Boğaz’da evlilik teklifi dolandırıcılıkla bitti
Balıkesir'de, 2'si kuyumcu, 4 kişiyi toplam 15,5 milyon lira dolandırdığı iddia edilen belediye personeli B.A. (28) hakkında 20 yıla kadar hapis cezası istendi.
Balıkesir’de belediye personeli B.A., iddiaya göre bir süredir tanıdığı kuyumcu Nevzat Küçük’e güven sağlayıp, önce küçük miktarlarda sonra daha büyük miktarlarda altın alıp, parasını ise ertesi gün verdi. Günlük altın satışından kar elde eden Küçük, miktarı giderek artan altınları vermeyi sürdürdü. B.A. son olarak 2021’de Küçük’ten 730 Ata altını alıp, geri ödemedi. Küçük dolandırıldığını belirtip, savcılığa suç duyurusunda bulundu.
B.A.’nın farklı kişileri de benzer yollarla dolandırdığı ortaya çıktı. Bir diğer kuyumcu Tuğbay Demir de B.A.’nın aynı yöntemle kendisinden 600 Ata altını alıp, geri ödemediğini belirtti. B.A.’nın arsa alım satımı yaptığını, satıştan kendisine pay vereceği vaadiyle mesai arkadaşı Metin Demir’den 347 bin 500 lira, Murat Erdem’den ise ailevi sorunları olduğunu söyleyip, 115 bin 700 lira alıp geri ödemediği ortaya çıktı.
Dolandırıldığını belirten kişiler, savcılığa suç duyurusunda bulundu. Bu süreçte belediyedeki işinden çıkarılan ve İstanbul’a gittiği tespit edilen B.A., polis eşliğinde getirildiği Balıkesir’de ifade verdi. Savcılıkta ifadesi alınan B.A., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma tamamlanıp, iddianame hazırlandı.
Balıkesir 1’inci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, B.A.’nın, kuyumcu Küçük’ten ilk olarak parası ertesi gün verilmek üzere 5 altın aldığı ve ödemeyi yaptığı, bu rakamın her gün artarak devam ettiği belirtildi. Daha sonra B.A.’nın 200, 300, 400 Ata lira altını alıp, tahaddüt ettiği ödemeleri ertesi gün yaparak güven sağladığına vurgu yapıldı. B.A.’nın son olarak Küçük’ten 730 altın alıp ödemesini yapmadığı belirtildi. B.A.’nın aynı yöntemle diğer mağdur kuyumcu Tuğbay Demir’den de 600 Ata altın aldığı belirtildi. B.A.’nın çalışma arkadaşı Metin Demir’den önce 92 bin 500 lira, sonra 125 bin lira ve son olarak 130 bin lira gönderdiği belirtildi. B.A.’nın arkadaşı Murat Erdem’den de ailevi sıkıntıları olduğunu söyleyip aldığı 115 bin 700 lira borç parayı ödemediğine yer verildi.
İddianamede, B.A.’nın siyasi kimliği ve belediyedeki konumunu kullanarak, Nevzat Küçük ve Tuğbay Demir’den veresiye altın aldığı, söz konusu altın borcunu yine kuyumcu olan aynı mağdurların birinden alıp, diğerine olan borcunu kapattığı belirtildi. Ayrıca B.A.’nın yine siyasi kimliği ve belediyedeki konumunu kullanarak Metin Demir ve Murat Erdem’den çeşitli gerekçelerle borç aldığı ve mağdurlara kredi çektirdiği, mağdurlarda yarattığı güven ortamından yararlanarak mağdurların iradelerini fesada uğrattığına yer verildi. Tekrar ödeme yapmayan B.A.’nın üzerine atılı suçu işlediğine vurgu yapıldı. İddianamede B.A.’nın savcılıktaki ifadesine de yer verildi. B.A., kendisinin birkaç yıldır internet üzerinden bahis oynadığını ve alışkanlık haline getirdiğini, bahis oynayabilmek için çeşitli bankalardan kredi kullandığını, bu kredileri kapatabilmek için çeşitli kuyumculardan borç aldığını, aldığı borçları geri ödediğini, dolandırma kastıyla hareket etmediğini ve üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini söyledi. Savcı, iddianamesinde B.A. hakkında ‘dolandırıcılık’ suçundan her mağdur için ayrı ayrı 5, toplamda 20 yıla kadar hapis isteminde bulundu.
Olayla ilgili konuşan Nevzat Küçük, B.A.’nın borç istediği altınları kendisi gelmek yerine belediye çalışanları başta olmak üzere tanıdığı kişilerle aldırdığını söyledi. Altını alan kişilerin bu altınları B.A.’ya teslim ettiğini, B.A.’nın da teslim aldığı altınları başka kişiler aracılığıyla farklı kuyumcularda bozdurtup, parayı kendisinin teslim aldığını ileri sürdü. Küçük, bu olayların da kamera kayıtları olduğunu dile getirdi. Aynı yöntemle dolandırılan başka kuyumcuların da olduğunu öne süren Küçük, “Önce güven sağladı, sonra benden aldığı 730 Ata altınını geri ödemedi. En son halkaya biz takıldık. Bu konuda mağdur olan kişi, bazı meslektaşlarımız, bu para alışverişinden karlı çıktığı için kaybı olsa da kazancı da olduğundan şikayette bulunmadı” dedi.
Nevzat Küçük’ün avukatı Peren Öğüt ise “Sanığın ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan Asliye Ceza Mahkemesi’nde değil Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılamasını istiyoruz. Müvekkilim ve diğer müştekiler; sanığa yapmış olduğu görev nedeniyle güvenerek altın satmışlar ve mağdur edilmişlerdir. Bu nedenle biz özellikle somut olayın özelliklerinin ‘nitelikli dolandırıcılık’ olduğu yönündeki ısrarlı beyanlarımızı tekrarlamaktayız. Müvekkilimin yaşadığı mağduriyetin iç yüzü, tek başına sanığın gerçekleştiremeyeceği kadar büyüktür” diye konuştu.