Asansörden boşluğa düşerek ölen Beren Su Bolat soruşturmasında itfaiyecilere suç duyurusu
TÜGVA belgelerini sızdırmaktan yargılanan Ramazan Aydoğdu, mermi ile tehdit edildiği iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Aydoğdu suç duyurusunda "Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş ile aynı akıbeti yaşamak istemiyorum" dedi.
Eski Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) yöneticisi Ramazan Aydoğdu, 6 ay cezaevinde kaldıktan sonra 11 Mayıs 2022’de tahliye edildi. 18 Ağustos’ta ise Aydoğdu mermi ile tehdit edildiği iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. BirGün’den İsmail Arı’nın haberine göre; Aydoğdu suç duyurusunda; “Yürüyüşe gitmek için evimin önündeki ayakkabılıkta bulunan ayakkabımı aldığımda elime sert bir nesnenin geldiğini hissettim. İçine baktığımda patlamamış fişek (mermi) olduğunu gördüm. 155’i aradım ve konuyu bildirdim. Daha sonra tekrar arandım, içinde fişek olan ayakkabıyı poşete koyarak en yakın karakola gitmem istendi. Fişeği görevli personele teslim ettim. Karakolda sözlü meramımı dile getirdim, sonra savcılık makamına yönlendirildim” dedi.
Bunlarla birlikte Aydoğdu, TÜGVA belgelerini sızdırdığı iddiasıyla 2021’de yargılanmaya başladığını da hatırlattı ve “Daha önce de birden fazla şekilde yazılı ve görsel medya yoluyla tehdit edildim ve hedef gösterildim” ifadelerini kullandı.
Aydoğdu suç duyurusunda şunları söyledi:
“Yargılandığım davaya ilişkin hakkım iftira niteliğinde birçok haber yapıldı. Haberlerde dış devletlerin ajanı olduğun, FETÖ’cü olduğun, devlete sızdığın, vatan haini olduğum ve devlete ihanet ettiğim belirtilerek isim, adresim ve resmimle ben ve ailem hedef gösterildi. Bazı davalarda karar verildi ve iftira atanlar cezalandırıldı. Halen yargılama süreci devam eden soruşturmalar bulunmaktadır. Ne kadar önlem alsam da gelinen noktada ikamet ettiğim dairemin önündeki ayakkabılıkta ayakkabımın içine mermi bırakılarak şahsım ve ailem tehdit edilmektedir. Benim ve ailemin hayatına kast amacı taşıyan ve bizi tehdit eden kişilerden şikâyetçiyim. Daha önceden vuku bulan ve basına yansıyan Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş ile aynı akıbeti yaşamak istemiyorum.”