Beyoncé yeni albümüyle zirveye demir attı
Beyoncé şu sıralar geçen yaz piyasaya sürdüğü 'Rönesans' albümünün turnesi kapsamında sahnelerde. Şehir şehir geziyor, etkileyici kostümler ve sahne şovlarıyla kendine hayran bırakıyor. Bunları yaparken çok sevdiği birine sevgisini göstermeyi de ihmal etmiyor. Onu bize armağan eden Dayısı Johnny'e.
“Yüksek bir yerlerde bir dayısı, amcası varmış” cümlesine çok aşinayız. Hani, bazı işleri kolaylaştıran çok sık görüşmesek de saygıda kusur etmediğimiz çünkü günün birinde işimizin düşme ihtimali olan, bir şekilde el açmamız gereken bir dayı ya da amca olabilir. Bu pazarın gündeminde dayılar, amcalar var. Ama bizim alışkın olduklarımız değil; hayatımıza dokunanlar ya da bir süper stara ilham olanlar… Varlığına mecburiyetten değil de gerçek bir sevgiyle teşekkür ettiklerimiz…
Beyoncé şu sıralar geçen yaz piyasaya sürdüğü ‘Rönesans’ albümünün turnesi kapsamında sahnelerde. Stockholm’de başlayan ve 57 farklı noktada devam edecek ‘Renaissance World Tour’ şarkıcının beş yıl aradan sonra çıktığı ilk solo turnesi olması yönüyle dikkat çekiyor. Sahne şovlarından, konser kıyafetlerine, bu turne kapsamında kazanacağı paradan, sahnedeki özel anlara kadar her şeyi çok konuşuluyor. Şarkıcı şu sıralar insanüstü bir şahanelikle sahne performanslarını sergiliyor, biz de sosyal medyanın nimetleri sayesinde biz de bu anlara ortak olabiliyoruz.
Neler neler olmadı ki… Albüm kapağından ilhamla bir atla sahnede belirdi, UV ışınlarına maruz kaldığında renk değiştiren bir elbise giydi ve daha neler neler…Konserde birçok şarkı seslendirse de sosyal medyada en çok ses getirenlerden biri ‘Heated’ şarkısını seslendirdiği altı dakikalık performansıydı. Üzerinde kırmızı ojeli el motiflerinin yer aldığı Loewe marka bir elbise vardı. Beyonce, olabilecek en güçlü haliyle sahnede şarkıyı söylerken ‘Uncle Johnny made my dress’ (Dayım Johnny elbisemi yaptı) cümlesini söylerken yüzünde tatlı bir tebessüm oluşuyor. Ve bunun bir nedeni var. Dayı Johnny’yi tanıyanları daha çok etkileyecek bir neden…
https://www.youtube.com/watch?v=wM-B7Ttbgu0
Filmi biraz geri saralım. Beyoncé, ‘Rönesans’ı yayınlamadan önce çok alışkın olmadığımız bir şekilde bir mektupla karşıladı hayranlarını. “Dünyanın korkutucu bir zamanında (pandemiden bahsediyor) kaçış yeri bulmak için bana imkan tanıdı” dediği albümünü, siyah kuir toplumuna ama en çok da kendisini müzikle tanıştırdığını ve her alanda ilham verdiğini söylediği dayısı Johnny’e ithaf ettiğini yazdı. Bu albüm, pek çok müzik eleştirmeni tarafından siyah kuir kültürünün göz ardı edilen kahramanlarını yücelten, özenle yazılmış bir aşk mektubu şeklinde yorumlandı.
Tam da bu nedenle daha önce defalarca kez andığı Johnny’i daha da yakından tanımak istiyor insan. Beyoncé’nin dayısı Jonny, annesi Tina Knowles Lawson’un, en iyi arkadaşıydı. Beyoncé ve kız kardeşi Solange Knowles ona Johnny Dayı diye hitap etse de gerçekte o kızların dayısı değil, anneleri Tina’nın yeğeniydi.
