız olan ve bunun düzelmesini isteyen bürokrasi var bu ülkede. Bürokrasi tümüyle ele geçirilmiş değil.”
• “Bazı unsurların seçim gecesi sokağa çıkıp taşkınlık yapacakları yönünde duyumlar geliyor bize. Sadece bana değil diğer liderlere de geliyor. Herkesin sakin olmasını istiyorum. Herkesin şundan emin olmasını isterim. Sandık güvenliğini yüzde yüz sağlamış durumdayız. Bir buçuk yıldır bunun için çalışıyoruz. Büyük metropollerde her okulda bir gönüllü avukat olacak. Bütün vatandaşlarımın emin olmasını ve güven içinde sandığa gidip oy kullanmalarını istiyorum.”

Kılıçdaroğlu 'sokağa çıkmayın' dedi, Bülent Tezcan SADAT örneğini verdiKılıçdaroğlu ‘sokağa çıkmayın’ dedi, Bülent Tezcan SADAT örneğini verdi

Ülkü Ocakları'ndan Kılıçdaroğlu ve Akşener pankartı: Her oy Mehmetçiğe kurşunÜlkü Ocakları’ndan Kılıçdaroğlu ve Akşener pankartı: Her oy Mehmetçiğe kurşun

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.