Kanıtı dört bin yıllık kafatası: Antik Mısırlı hekimler kanserle mücadele etmiş olabilir
Gazi Üniversitesi Hastanesi'ne başvuran 46 yaşındaki bir kadın hasta, yapay zekanın tespit ettiği ve acil müdahale edilen ilk klinik vaka olarak tıp tarihine geçti. Tespit, MR görüntülemenin anlık olarak yapay zekâ tarafından değerlendirilmesi ve doktorlara mesaj göndererek uyarmasıyla gerçekleşti.
Türkiye’de Gazi Üniversitesi’nde uygulanan bir tedavi, tıp literatürüne geçti.
Spesifik olmayan baş ağrısı şikayetiyle Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahi Polikliniği’ne başvuran bir kadın hastadan, manyetik rezonans görüntüleme (MRG) tetkiki istenmesiyle başladı her şey.
Hastanın MR cihazında olduğu sırada gerçek zamanlı hasta verilerini analiz eden bir yapay zekâ algoritması tarafından bir tümör tespit edildi. Bunun üzerine hasta acil ameliyata alındı ve bu müdahaleyle hastanın hayatı erken müdahaleyle kurtarıldı.
Bu durum, MR çekimi sırasında bir hastanın devam eden görüntülemesi sırasında yapay zekâ algoritması tarafından teşhis edilen, ilgili hekimlerin anında uyarılmasıyla hastaya en uygun tedavinin hızlı şekilde uygulandığı ilk klinik vaka olarak tıp literatürüne geçti.
Vaka, Journal of Neurosurgery: Case Lessons dergisinde yayımlanarak tıp literatürüne girdi.
Çalışmanın detaylarını ve bu muhteşem başarıyı Beyin ve Sinir Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emrah Çeltikçi ile Türk Beyin Projesi Gazi Üniversitesi Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu anlatıyor.
Beyin tümörü, hipofiz ve kafa tabanı cerrahisi uzmanı Doç. Dr. Çeltikçi, Şubat 2021’de başlayan Türk Beyin Projesi kapsamında algoritmanın, beyin cerrahisine ilişkin inme, kanama ve tümör gibi bilgilerle eğitilmesinin 6 ay sürdüğünü söyledi.
Çeltikçi, daha sonra gerçek veriler üzerinde çalışmalar yürüttüklerini ve algoritmanın ikinci versiyonunu tamamladıklarını, algoritmayı Gazi Üniversitesi Hastanesi’ndeki MR cihazlarında 24 saat çalıştırmaya başladıklarını anlattı.
Bu sırada, MR görüntülerinin kaydedildiği hastane otomasyon sistemine entegre edilen yeni geliştirilen yapay zekâ modellerini buna dahil ettiklerini aktaran Çeltikçi, böylece yapay zekâ algoritmasının hasta daha MR cihazındayken 5-10 saniye arasında değişen sürelerde çekilen beyin MR’ında anormal bir durum içerip içermediğini değerlendirmeyi başardığını kaydetti.
Yapay zekâ sisteminin, Dijital Dönüşüm Ofisi‘nin de desteğiyle bir GSM operatörünün görüntülü mesaj servisine entegre edildiğini bildiren Doç. Dr. Emrah Çeltikçi, “Böylece algoritmanın, MR’da bir anormallik tespit ettiğinde doktorların cep telefonuna geliştirilen özel servis üzerinden mesaj atması ve anormallik içeren anonimleştirilmiş görüntünün de doktorlara gönderimi sağlandı. Yapay zeka sistemi, hastaya ait anormallik içeren MR kesitlerindeki anormal bölgeleri (segment) renklendiriyor” dedi.
Yapay zeka algoritmasının kurulduğu günden bu yana doktorların cep telefonlarına alarm yolladığını belirten Çeltikçi, tıp tarihine geçen hastayla ilgili şöyle konuştu: “Akşam saatleriydi. Polikliniğe baş ağrısı şikayetiyle gelen hastamızdan MR istenmiş. Yapay zekâ sistemi, hastamız daha MR cihazındayken bir anormallik tespit etti. Telefona baktığımızda yapay zekânın hastamızın beyninin ciddi bir kısmında beyin ödemi ve tümör tespiti yaptığına dair mesaj gördük. Doktorlarımız hemen harekete geçti ve gerekli önlemleri aldı. Hastamız, yaptığımız biyopsiye göre de beyin tümörü tanısı aldı ve tedavilerine başlandı.”
Türkiye’de MR görüntüleme sayısının çok yüksek olduğunu, bu görüntüleri radyologların değerlendirmesi için hastaneden hastaneye değişebilen süreler gerektiğini belirten Çeltikçi, “Yapay zekâ, acil müdahale gerektiren anormalliği çok kısa sürede gösterebildi. Yapay zekayla amaçlanan zaten erken alarm sistemi gibi çalışması” diyor.
Çeltikçi, yapay zekâ çalışmalarında, sadece erken alarm değil, tümörün adının ve genetik özelliğinin de tespit edilebilmesini hedeflediklerini bildirdi.
Emrah Çeltikçi, Avrupa ülkeleri ve ABD’de yapay zeka çalışmaları yürütüldüğüne işaret ederek, şu değerlendirmeyi yaptı: “Literatürde gerçek zamanlı çalışan bir algoritmayla tespit edilmiş gerçek bir hastanın girişimini görmedik. İşin aslı bu durum bizi şaşırttı. Sonradan geriye dönüp baktık ki örneğin ABD’de geliştirilen erken uyarı sistemlerinin henüz FDA onayları alınmamış. Dolayısıyla yapay zekâ ile böyle bir durumu gerçek zamanlı test etme kapasiteleri yok. Oradaki bürokratik engeller de buna izin vermiyor. Ayrıca ABD’de sağlık sisteminin özel olması nedeniyle veriye ulaşmada sıkıntılar var. ABD’deki bu durum, bizim için tabii güzel oldu. Hastamız aslında literatürdeki ilk yapay zeka tarafından tespit edilip MR’ının çekildiği günün ertesi günü müdahalesi yapılan ilk insan oldu dünya tarihinde. Hatta biz bunun yayınını da yaptık. Dünya literatüründeki ilk vaka bizim hastamız oldu. Deneysel amaçlı değil gerçek bir hasta bir MR cihazına girdi, yapay zeka beynindeki tümörü tespit etti ve doktorlara haber verdi ve hastaya müdahale edildi. O açıdan da çok mutlu ve gururluyuz. Sonuçta bir şeyleri ilk kez yapıyor olmak güzel.”
Yapay zekayla beyin tümörünün erken teşhisinin sağlandığını ve böylece radyologların MR tetkik sonucunu raporlaştırması beklenmeden hastaya acil müdahale edilebildiğini anlatan Çeltikçi, hastanelerinin acil servisinde özellikle ‘inme’ riskinin erken tespit edilmesine yönelik olarak geliştirilen yapay zeka sisteminin kullanılabileceğini bildiriyor.
Gazi Üniversitesi Yapay Zeka ve Büyük Veri Analitiği ve Güvenliği Merkez Müdürü ve Türk Beyin Projesi yürütücüsü Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu Gazi Üniversitesi öğretim üyeleri ve araştırmacıları ile Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ekibi olmak üzere 30’a varan araştırmacının farklı zamanlarda projede çalıştığını ve destek verdiğini belirtti.