Kızların hayatında büyük bir etkisi vardı Johnny’nin. Beyoncé’yi House müzik ile tanıştıran oydu. Annesi, bu müziği çok sevdiğini, çocuklarını da erken yaşta tanıştırdığını söylüyordu. Üstelik yalnızca müzikle tanıştırmakla kalmadı. Kariyerinin başlarında Beyoncé’nin kostümlerini tasarlamasına yardım etti, hatta balo elbisesini bile yaptı. Knowles-Lawson, Jonny’ye ithaf gönderisinde Beyoncé’in balo elbisesi dahil olmak üzere Beyoncé ve Destiny’s Child’ın ilk sahne kostümlerinde Johnny’nin çok büyük destekleri olduğunu söylüyordu. Beyonce’nin, ‘Heated’ adlı şarkısında verdiği selam tam da bu nedenle doğru yere gidiyor. Annesi Tina Knowles-Lawson, şarkının hikayesini şöyle anlatmıştı:
“Beyoncé onu taparcasına seviyordu. Johnny, çocukları büyütmeme yardım etti, onların tarzlarını etkiledi. Beyoncé’nin mezuniyet balosu elbisesini o dikti. Dün gece, bana ‘Heated’ şarkısının sonunda dikkatlice dinlememi söyledi ve ilk kez ‘Dayım Johnny elbisemi dikti’ dediğini duyduğumda gözlerim doldu.”
Johnny henüz 41 yaşında, HIV nedeniyle hayatını kaybetti. Beyoncé yalnızca ‘Rönesans’ albümüyle değil, daha önce yaptığı gibi birçok farklı şekilde saygı duruşunda bulundu dayısı Johnny’e. Örneğin 2019 GLAAD Medya Ödülleri’nde “Bu ödülü, beni ve kız kardeşimi yetiştiren, tanıdığım en muhteşem gay olan dayım Johnny’ye ithaf etmek istiyorum” dedi:
Konuşmasında Johnny ile ilgili daha çok bilgi veriyordu:
“Bu ülkenin henüz kabullenmeye hazır olmadığı bir dönemde cesur ve özür dilemeden davrandı. Onun HIV ile mücadelesini gözlemlemek, yaşadığım en acı deneyimlerden biriydi. Umuyorum ki onun mücadelesi, diğer genç insanlara daha özgürce yaşamaları için yollar açmada yardımcı olmuştur. LGBTQIA hakları insan haklarıdır.”
Takvimler 2023’ü gösteriyor bu kez de. Beyoncé tarihe geçiyor, bir rekor daha kırıyordu. Şarkıcı, ‘en iyi dans-elektronik albüm’, ‘en iyi R&B şarkısı’, ‘en iyi geleneksel R&B performansı’, ‘en iyi dans elektronik şarkısı’ kategorilerinde Grammy ödüllerini kazanmanın yanı sıra ödül sayısını 32’ye çıkartarak tarihte en çok Grammy kazanan sanatçı rekorunu kırdı. Tüm bunlar yaşanırken sahnede yine yalnız değildi. “Burada olmasa da ruhuyla daima yanında olan” Johnny Dayısı’na teşekkür etti.
Johnny çok gençti, Beyoncé’nin kariyerinin ilk dönemlerine katkısını düşününce yaşasaydı birlikte neler yapabileceklerini düşünmek bile heyecanlandırıyor insanı. Yine de vesile olduklarını düşününce kendisini tanıma isteğini durduramıyor insan.
Beyoncé’nin annesi Johnny’nin cennetten kızına gülümsediğini ve ‘İyi iş çıkardın, Tatlım!’ dediğini düşünüyormuş. Belki de ne olursa olsun bunu hayal etmek bu pazar gününde hepimize iyi gelir. Bu sırada iyi bir eşlikçi ararsanız, Beyoncé’nin ‘Rönesansı’ özellikle ‘Heated’i Johnny’e selam göndermek için iyi bir seçenek olabilir.